| Konu: | (2/1283) esas numaralı Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/86) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 72 |
| Tarih: | 21.02.2017 |
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (İstanbul) - Değerli Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yine akşamın geç bir saatinde konuşuyorum. İç Tüzük 37'nci madde uyarınca, Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Kanun Teklifi üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, birçok konuşma hazırladım gerçekten. Yani... (Gürültüler)
BAŞKAN - Sayın Tanrıkulu, bir dakika.
Sürenizi sayacağım.
Sayın milletvekilleri, lütfen...
Buyurun.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Sayın Başkan, gerçekten, dün Meclis Başkanlığına önerimizi veriyoruz ve konuşma hazırlıyoruz fakat Türkiye'nin gündemi ve Meclisin gündemi o kadar ağır ki hemen değişiyor ve konuşmamızın, bu gündem üzerine konuşmamızın bir anlamı kalmıyor.
Evet, Sayın Atilla Kart'a çok teşekkür ediyorum. Gerçekten de bütün milletvekillerimizin, bugün benim gündeme getirdiğim ama geçen dönem Atilla Kart'ın, Anayasa ve Meclis hukuku anlamında büyük uzmanlığı olan bu milletvekilimizin hazırladığı bu tasarıyı okumasını öneriyorum. Fakat Adalet ve Kalkınma Partisi -şimdi sataşıyorum- on beş yıllık geleneğinde Meclisteki bütün gelenekleri ortadan kaldırdı; yasa yapma, gelenek, hukuk, teamül, hiçbir şey tanımadı. Mağdurdu, geldi, muktedir oldu ve bütün teamülleri ortadan kaldırdı. Niye bunları söylüyorum? Çünkü, bakın, bugün bir siyasi partinin, Halkların Demokratik Partisinin Genel Başkanının burada, bu Parlamento binasında, bu Parlamentoda milletvekilliği düştü değerli arkadaşlar, bir tezkere okundu ve düştü.
Ben avukatım; yıllarca bu işlerle ilgilendim ve Türkiye'nin Kürt meselesinin bu Parlamentoda çözülmesi konusunda mücadele ettim. (Gürültüler)
Sayın Başkan, uğultuyu keser misiniz.
BAŞKAN - Buyurun, siz devam edin Sayın Tanrıkulu.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Yıllarca mücadele ettim, yıllarca mücadele ettim. Neye mücadele ettim? Neye mücadele ettim? Şuna mücadele ettim: Sayın Erdoğan 2002 yılında -sizin Genel Başkanınız, şu anda Cumhurbaşkanı- seçilemedi ve gelemedi değerli arkadaşlar ama bu Parlamento, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Parlamento dışında kaldığı için 2002 yılında Anayasa'yı değiştirdi, 2002'nin Kasımından sadece bir ay sonra, 27 Aralık 2002 tarihinde değiştirdi ve CHP'nin desteğiyle değiştirdi, mutabakatla değiştirdi. Ara seçim yapıldı ve bir partinin genel başkanı olan Sayın Erdoğan Parlamento dışında kalmasına rağmen bir genel başkan olarak bu Parlamentoya geldi değerli arkadaşlar, geldi ve bu Parlamentonun kararıyla geldi çünkü yanlıştı, onun Parlamento dışında kalması yanlıştı ve CHP buna "Evet." dedi ve mutabakatla geldi. Ama şimdi ne yapıyoruz değerli arkadaşlar? Biz Türkiye'nin bütün meselelerinin -başta Kürt meselesi olmak üzere- bu Parlamentoda çözülmesini istiyoruz. Öyle değil mi? İnsanlar gitmek istese bile, gitmek istese bile bizim onları buraya zorlamamamız lazım, "Burada kalmanız lazım." demeniz lazım. Ne oldu şimdi? O genel başkanı yani Sayın Erdoğan'ı, sizin genel başkanınızı bu Parlamentoya getiren Anayasa değişikliğiyle başka bir genel başkanı bugün Parlamento dışına ittik değerli arkadaşlar, Parlamento dışına. Bakın, bugün sizin işinize bu yarayabilir, yarayabilir, bundan siyasi bir menfaat elde edebilirsiniz ama bütün teamülleri, bütün gelenekleri, bütün demokrasiyi yerle bir ediyorsunuz, yerle bir.
Sayın Başkan, bir sözüm de size, avukatlık hukuku bakımından söylüyorum size, bir hukukumuz var.
BAŞKAN - Siz Genel Kurula hitap edin lütfen.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Evet, size de söylüyorum Sayın Başkan: Ya, keşke bu tezkere sizin başkanlığınız döneminde okunmasaydı. Bir milletvekilinin, bir genel başkanın genel başkanlığı burada bu kadar ucuz düşmeseydi, keşke ve siz bunu okutmasaydınız ve gelecek hafta olsaydı. (CHP sıralarından alkışlar)
CEYHUN İRGİL (Bursa) - Bravo! Aynen öyle.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Siz deseydiniz ki Cemil Çiçek gibi "Saygı duyuyorum, ayrı düşünüyoruz ama saygı duyuyorum."
CEYHUN İRGİL (Bursa) - Zamana ve döneme göre davranan başkan vekili. Adalete göre değil, zamana göre davranan başkan vekili.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Kendisi altı ay direndi. Niye? Türkiye'de barış için. Ama şimdi çatışma, başka bir şey, referandum, hepiniz susmuşsunuz ya, hepiniz. Bir Anayasa değişikliğiyle genel başkanınıza "evet" diyen, buraya getiren CHP var ama o Anayasa değişikliğiyle başka bir milletvekilini gönderen AKP Grubu var. Nereden nereye? Yazıklar olsun! (CHP sıralarından alkışlar)