| Konu: | Kamu ihaleleriyle ilgili kanuni sorumluluğunu yerine getirmediği ve kamunun zarara uğratılmasına sebebiyet verdiği iddiasıyla Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan hakkında bir gensoru açılmasına ilişkin önergenin (11/17) ön görüşmesi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 8 |
| Tarih: | 16.10.2017 |
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Kars) - Saygıdeğer Başkanım, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri Sayın Engin Altay ve arkadaşlarının hakkımda verdiği gensoru önergesi üzerinde söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Meclis çalışmalarında başarılar dilerken özellikle Çukurca'da 2 şehidimiz var, şehitlerimize rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Sayın Deniz Baykal'ın rahatsızlığı nedeniyle hastanede olduğunu biliyoruz. Kendilerine geçmiş olsun dileklerimizi özellikle ileterek acil şifalar diliyorum.
Değerli Başkanım, sayın milletvekilleri; ulaştırma altyapılarının ekonomik gelişmişliğin en önemli göstergesi olduğu hepimizin malumları. Bir ülkenin kalkınması ekonomik olarak, sanayisiyle, ekonomisiyle özellikle katma değer oluşturarak büyümesinin olmazsa olmaz lokomotifi ulaştırma, ulaşım ve erişim, bu da bir gerçek. Bu kapsamda, biz bu ülkenin ulaşabilmesi, erişebilmesi adına, 81 ilde yaptığımız projeleri bir an önce bitirmek ve insanımızın hizmetine sunmak adına Kamu İhale Kanunu dâhil olmak üzere, bütün mevzuatlar çerçevesinde özellikle saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenilirliği ve kamuoyu denetim ilkelerini, en önemlisi de kamu yararını gözeterek iş yapıyoruz. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu itibarla, gensoru önergesinde yer alan ithamların doğru olmadığını, açıkça reddettiğimi başlangıçta ifade etmek isterim. Doğru bilgi ve analizlere dayanmayan, içerikten yoksun, çoğu maksatlı gazete haberlerine dayanılarak yapılan ithamlarla bir netice almak mümkün değil, bunu özellikle vurgulamak isterim.
Yine, bir yatırım yapıyorsanız bu, ya sosyal fayda sağlayacaktır, onun için yapıyorsunuzdur ya katma değer oluşturacaktır, onun için yapıyorsunuz. İşte, biz ister sosyal fayda ister katma değer oluşturması adına yaptığımız bütün yatırımların uzamaması, tahribatların oluşmaması ve katma değer oluşturması adına bir an önce bitirmek için yol alıyoruz. Nasıl mı? Nasılını ifade edeyim: 2002 yılından önce kara yolu sektöründe yatırım programındaki bir projenin ortalama bitme süresi on bir yıldır, şimdi dört yıl; denizcilik sektöründeki bir projenin, yatırım programındaki bir projenin bitme süresi ortalama otuz yıl, dikkatinizi çekerim, otuz yıl, şimdi dört yıldır; hele demir yolu sektörü, ortalama altı yılda bitiriyoruz. 2002 öncesini söyleyemiyorum. Niye söyleyemiyorum? Elli yılda yapılan 945 kilometre, yıl başına düşen 18 kilometre. Bir şey yapılmamış ki şu kadar sürede bitirilebiliyordu diyebileyim. Dolayısıyla çok zor bir coğrafyada olduğumuzu, yoğun ve şiddetli sismik alanların olduğu, yüzde 75 deprem kuşağında olan güzergâhlarda proje yaptığımızı, ülkemizi bir baştan bir başa bölünmüş yollarla bölerken, kuzeyden güneye ana koridorları oluştururken böyle bir coğrafyada çalışıyoruz ve bu coğrafyadan kaynaklı olarak da bazen öngörmediğiniz sonuçlar çıkabiliyor. İşte bu öngörmediğiniz durumlar ortaya çıktığında projelerin yarım kalmaması, tünellerin geçmişteki gibi çökmemesi, viyadüklerin bitebilmesi, yolların depremden ve heyelandan kaynaklı akıp gidip maliyetinin daha fazla artmaması adına bir an önce bu projeleri bitirmemiz gerekiyor ve buna göre hareket ediyoruz. Yine biliyoruz ki heyelanlar, seller, yer