| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 51 |
| Tarih: | 05.01.2017 |
ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Genel Kurulu ve ekranları başında bizi izleyen vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.
Bugün 7 Hazirandan bugüne kadar gelen bir terör zincirinin son halkasını İzmir'de yaşadık, umuyorum ve diliyorum ki İzmir'de hiçbir vatandaşımız can kaybı yaşamamıştır. Bu sebeple, terör kimden gelirse gelsin, kime yönelirse yönelsin bir kez daha şiddet ve nefretle kınıyorum ve lanetliyorum.
Değerli milletvekilleri, bugün Zonguldak'taki büyük madenci yürüyüşünün 26'ncı yılı. 80 darbesi en büyük darbelerinden birisini de işçi sınıfına vurmuştu. Darbeciler Türkiye'deki işçi haklarını baskı altına aldılar, darbeden sonra Zonguldak'taki maden işçileri de yıllarca en fazla hakları gasbedilen işçilerdi. Maden işçileri 30 Kasım 1990'da GENEL MADEN-İŞ Sendikası Genel Başkanı Şemsi Denizer liderliğinde greve başladılar. 30 Kasımdan yürüyüşün başladığı 4 Ocak 1991 tarihine kadar GENEL MADEN-İŞ'e bağlı 48 bin işçinin tamamı greve katıldı. Çevre illerdeki işçilerin de gelişiyle Zonguldak, Türkiye tarihinin en büyük işçi hareketine sahne oldu. Ama işçiler bir ayı aşkın süredir maaşlarını alamadılar. Kış çöktü, eylemlere katılan işçilerin bir kısmı işten kovuldu ancak erzak yardımları ve tüm Zonguldak halkının grevdekilerle dayanışması işçilere büyük bir güç verdi ve bir kent esnafıyla, köylüsüyle, memuruyla, sokaktaki vatandaşıyla birlikte maden işçilerinin yanında durdu. Tüm Türkiye'deki işçiler, aydınlar, sanatçılar Zonguldaklı madencilere destek verdi.
3 Ocak 1991 tarihine gelindiğinde Hükûmetle görüşmelerden hiçbir sonuç çıkmadı. 4 Ocakta madenciler Zonguldak'tan Ankara'ya gitme kararı aldılar. Ancak, Ankara'ya işçileri götürecek olan 1.150 otobüsün şehre girişi engellenmiş oldu. Bunun üzerine Genel Başkan Sayın Denizer 4 Ocak sabahı madencilerin toplandığı meydana baktı ve "Arabalarımızı engellediler. Arabayla gidemiyoruz ama ayaklarımız var, yürüyeceğiz." açıklamasını yaptı ve 4 Ocak 1991'de büyük madenci yürüyüşü başladı ve madenciler, aileleriyle birlikte 100 bin kişi beş gün boyunca yürüdü. Yürüyüş devam ettikçe yürüyenler çoğaldı ve iktidar işçilerden korkmaya başladı. İşçiler Mengen'e geldiklerinde iktidar karşılarına dozerleri ve kepçeleri çıkardı. Sonunda hükûmet geri adım attı ve sendikacılarla masaya oturacağını açıkladı ve bunun üzerine yürüyüş, yürüyüşün lideri Denizer tarafından sonlandırıldı. İşte, bu grev, bu yürüyüş Türkiye'deki en büyük işçi hareketi olarak tarihe geçti. Bu yürüyüşten sonra Türkiye'deki özelleştirme politikaları AKP iktidara gelinceye kadar on iki yıl ertelenmek zorunda kaldı.
Değerli milletvekilleri, işte bu yürüyüşten sonra Zonguldak cezalandırıldı. Önce, Zonguldak bölünerek iki il daha çıkarıldı, Bartın ve Karabük; sonra da Taşkömürü Kurumu kapatılmaya çalışıldı. 1991 yılında 48 bin maden işçisi olan TTK'da bugün itibarıyla 8 bin işçi kaldı. On dört yıllık AKP iktidarı döneminde Zonguldak'ın hiçbir sorunu çözülmediği gibi mevcut sorunlara birçok sorun eklendi. Bu sorunlardan da en önemlisi işsizlik. Bir zamanlar Türkiye'nin Almanya'sı olan ve tüm Türkiye'den göç alan Zonguldak, maalesef, göç vermeye başladı. Bugün Zonguldak'ta değil İstanbul'da, Bursa'da, Soma'da, Türkiye'nin birçok kentinde Zonguldaklılar mahalleleri oluştu. Emeğin başkenti emeklinin başkentine dönüştü. Zonguldak nüfusu küçüldü, ekonomisi küçüldü, Zonguldak iflas eden bir kent hâline geldi.
Değerli milletvekilleri, Zonguldak'taki redevans işletmecileri TTK'nın elindeki atıl durumda bulunan maden ocaklarını ekonomiye kazandırıyorlar. Redevansçı şirketlerde 5 bin işçi çalışıyordu, ancak, son yıllarda artan maliyet artışları nedeniyle şirketler işçi çıkarmak zorunda kaldılar ve şu an işçi sayısı binin altına düştü. Ereğli'deki Alacaağzı işletmesinde çalışan bin işçi işsiz kaldı. 2 defa ihaleye çıkmasına rağmen ihaleyi alan çıkmadı. Bu madde yasalaşırsa bu bin işçiyle birlikte binlerce işçi tekrar iş sahibi olabilecektir, atıl durumdaki taş kömürü tekrar ekonomiye kazandırılabilecektir. Bu sebeplerle bu maddeyi destekliyoruz.
Genel Kurula saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Demirtaş.