| Konu: | İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 6 |
| Tarih: | 11.10.2017 |
MUHARREM VARLI (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu yasa üzerinde epeyce konuşuldu, haktan, hukuktan, alın terinden, işçinin haklarından bahsedildi ama bir hak ve hukuk, bir alın teri daha var ki ben konuşmazsam zaten burada bunu da çok fazla gündeme getiren de yok, çiftçinin hakkıyla, hukukuyla alakalı da hiç kimsenin söz ettiği yok.
Şimdi, mısır hasadı başlamadan hemen önce burada yapmış olduğum konuşmada dedim ki: "Mısır hasadına giriliyor, bu fon meselesini bir düzene koysun Hükûmet, dışarıdan ithal mısır girmesin, dışarıdan ithal buğday girmesin." Sanki biz bunu söylememişiz, tam tersini söylemişiz gibi tam mısır hasadı başladı, Tarım Bakanı da zaten yeni atanmıştı, nasıl olduysa getirdiler önüne, dışarıdan mısır ve buğday ithalatını bir anda imzaladı ve 1 milyon da büyükbaş hayvan ithal edilmesinin imzası atıldı. Yani şimdi anlamadığım şu veya sizin anlamak istemediğiniz veya Tarım Bakanının ve Bakanlık yetkililerinin anlamak istemediği şu: Yani burada üreticiyi mi cezalandırmak istiyorsunuz, yoksa üreticinin sırtından para kazanıp da piyasayı yükseltenleri mi cezalandırmak istiyorsunuz? Bence yaptığınız uygulamayla tamamen üreticiyi cezalandırıyorsunuz.
Burada anlattım, tekrar anlatıyorum: Bakın, mısır hasadı başladığında mısır getirmek -üreticinin köküne ayran suyu dökmek derler ya- üreticinin köküne ayran suyu dökmekten başka bir şey değildir. Yani enflasyon yüzde 10'larda seyrederken Ofisin açıkladığı rakam da çok komik bir rakam, sadece yüzde 2 artışla mısır fiyatı açıkladı Ofis. Yani bu mudur çiftçinin hakkı?
Şimdi, Sayın Tarım Bakanına ve Tarım Bakanlığı yetkililerine buradan seslenmek istiyorum: Bakın, mısır, hasada başlanmadan bir ay önce 85 kuruşken hasat başladığında, dışarıdan ithal mısır gelecek imzası atıldığında birdenbire 71 kuruşa düştü, arada 14 kuruş çiftçinin zararı var. Bu 14 kuruş kimin cebine gitti, biliyor musunuz? Paradan para kazananların cebine gitti; faiz lobisinin, faizcilik yapanların, faizden para kazananın, paradan para kazananların cebine gitti. Şu anda mısır fiyatı tekrar 76 kuruşa, 77 kuruşa, 80 kuruşa kadar yükseldi ama üreticinin elinden çıktı, üreticinin elinde kalmadı. Kimi cezalandırdınız ey Tarım Bakanı ve Tarım Bakanlığı yetkilileri, kimi cezalandırdınız? Soruyorum ben size.
Buğday 90 kuruşa kadar düştü, şu anda buğday 1,1 kuruş. Üreticinin elinde buğday kalmadı. Kimi cezalandırdınız, kim kazandı, kim kaybetti? Ya, elli sefer burada söylüyorum, çözümü de söylüyorum ama anlamak istemiyorsunuz. Güya enflasyon düşecekmiş. Yani, enflasyonu düşürmek üreticiyi bitirmekle mi alakalı? Peki, ben size soruyorum: Glikoz mu ucuzladı, nişasta mı ucuzladı yoksa çubuk kraker mi ucuzladı, badem kraker mi ucuzladı, ekmek mi ucuzladı, hangisi ucuzladı değerli arkadaşlarım? Allah rızası için biri bana izah etsin bunu ya. Yok, hiç birisi ucuzlamadı, aksine arttı ama çiftçinin ürettiği, alın terini, emeğini koyduğu buğdayı, mısırı düştü, düştü, düştü, çiftçiyi öldürecek pozisyona geldi.
Et fiyatları... Et fiyatlarını düşürmek için ithal hayvan gelmesine müsaade ettiniz. Şimdi, tekrar söylüyorum, bakın, hesap ortada. Büyükbaş hayvanı karkas et olarak 25 liraya kestiriyor üretici. Tekrar ediyorum, 25 liraya kestiriyor, 20 lira ile 25 lira arasında değişiyor bu rakam. Niye 25 lira? Üst sınır olduğu için olduğu için 25 lirayı söylüyorum, alt sınır 20 liraya kadar gider yani randımanına göre değişir. E, şimdi, et ne kadar kasapta, markette? 50 lira. Bu 25 lira nerede arkadaşlar? Bu 25 lirayı niye sorgulamazsınız, bu 25 liranın peşine niye düşmezsiniz de üreticinin tepesine tepesine balyoz gibi vurursunuz? Yani, insanlar üretmekle hata mı yapıyorlar, bu ülkenin insanlarını doyurmakla hata mı yapıyorlar? Bakın, elli yıl sonra ne mazot kâr eder ne elektrik kâr eder ne enerji kâr eder. Elli yıl sonra dünyanın en önemli şeyi tahıl olacak yani gıda olacak ama bunun farkına varamadılar hâlâ.
Yeni atanan Sayın Tarım Bakanı, belki çok başarılı bir belediye başkanı olabilir, çok başarılı bir tabip de olabilir ama lütfen tarımdan anlayan bir insanı getirin tarımın başına, Allah rızası için ya.
Hepinize sayılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)