altı suları, göçükler, ölçülenden daha zayıf zeminler önceden öngörülemeyebilir çünkü 500 metrede, 1 kilometrede bir sondaj yapıyorsunuz, işe girdiğiniz zaman görüyorsunuz ki her 1 metresinde zeminin yapısı değişebiliyor. İşte böyle olunca da ihale ettiğiniz, başladığınız bir işte öngörmediğiniz şeyler çıkınca onları bir an önce bitirmek için istisnai yollara başvurmanız gerekir. Hastaneler yaparsınız, barajlar yaparsınız, büyük spor kompleksleri yaparsınız, bunların erişimini yapabilmek için de bunların bağlantı yollarını bir an önce yapmanız gerekir. Ve yine -Allah'a şükür eskisi gibi değiliz- ülkemizde birçok uluslararası organizasyon yapıyoruz, Antalya'da EXPO 2016, Samsun'da engellilere yönelik olimpiyatlar; işte bunlar için de bağlantı yollarını bir an önce yapmak gerekir. Bunları da elbette ki istisnai metotlarla yapmak gerekir. İstisnai metotlar Kamu İhale Kanunu'nun 21'inci maddesinde tanımlanmıştır. 21/(b) bu kapsamdadır, 21/(c) -güvenlik yolları- yine bu kapsamdadır. Ancak bilinmelidir ki 21'inci maddedeki ifadelerin tamamı 2003 yılında yürürlüğe giren Kamu İhale Kanunu'ndaki ifadelerin bizzat kendisidir. AK PARTİ hükûmetleri döneminde bir kelime dahi değişiklik yapılmamıştır.
Burada özellikle söylendi "Bu bir usul oldu, bu bir yol oldu." diye. Usul olmadığını, yol olmadığını size birkaç rakamla ifade edeyim.
Son iki yılda yaptığımız ihale toplamı 4.440. Belki de birilerinin seksen yılda yaptığı (AK PARTİ sıralarından alkışlar) ve bu 4.440 ihaleden sadece 139'u bu yöntemle yapılmıştır.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Seksen yılda yapılanları sattınız!
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Ve yine dendi ki: "Efendim, birilerine pasta dağıtıyorsunuz, birilerine peşkeş çekiyorsunuz."
Değerli arkadaşlar, 21'inci madde kapsamında 139 ihale yapmışız, 139 ihaleye 362 farklı firma davet etmişiz, 362. Ve bunların 109 tanesi bu ihaleleri kazanmış. Öyle, 3'tü 5'ti, aklınızdan geçeni, gönlünüzden geçeni bize mal etmeyin.
Ve değerli arkadaşlar, özellikle bu yöntemle yapılan ihalelerde fiyat dışı unsunlar çok önemlidir. Davet ettiğiniz her firmanın 100 tam puan alması lazım fiyat dışı unsurlardan. 100 tam puan alır, sonra fiyatları kıyaslarsınız.
Ve yine bir ifade geçti, dendi ki: "Pasta." Doğrudur. Biz pastadan pay almanın peşindeyiz ama hangi pastanın? Üç saatlik, dört saatlik uçuşla 35 trilyon dolarlık gayrisafi yurt içi hasılası olan 1,5 milyar insana erişiyoruz. Bu 1,5 milyar insanın 7,5 trilyon dolar ticareti var. Ve bu 7,5 trilyon dolardan, taşımacılıktan kaynaklı o büyük pastadan pay almak istiyoruz. (AK PARTİ ve Bakanlar Kurulu sıralarından alkışlar) Kim adına? Elbette ki ülkemiz adına. Elbette ki insanımız adına.
Hangi coğrafyada? Bin yıldır bu coğrafyada milyonlarca şehit vermişiz. Ve bu topraklar bize vatan olarak bırakılırken 15 Temmuzda olduğu gibi şehit kanıyla sulanmış. Niye? Çünkü Asya ile Avrupa arasında köprü konumunda, çok önemli, çok değerli bir coğrafyaya sahibiz ama bunu sadece coğrafya öğretmenlerinin söylediğiyle kabullenir ve orada kalırsanız o zaman bu coğrafyanın hakkını vermezsiniz, ecdadı da -bu coğrafya uğruna kanını dökerek şehit olması adına- yâd etmemiş olursunuz. İşte, ecdadı doğru yâd etmek üzere bu ülkeyi mamur etmek lazım, imar etmek lazım, kalkındırmak lazım. Onun da yolu, bu coğrafyanın hakkını vererek dünya taşımacılık pastasından yeteri kadar pay almaktır. Bizim de yapmaya çalıştığımız budur. Bunun için, on bir yılda değil dört yılda proje yapıyoruz. Bunun için, demir yollarını kaderine terk etmeyip devlet politikası hâline getirdik ve bunun gereğini yapıyoruz.
