| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 55 |
| Tarih: | 11.01.2017 |
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Anayasa değişikliklerinin veya yeni anayasa yapımının nasıl olacağına ilişkin düzenleme bizim Anayasa'mızda yer almaktadır. Bu düzenlemenin içerisinde "Anayasa yapılırken veya Anayasa değişiklikleri yapılırken anayasacılara veya falanlara filanlara görüş sormazsanız bu anayasa anayasa olmaz, anayasa değişikliği yapılamaz." diye bir kural yok. Anayasa'ya göre, Türkiye Büyük Millet Meclisinin üye tam sayısının üçte 1'inin yazılı teklifiyle verilen bir Anayasa değişiklik önergesi Anayasa Komisyonunda görüşülür, kabulü üzerine Genel Kurula gelir, Genel Kurulda 2 defa görüşülür, birinci görüşme ile ikinci görüşme arasında kırk sekiz saat olur ve bir nisap aranır, bu nisap bulunduğunda da değişiklik yapılmış olur. Anayasa'mızın aradığı kurallar bunlardır. Tabii, bütün partiler anayasa hukuku profesörleriyle, iyi yetişmiş hukukçularla istişare hâlindedir. AK PARTİ'nin istişare ettiği çok değerli hukukçular var, milletvekillerimiz arasında anayasa hukuku profesörümüz var, değerli hukukçular var, kendini ispat etmiş insanlar var. Milliyetçi Hareket Partisi arasında da çok değerli hukukçular, siyaset adamları olduğu gibi onların da istişare ettiği çok değerli anayasa hukukçuları ve hukuk adamları var; bütün bunların hepsi istişareleri yapılarak gündeme getirilmiştir. Ayrıca, Anayasa Uzlaşma Komisyonunda 24'üncü Dönemde bu konu müzakere edildi ve orada da her partinin danışmanları vardı, anayasa hukuku profesörlerinden uzmanları vardı; bu son derece önemli konu orada da geniş bir şekilde müzakere edilmiştir. Danışılması gereken her kesimle danışmalar, istişareler en üst düzeyde yapılmıştır. Komisyonda kimlerin çağrılacağı, kimlerin çağrılmayacağı da komisyon başkanının takdirinde olan bir konudur.
Tabii, bu cumhuriyetin nitelikleriyle alakalı bir soru sordu Sayın Tarhan. Tabii, çoktan seçmeli bir soru sordu, artık onun cevabını kendi biliyordur elbette ama ben kendisine sadece şunu ifade edeyim: Bu değişiklik teklifinin içerisinde devletin şeklinin cumhuriyet olduğunu değiştiren doğrudan veya dolaylı bir ifade yoktur; bir. Cumhuriyetin niteliklerini değiştiren, doğrudan veya dolaylı değiştiren veya zayıflatan bir madde yoktur, bir düzenleme yoktur; iki. Yine, devletin resmî dili, başkenti, İstiklal Marşı, bayrağı, bunları değiştiren de herhangi bir şey yoktur. Hiç kimse bu Anayasa değişiklik teklifi içerisindeki maddeler arasında Anayasa'nın ilk 4 maddesini doğrudan...
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Boşuna hayal ediyorsunuz, cumhuriyeti size yıktırmayacağız Sayın Bakan.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - ...veya dolaylı değiştiren bir hüküm olduğunu iddia edemez; iddia etmesi bir abartıdan öte de bir anlam ifade etmez, aksine bunlar cumhuriyetin niteliklerini, hem hukuk devleti niteliğini hem demokratik devlet niteliğini güçlendirmektedir. Burada egemenliğin tek bir kişiye verilmesi söz konusu değildir, egemenlik kayıtsız şartsız millete aittir ve bugünkü Anayasa'mıza göre de egemenliğin nasıl kullanılacağı belli ve burada da bir değişiklik söz konusu değildir. Şu anda yapılan şey nedir? Fark olarak yasama ve yürütmenin birbirinden tam ayrılması, birbirine karşı bağımsız olmasıdır. Yasamanın da yetkisini doğrudan halktan alması, yürütmenin de yetkisini doğrudan halktan almasıdır. Şu anda nasıl? Yasama seçiliyor, yasamanın içerisinden yürütme çıkıyor. Vatandaşın doğrudan yürütmeyi seçme yetkisi yok. Egemenliği halka götürmek demek işte tam da bu, yürütmeyi de doğrudan vatandaşa seçme yetkisi vermektir. Bu teklif esasında egemenliğin bir tarafı eksik olan kısmını tamamlıyor, yasamayı doğrudan halkın seçip belirlemesi gibi yürütmeyi de doğrudan halkın seçmesine imkân veriyor, yetki veriyor.
CEYHUN İRGİL (Bursa) - Madem yasamayı seçiyor, başsavcıları da halk seçsin. Valileri, başsavcıları halk seçsin.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Daha güçlü bir yasama sağlıyor, daha güçlü bir yasama denetimi sağlıyor. "Burada yasama denetimi yok." demek, büyük bir abartı, çarpıtma abartısıdır hem de. Meclis araştırması var, Meclis soruşturması var, soru var, genel görüşme var; bunların hepsi denetim yollarıdır, bunların hepsi işliyor.
LEVENT GÖK (Ankara) - Hiçbiri işlemiyor. Doğruyu söylemiyorsunuz bir kere. 400 oyla Meclis soruşturması, nerede görülmüş o? Halkı aldatıyorsunuz ya!
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Yine, yürütmenin siyasi sorumluluğu var, yargısal denetimi var, bütün denetim mekanizmaları sonuna kadar açık. Olmayan gensorudur; o da, sistemin doğası gereği buraya konulmamıştır. Bunun ikisi arasındaki farkı çok iyi anlamamız gerektiğini ifade etmek isterim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Çarpıtıyorsun Sayın Bakan.
LEVENT GÖK (Ankara) - Hiç de doğru söylemiyorsunuz. Bekir Bey, doğru söylemiyorsunuz. Meclis soruşturması kaç oyla açılıyor, kaç oyla açılıyor?
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Başkan...
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Meclisin fesih yetkisi Cumhurbaşkanına bu teklifle verilmiyor, esasında mevcut Anayasa'nın 116'ncı maddesi Cumhurbaşkanına Meclisi belli şartlar altında fesih yetkisi veriyor. 7 Haziran seçimleri sonrası da bu uygulandı.
MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Parlamenter sistemlerde olur o. Sayın Bakan, Burhan Kuzu'nun kitabını okumadınız mı siz?
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Şimdi ne getiriliyor? Meclise Cumhurbaşkanının seçime götürme görevine seçime götürmek suretiyle son verme yetkisi getiriliyor.
MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Yanlış bir şey işte. Başkanlık sisteminde olur mu böyle bir şey? Yanlış.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Eğer Cumhurbaşkanı Meclisi seçime götürürse kendi seçimini de yenilemek müeyyidesiyle karşı karşıya getiriliyor. Esasında bir denge, fren sistemi var, daha güçlendiriliyor ve Meclis korunuyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.