GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 7'nci Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:38
Tarih:12.12.2016

CHP GRUBU ADINA TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçesiyle ilgili söz aldım, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, Sanayi Bakanlığı ülkemizin gelişmesi ve büyümesine en çok katkı sağlayan bakanlıklarımızdan biridir. Bu yılki bütçesi bağlı kuruluşlarla birlikte toplam 10 milyar Türk lirasıdır. Genel bütçe geçen yıla oranla yüzde 9,5 artarken Bakanlığın bütçesi yaklaşık olarak yüzde 17 artmış. Dileğimiz bu bütçenin sanayi ve sanayicinin, üretim ve üreticinin desteklenmesi için kullanılması, rüya projeler için değil.

Değerli milletvekilleri, sanayi ekonominin itici gücüdür ancak geçmişe baktığımızda hep hatalar zinciriyle dolu. Yüzlerce kapatılan fabrika, sürekli açıklanan teşvik paketleri, ne zaman ki ekonomi kötüye doğru gidiyor hemen bir teşvik paketi açıklanıyor. Teşvik paketinde ne var? "Pul parasını, damga vergisini, noter harcını kaldırıyoruz." diye propaganda yapılıyor. Denizler dolduruluyor, diğer taraftan zeytin alanları talan ediliyor, askerî araziler kamulaştırılıyor, yandaşlara anahtar teslim fabrika veriliyor. Teşviklerin etkisi, analizi nedir bilmiyoruz; teşviklerin sonuçlarını bilmiyoruz. Gerçekten, bu teşvik paketleri niçin?

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; üreticinin, sanayicinin ihtiyacı olan teşvik değil, üreticinin ihtiyacı olan üretim maliyetlerinin, girdilerin düşürülmesidir. Enerji giderlerine, vergi yüküne bakın, SSK işveren payına bir bakın; navlundaki, taşımadaki vergi yüküne bir bakın. Asgari ücrette vergi yükü yüzde 49, enerji içerisinde yüzde 50, bir de yüzde 18 KDV var. Bankaların verdiği kredilere bir bakın, üretime değil ticarete kredi veriliyor. Üretime, ihracata bakıp sadece ciroyla değerlendirmeyin -Sayın Bakan da buraya geldi mi? Evet- ihracatta miktar ve kilo başına tutar değerlerine bakılmalı, tüm veriler beraber değerlendirilmeli. Dünya sanayisi 4.0'ı konuşurken bizim önceliğimiz katma değeri yüksek ürünler üretmek olmalı. İleri teknoloji ürünlerin ihracattaki payı yalnızca yüzde 3,7; Avrupa'da ise yüzde 15'in üzerinde. Sanayide gerek kısa gerek uzun vadeli planlar yapılmalı. İleri teknoloji ürünlerin üretim artışı desteklenmeli. Acil olarak Türkiye'nin sanayi planlamasını yapmamız gerekiyor. Bölgesel planlamalar yapılması gerekiyor. Mesela, Antep'te, Denizli'de tekstil; Karadeniz'de tarım; Bursa'da, Kocaeli'de otomobile dayalı bölgesel planlamalar yapılmalı. Bölgesel girdilerde girdi maliyetleri düşürülmeli. Tekrar söylüyorum: Sanayicinin teşvike ihtiyacı yok, rekabet açısından maliyetlerini düşürün.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AKP iktidarı boyunca sanayide gördüğümüz: Kapanan fabrikalar, ezilen sanayici; izlenen gereksiz, ranta dayalı politikalar. Tarım arazileri, altyapısı hazırlanmadan rant sağlasın diye OSB'ye dönüştürülüyor. OSB'lerin doluluk oranına bakın, anlarsınız. Bazı OSB'ler yüzde 50, bazılarında ise bu oran yüzde 30 ve yüzde 20 civarlarında.

OSB'lerden söz etmişken hazırlanmakta olan üretim reform paketinden söz etmeden geçmeyeceğim. Bu tasarı kesinlikle bürokrasiye bırakılmamalı, muhalefetle birlikte hazırlanmalı.

Bu pakette sanayinin TOKİ'si olarak tanımlanan Sanayi Gayrimenkul Yatırım Anonim Şirketi'nden söz ediliyor. Sınırsız yetkiler, acele kamulaştırma ve OSB yönetimlerinden bağımsız yönetim oluşturmak isteniliyor yani yeni bir TOKİ yaratılıyor.

Sayın Bakan, bir an önce sanayicinin, üretimin önünü açıp sanayi 4.0 devrimini gerçekleştirmek için adım atın, AR-GE'ye ayrılan yüzde 1'lik payı yüzde 2'ye çıkarın. Üretimin alt yapısını, eğitim sitemini gözden geçirin.

Sayın Bakan, yıl 2011, "Millî trenimizi, millî uçağımızı yapacağız." sözü verdiniz; yıl 2016, 78 milyon dolara Tunus'tan uçak alıyoruz.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - İhtiyaç var onun için, ihtiyaç!

TAHSİN TARHAN (Devamla) - "Millî otomobilimiz geliyor." dediniz, tüm bunları seçim malzemesi yaptınız; yapmayın, etmeyin, millete hayal satmayın. Biz millî otomobile karşı değiliz ama siz hurda Saab'a verdiğiniz 40 milyon doların hesabını verin. Hangi firmayla nasıl bir sözleşme imzalandı, hangi banka kanalıyla ödemeler yapıldı?

Türkiye öyle bir hâle geldi ki ülkemizde her şey inşaata ve emlak rantına dönüştü. Oysa, ekonominin çarkını döndüren sanayici, KOBİ ve ihracatçılarımız, üreticilerimizdir. Sayın Bakan, eğer ekonominin güçlenmesini gerçekten istiyorsanız, eğer sanayici büyüsün istiyorsanız, eğer bu ülkeyi birazcık seviyorsanız önce dış politikanızı gözden geçirin, OHAL'i kaldırın, hukukun üstünlüğünü sağlayın, ülkemizin parlamenter demokrasiden vazgeçmeyeceğinin güvencesini verin, kişilerin koltuk sevdasının kurbanı olmayın. Var olan değerlerimizi birilerine peşkeş çekmek yerine güzel ülkemizi tekrar yatırım yapılacak bir hâle getirin.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)