| Konu: | Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın 492 sıra sayılı İç Tüzük Değişiklik Teklifi'nin birinci bölümü üzerinde HDP Grubu adına yaptığı konuşması sırasında Milliyetçi Hareket Partisine sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 117 |
| Tarih: | 24.07.2017 |
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Evet, siyasi partiler, ayrı programları olan ayrı tüzel kişiliklerdir, ayrı siyasi kulvarda faaliyet gösterirler. Terör örgütlerinin durumu da malumdur. Fakat terör örgütleriyle bazı organizasyonların ilişkileri bazen iç içe geçiyor, bazen ayrılmış oluyor. Kastedilen budur.
Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak A partisi, B partisi veya HDP'ye ilişkin bir görüşümüzü iktidar partisinin duruşuna göre belirlemeyiz ki, öteden beri var olan görüşler vardır, diğer partiler de birbirlerini öyle değerlendirebilirler.
Şimdi, yalnız, burada özellikle Türkiye'de yaşayan 80 milyon Türk milletinin bir mensubu olarak sayılıyor. Anayasa'mızın muhtelif maddeleri, 66'ncı maddesi de son derece açık yazılmış: "Türk Devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türktür." Dolayısıyla, "Türk milletine hakaret" denince onun bütün mensuplarına ister Kürt olsun, ister Çerkez olsun, ister Laz olsun yani ne olursa olsun -bunları saymaya gerek yok- bunları tahkim etmek, hakaret etmek, sövmek veya istenmeyen bir şekilde tanımlamaya çalışmak bu disiplin hükümlerinin içerisine girer.
Ayrıca, 80'inci maddeye göre de milletvekillerinin bölgesel veya vilayetine bağlı veya etnik kökenine bağlı olarak temsiliyeti söz konusu değildir. "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Milleti temsil ederler." hükmünü haizdir. Dolayısıyla burada etnikçi yaklaşımlardan kaçınmak gerekir. Etnikçiliğin neticede varacağı nokta ırkçılıktır.
Teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.