| Konu: | Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 23.11.2016 |
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 405 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 5'inci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Aziz Türk milletini ve yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle yarın 24 Kasım, başta Başöğretmen Atatürk olmak üzere Tarsus Yeniceli ülkücü öğretmen şehidimiz PKK'lılar tarafından 1994 yılında Tunceli Mazgirt Darıkent köyünde 6 öğretmen arkadaşıyla beraber okulun lojmanında kahpece katledilen Buminhan Temizkan olmak üzere bütün şehit öğretmenlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Buminhan Temizkan Dicle Üniversitesi mezunuydu. İlk görev yeri olan Tunceli Mazgirt Darıkent köyünde göreve başlamış, daha sonra da 1994 yılında şehit edilmişti. Şehit edilmeden önce annesine yazmış olduğu bir mektubu sizlerle paylaşmak istiyorum: "Sevgili anneciğim, saygıdeğer babacığım; 1994 tarihinde sizden ayrıldıktan sonra Adana'dan otobüse binip Tunceli'ye giderken uykuya daldım. Rüyamda gaziler etrafıma toplanmış sohbet ediyorlardı. 'Kalk, daha ne yatıyorsun, senin hakkında talep etmiş olduğumuz karar kabul edildi, başka talebin var mı?' dediler. 'Arkadaşlarım var.' dedim. 'Biz artık gerisine karışmayız, kararı sen ver, sana yetki verdik.' dediler. Birden uyandım. Hayırdır inşallah dedim ve hemen bir Fatiha okudum, rahatladım. Şimdi rüyamı yorumluyorum: Ana, baba ellerinizden, kardeşlerimin gözlerinden öperim. Allah'a emanet olun. Yaradan yâr ve yardımcınız olsun. Anama söyleyin, çok gezdim dolaştım gurbet diyarda, anama söyleyin, karalar giymesin. Ana mektup yazdım, yolda, postada, anama söyleyin, karalar giymesin." diyor ve postaya verdiği bu mektup annesine ulaştığı anda Buminhan Temizkan'ın defin işlemi gerçekleşiyor.
Değerli milletvekilleri, öğretmenlerimiz gerçekten zor şartlarda, hem terör hem maddi imkânsızlıklar içerisinde görev yapmaya devam ediyorlar.
Tabii, Sayın Bakanımız yapılan olumlu işleri söyledi. Türkiye mutlaka ileriye gitmek zorunda, daha geriye gidecek bir hâlimiz yok. Ama ben Sayın Bakanımıza buradan sormak istiyorum: Acaba şu anda atanamayan kaç bin öğretmenimiz var? Bu sayı azalıyor mu, artıyor mu?
Okullara mevsimlik işçi alıyoruz, vicdanen rahat mısınız? Bu mevsimlik işçileri nasıl alıyorsunuz? Ben sizlere sormak istiyorum: Bu mevsimlik işçilerin alımında AKP teşkilatlarından gelen listelere göre mi hareket ediyorsunuz, yoksa gerçekten İŞKUR'dan liste alıp kurayla, noterle adil bir şekilde mi yapıyorsunuz?
KPSS'ye giren sayı ortaöğretim mezunlarında 3,5 milyona yakın. Gelişen, ilerleyen, büyüyen bir Türkiye'de bu sayıyı mantıklı buluyor musunuz, doğru buluyor musunuz?
Seçimlerde söz verildi, "Tarsus'a teknoloji üniversitesi yapacağız." denildi. Tarsus teknoloji üniversitesiyle ilgili Bakanlar Kurulu kararı çıktı. 405 sıra sayısında da "Tarsus Teknoloji Üniversitesi ve diğer üniversiteler" yazıyordu. Bunu niye erteliyorsunuz? Tasarıdan Tarsus teknoloji üniversitesini niye çıkardınız? Sayın Bakanım, bununla ilgili de kamuoyuna bir açıklama yapmanızı bekliyoruz.
On beş yıldır idare ettiğiniz Türkiye'de maalesef asgari ücret 1.300 lira. Bundan mutlu musunuz, bundan memnun musunuz?
Türkiye'de yaşayan Suriyeli öğrenciler üniversiteye sınavsız giriyorlar. Her bir Suriyeli öğrenciye 1.200 lira karşılıksız burs veriyoruz, Türk öğrencilere 400 lira veriyoruz. Bu 400 lirayı da geri ödeme kaydıyla veriyoruz. Siz Türkiye Cumhuriyeti'nin Millî Eğitim Bakanısınız, önceliğiniz Türk halkının, Türk milletinin menfaatlerini korumak. Bunlarla ilgili de gerekli düzenlemeleri yapmanızı bekliyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)