GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:73
Tarih:22.02.2017

MUHARREM VARLI (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu torba yasada birçok kesime birçok konuda iyileştirme yapılıyor. Çiftçiler de bu işin içerisinde olsun denilerek Ziraat Bankasındaki temerrüde düşmüş yani gecikmeye düşmüş borçların yapılandırılmasıyla alakalı bir madde konulmuş. Şimdi, temerrüde düşmek nedir? Temerrüde düşmek, gecikmiş borç yani diğer bankalar tarafından da borcun geciktiği görülmüş bir hâl almış olması demektir. Yani bu duruma düşmeden, çiftçimiz temerrüde düşmeden, başka bankalar da bu gecikmeyi görmeden biz bu işi çözsek daha doğru olmaz mıydı? Yani şöyle izah edeyim: Ödeme güçlüğü çeken her çiftçinin borcu ertelenmiş olsaydı kıyamet mi kopardı? Yok. Sadece temerrüde düşmüş, diğer bankalar tarafından da kırmızı kalemle çizilmiş çiftçilerin borçları ertelensin istiyorsunuz. Zaten bu adam bitmiş olacak yani Ziraat Bankasında da işi bitmiş olacak, bir başka bankadan da kredi alamamış olacak, bunun borçlarının tehir edilmesi ona çok fazla bir şey kazandırmış olmayacak. Ben geçen ki konuşmamda da söyledim yani bu yanlış bir uygulama. Temerrüde düşmeden ödeme güçlüğü çeken her çiftçinin borcunun ertelenmesinin doğru olduğunu söyledim ama yine bu şekilde çıkartıyorsunuz yasayı yani ne demek lazım bilmiyorum.

Yine, faiz oranı Maliye Bakanının sunumunda yüzde 3'tü, şimdi yüzde 5'e çekmişsiniz. Yani herkese gelirken bol keseden dağıtıyorsunuz, herkese geldiğinde bol keseden veriyorsunuz ama çiftçiye geldi mi "Efendim, görev zararı, hazineye ek yük gelir." Ya, arkadaş, hazineye ek yük getiren o kadar çok şey var ki yani sizin çerez parası diye saydığınız o paraları koysanız zaten çiftçinin bu borçları ödenir, kapanır. Ama, sizin çiftçiyi kurtarmak, çiftçiyi korumakla ilgili bir düşünceniz olmadığı için bunun sadece "İşin içerisinde çiftçi de var olsun." demek maksadıyla ortaya konmuş bir yasa diye düşünüyorum.

Şimdi, ödeme zorluğunu çiftçilerin hepsi çekiyor, hepsi yaşıyor. Yani kimisi gidiyor, bir arkadaşından borç alıyor, getiriyor, kimisi gidiyor, tefeciden birkaç günlüğüne borç alıyor, getiriyor, Ziraat Bankası borcunu yatırıyor, eğer tekrar Ziraat Bankasından kredi kullanabilirse götürüp o borcunu yatırıyor. Şimdi, böyle sıkıntılı bir süreçte biz çiftçimizi niye bu sıkıntıyla mücadele içerisinde bırakıyoruz. Zaten mazot yükü sırtına binmiş, dünyanın en pahalı mazotunu kullanıyor, dünyanın en pahalı gübresini tarlasına atıyor, efendim, sulama birliklerine borçları birikmiş. Yani şimdi böyle bir ortamda bizim çiftçiyi korumamız gerekirken, çiftçiyi daha rahat ettirmemiz gerekirken temerrüde düşmüş yani bitmiş adamı, bitmiş çiftçiyi yapılandıralım diyoruz. Yani bunun çiftçiye çok büyük bir katkısı olmaz, faydası olmaz. Bu, Ziraat Bankası alacaklarını kurtarmaktan başka bir anlama da gelmez.

Değerli arkadaşlarım, bakın, TEDAŞ'la ilgili, elektrik borçlarıyla ilgili faizleri sıfırladınız. Niye çiftçinin normal borçlarının da faizlerini sıfırlamıyorsunuz? Sulama birliklerine de çiftçinin borcu var. Sulama birliği borçlarını niye gündeme almıyorsunuz, onunla ilgili niye bir düzenleme yapmıyorsunuz? Yok. Yani sadece "Çiftçiye biz bir şey verdik, çiftçi bu işin içerisinde var." demek için bu madde konulmuş. Bunun başka bir izahı yok arkadaşlar. Yani eğer biz çiftçiyi gerçekten koruyacaksak her ödeme güçlüğü çeken çiftçinin banka borcunu yapılandırabilmesi lazım. Ziraat Bankası için diyorum. Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı dün dedi ki: "Diğer özel bankalarla ilgili bizim bir yaptırımımız olamaz." Doğru, onu da beklemiyoruz zaten ama Ziraat Bankasıyla ilgili ödeme güçlüğü çeken her çiftçinin yapılandırma yapması lazım ki belki diğer bankalardan da kredi alıp da tohumunu, gübresini alabilir, traktörünün mazotunu koyabilir. Ama ben burada her defasında bağıra bağıra söylüyorum, bağıra bağıra söylemeye de devam edeceğim. İnşallah kulaklarınızın pası bir gün çözülür, inşallah benim bu söylediklerim kafanızda yer eder, inşallah bu kulağınızdan girip öbür kulağınızdan çıkmaz da çiftçiyi koruruz, çiftçinin ekmesine, dikmesine, üretmesine vesile oluruz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Varlı.