| Konu: | Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 113 |
| Tarih: | 18.07.2017 |
MEHMET GÖKDAĞ (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu madde, tasarının önemli maddelerinden bir tanesi, bizim de önemsediğimiz maddelerden bir tanesi. Bu maddeyle de bölge adliye mahkemesi başkanlar kurulunun bir yetkisi, başkanlar kurulundan alınıp başkana verilmekte. Önemli bir yetki çünkü bu madde, bir daire kendi üyeleriyle toplanamadığı hâlde diğer dairelerden hâkim görevlendirmeyi kuruldan alıp başkana veriyor.
Değerli milletvekilleri, ülkemizde adalete olan güvenin aşağılara düştüğü, yüzde 30'ların altına düştüğü, algının bu şekilde geliştiği, olumsuz geliştiği bir dönemde kuruldan yetkiyi alıp başkana, tek adama vermek, yargı üzerindeki güvensizliği daha da pekiştirecek bir sonuç doğurur. Hele hele son günlerde, son yıllarda davaya özel heyetlerin oluşturulduğu, buna hep birlikte tanık olduğumuz ve bu anlamda da algının giderek güçlendiği bir dönemde tek adama yetki vermek, tek kişiyi bu konuda yetkilendirmek bu konudaki endişelerimizi gerçekten artırmaktadır.
Değerli arkadaşlar, kurulun aldığı, kurulun yaptığı görevlendirme, insanlarda ve yurttaşlarımızda adalete olan yargı konusunda daha güveni sağlayıcı bir tutum geliştirir. Aslında adalete olan güveni geliştirmek için kurulları önemsemek, kurulları güçlendirmek gerekir. Şimdi, biz bu konuyu Adalet Komisyonunda görüşürken -Hakkı Başkanım da burada- bu sakıncanın önüne geçmenin yolunun aranmasını konuştuk, daha sonra Genel Kurulda görüşülür, düzeltilir ve buna bir çare getirilir diye düşündük ama gelmedi, olduğu gibi tasarı metninde yerini alıyor.
Değerli arkadaşlar, burada adaleti konuşuyoruz, adalete olan güveni konuşuyoruz. Bakın, bir kişinin, sadece bir kişinin adalet üzerinde egemen olduğu sakıncayı Adalet Bakanı Sayın Bozdağ, bir komisyon görüşmemizde şöyle ifade etti, komisyonda olan arkadaşlarımız hatırlar, Sayın Bakan da burada. Yargıtay ve Danıştay kanunu hakkında görüşülürken Sayın Bakan dedi ki: "Öyle hâkimler, öyle savcılar var ki Pensilvanya'dan gelecek olan düşünceye göre karar vermeyi cennetin anahtarı sayarlar." Çok acı bir gerçekle bizi yüzleştirdi. Tabii, o yapıyı kim oluşturdu? O yapıyı oluşturmada kimin günahı var? Onları hepimiz biliyoruz ve şu tarafa koyuyorum, şimdi söylemek istediğim o değil. Aslında o yapıyı oluşturanlardan bunun hesabını sormak da bizim en doğal hakkımız. Kim oluşturdu o yapıyı? O yapı oluşturulurken bu ülkede Hükûmet kimdi, onu sormak gerekir ama şimdi söylemek istediğim şey şu: Bir kişiden gelecek emirle karar verecek olan yargıçların varlığı, bugün adalet mekanizmasının içine düştüğü hâlin nedenidir.
Değerli arkadaşlar, adalet, yargı, hiçbir kişiden, hiçbir kurumdan, hiçbir kuruldan emir ve talimat almamalı; yargıyı bu güvenin üzerine oturtmalıyız. Nasıl Pensilvanya'dan gelen talimatla karar verilmesi sakıncalı ve doğru değilse saraydan gelen talimatla karar vermek de doğru değil. Aslında sadece bir kişi değil, yargıya Meclis dahi talimat verememeli. Yargı ayrı bir güç, yargı ayrı bir kuvvet. Yargı bağımsız, tarafsız, özgür iradesine göre karar verebilecek bir anlayışta oluşturulmalı. Ancak o zaman adaleti sağlarız, ancak o zaman adalete olan güvenimiz ve yurttaşların güveni artar.
Değerli arkadaşlar, adaletle çok fazla oynamayın çünkü adalet, gün gelecek hepinize, hepimize gerekli olacak. O nedenle adaletin bağımsızlığını, tarafsızlığını hep birlikte el birliğiyle sağlamak durumundayız.
Hepinize sevgiler saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Gökdağ.