GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 8'inci Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:39
Tarih:13.12.2016

CHP GRUBU ADINA TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye, bildiğiniz üzere su fakiri bir ülkedir. Enerjisini termik santrallerden elde etmek en doğru olanıdır. Bu enerji santrallerimizin şu ana kadar sadece yüzde 37'si yapılmıştır. Türkiye'de DSİ'nin tespit ettiği 730 termik santral yapılacak bölge keşfedilmiştir. Bunların sadece 138'i yapılmıştır. 55 tanesi devlet işletmesine ait, 83 tanesi de özel sektörün yaptığı veya özel sektöre satılan termik santrallerdir. Bizim şu anda yaptığımız bu yüzde 37 santralle sadece ihtiyacımızın yüzde 13'ünü, daha doğrusu 13 bin megavat enerjiyi elde ediyoruz. Bizim ülkemizin ihtiyacı olan, şu anda kullanılan enerji 44 bin megavattır. Hâlbuki bu bahsettiğimiz 730 santralin tamamı yapılmış olsa 37 bin megavatlık bir enerji elde edeceğiz. 44 bin megavat ihtiyacın yaklaşık 37 binini sadece elektrik enerjisinden yani hidroelektrik santrallerinden karşılayacağız. Sadece bu santrallerin maliyetinin düşük olmasından da değil, temiz olmasından da değil, bunun yanında bu santrallerden elde ettiğimiz su aynı zamanda tarımsal arazimizi sulayacağından dolayı daha çok verim artışından ve daha çok insan istihdam edeceğinden dolayı ülkemizin ekonomisine büyük bir katkı sağlayacaktır. Ama maalesef biz elektrik enerjisini, bu santrallerden, hidroelektrik santrallerinden karşılayacağımız yerde gidip de kömür santrallerinden ve doğal gaz santrallerinden karşılamaya çalışıyoruz.

Değerli arkadaşlar, doğal gaz santrali hidroelektrik santralinin tam 25 kat daha pahalısıdır, kömür santrali hidroelektrik santralinin tam 20 kat daha pahalısıdır. Böyle pahalı bir enerjiyi kullanıp sanayicimize ve ülkemizin insanına pahalı enerji veriyoruz. Bu kadar pahalı enerjiyi alan sanayicimiz haliyle enerji girdisi pahalı olduğundan dolayı yüksek maliyet elde ediyor. Bu yüksek maliyetle gidip de kiminle rekabet edeceksiniz dünyada? Hiç kimseyle rekabet edemezsiniz. Dolayısıyla biz bu enerjiyi sanayicilerimize ucuz vermeyi taahhüt ediyoruz ve veriyoruz. Peki, ucuz verdiğimiz enerjiyi kimden karşılıyoruz? Halkımızdan karşılıyoruz. Hem kendisi yaktığı enerjiyi pahalıya kullanıyor hem de sanayicimizden elde edilen ucuzlatmayı da yine halkımızın üzerine yüklüyoruz.

Değerli Cumhuriyet Halk Partililer ve Türkiye'nin değerli insanları, bizlerin bu enerjiyi kullanmak için yapmamız gereken sadece ve sadece hidroelektrik santrallerini kullanmaktır, hidroelektrik santralleri yapmaktır. Bugün kömür santralleri kuruluyor. Değerli arkadaşlar, linyitin kalorisi düşük olduğundan dolayı kömürü yıkatmak zorundayız, yıkamak için de su kullanmak zorundayız. Bu kullandığımız su daha sonra atık su ve kirli su olarak ayrıca doğayı kirletmektedir. Bunun yanında, baca gazlarının çıkardığı zehirli partiküller ayrıca doğayı kirletmektedir. 20 kat-25 kat daha masraflı olduğu hâlde çevreye verdiği zararı da ayrıca göz önünde bulundurmanızı istiyorum ve bunun yanında, bu enerji santrallerini soğutmak için de ayrıca su kullanmanız gerekiyor. Ülkemiz su fakiri bir ülkeyken biz suyu gidip de kömürü yıkamakla veyahut da çıkan bu ısıyı soğutmakla harcıyoruz.

Değerli arkadaşlar, şu anda bizim bölgemizde, Trakya'da gerek Vize'de gerekse Çerkezköy'de termik santral kurulmak isteniyor. Burada kurulan santraller Trakya'nın kuzeybatısındadır. Trakya'nın bütün rüzgârı, üç yüz altmış günün üç yüz günü kuzeybatıdan eser. Buradaki partiküllerin hepsi Trakya'nın üzerine gidecek demektir. Sayın Bakan, bunları da size ayrıca arz ediyorum.

Sayın Bakanım, sizlere ayrıca bir öneride bulunmak istiyoruz, bunu not alırsanız bence daha da iyi bir neticeye kavuşacaksınız. Vadiye havza bazlı su birlikleri kurmak zorundayız. Bu su birliklerine özellikle ziraat odalarını, sanayi odalarını, belediye başkanlarını mutlaka üye yapmak zorundayız.

Değerli arkadaşlar, son olarak söylemek istediğim şudur: Türkiye, dağlarına düşen yağışı barajlarında biriktirmekte, hidroelektrik üretmekte ve tarım alanlarını sulamakta geri kalmıştır. Bunu bir an önce yapmalı ve tamamlamalıdır. Bu nedenle enerji üretmek için ithal kömüre ve ithal doğal gaza bağlanmakta mecburi kalınmıştır. İthal yakıtla elde edilen enerji, hem pahalıya mal olmakta hem de döviz kaybına sebep vermektedir. Sanayide yüksek enerji, maliyeti imalat maliyetini yükseltmektedir.

Sanayi enerjisine yapılan indirim halkımızın elinden, cebinden alınmaktadır. Türkiye, baraj programı zamanında gerçekleşmediği için sulu ziraatı ve artan nüfusunun ihtiyacı olan tarımsal üretimi gerçekleştirememiş, bu, millî olmayan tutum ve plansızlık sonucu gerçekleştirilememiştir. Bundan dolayı da otu ve samanı dışarıdan ithal etmek zorunda kaldık.

Bütün bunlar ortadayken su üretim alanlarına, taş ocaklarına izin verilip ormanlar yok edilmekte, yağmur sularının yer altı sularına sızması da engellenmektedir. İç Trakya'da, Karaman'da ve Karapınar gibi suyu az olan kurak bölgelerde kalitesiz kömürle termik santral kurularak yer altı suyunu israf edici şekilde kullanmaktayız.

Değerli arkadaşlar, bir örnek daha vereyim size. Bu Vize bölgesinde, Çerkezköy bölgesinde kurulacak olan santrala harcanacak olan su, Vize bölgesinden ve Karıştıran bölgesinden temin edilecektir. Karıştıran bölgesinde su, toprağın eksi 500 metresindedir, Vize'de de eksi 200 metresindedir. Bu suyu nereden bulacaksınız ve nasıl yıkayacaksınız? Barajlar dururken, su havzalarımız dururken ülkemizi bu kadar zarara itmekle sizler ne kazanacaksınız Sayın Bakanım, merak ediyorum.

Hepinize teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Kayan.