Değerli arkadaşlar, yine gazete ifadesi: Efendim, geçerli olmayan belgelere ihale veriliyormuş. Kimin haddidir, kimin hakkıdır? Bu kapsamda birçok firmayı eliyoruz. Yol belli, merci belli. Kamu İhale Kurumuna gider, idare mahkemesine gider, Danıştaya gider ve birçok firma da gidiyor. Sonra, kararları baş göz üstüne, onların verdiği kararlar çerçevesinde biz gereğini yapıyoruz. Gazete şöyle yazdı diye, falan kez böyle dedi diye, onların dediğine göre hareket edemeyiz. Deminden beri burada ne konuşuldu? Hukuka uyacaksınız, kanunlara uyacaksınız, vatandaşın hakkını savunacaksınız. Bizim tam da yaptığımız budur. O yaygara koparanlar bunun dışında bir yol bekliyorlar bizden, bunun dışında bir yöntemle hareket etmemizi bekliyorlar bizden. Kusura bakmasınlar, o yolda, o yöntemde biz yokuz.
Ve AK PARTİ hükûmetleri olarak bugüne kadar, on dört yılda ulaştırmaya, denizciliğe, haberleşmeye, demir yollarına ayırdığımız para tam 360 milyar Türk lirası. Bunun yaklaşık 100 milyarı kamu-özel iş birliği. Niye kamu-özel iş birliği? Kamunun ağır iş yapma yönteminden... Özel sektör dinamiğini kullanmak, projeleri bir an önce bitirmek, milletin hizmetine sunmak için seçtiğimiz bir yol, onun için bu yol. Ve bunu yaparken ne yapmışız, size örnekler vereyim: 6.101 kilometre bölünmüş yol. Değerli arkadaşlar, 3 katından fazla, tam 25.500 kilometreyi bugün itibarıyla geçmiş durumdayız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ve hedeflerimiz var, 2023 hedeflerimiz var. "36.500 kilometreye çıkacağız." diyoruz. Ama biz, birileri gibi sadece söylemiyoruz, yapmayacaksak söylemiyoruz ama söylüyorsak yapıyoruz. İşte, söylediğimizi yaptığımızın ispatı: 15 bin kilometreyi çok geçtik, 25.500'e geldik, Allah'ın izniyle 36.500'e gideceğiz.
Otoyollar da aynı şekilde; sıcak asfalt da aynı şekilde, köprüler de viyadükler de tüneller de aynı şekilde. Tüneller demişken size bir örnek vereyim değerli arkadaşlar. Herkes Bolu Tüneli'ni biliyor, on yedi yıl... Bitirmek kime nasip oldu? AK PARTİ hükûmetlerine.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Ülkeyi bitirdiniz, ülkeyi!
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Bir örnek daha vereyim, bir örnek daha, değerli arkadaşlar, bir örnek daha. Sivas'ta Tecer-Kangal demir yolu yapılıyor, 5.473 metrelik bir tünel var. Bu tünel ne zaman başlıyor biliyor musunuz? 1973'te bu tünel başlıyor. Tam 22 hükûmet kuruluyor, farklı 14 başbakan görev yapıyor, 6 Cumhurbaşkanı görüyor bu proje, 17 vali görüyor bu proje. Bunların 5'inde Başbakanlık CHP'de, DSP'de, SHP'de. Bunların 4'ünde de hükûmet ortağı bunlar; 9 hükûmet CHP'de olmak üzere -bu düşüncede olmak üzere- 23 hükûmet görüyor. Bitirmek kime nasip? Elbette ki her işte olduğu gibi AK PARTİ'ye nasip. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, bir örnek daha vereyim. Seksen yılda bu ülke 50 kilometre tünel yapmış. AK PARTİ hükûmetleri döneminde toplam yaptığımız tüneli söylemeyeceğim, Değerli Komisyon Başkanımız, Milletvekilimiz söyledi. Sadece bu sene, sadece bu sene bitirdiğimiz tünel miktarı 68 kilometre. AK PARTİ bu, AK PARTİ dönemindeki Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bu ve bu Bakanlık mensuplarının yaptığı bu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Elbette ki çalışma arkadaşlarımızla dün de gurur duyuyorduk, bugün de gurur duyuyoruz, yarın da gurur duyacağız.
Peki, bunları yaparken, hani kamu yararı var ya, hani sosyal fayda var ya, ne yapıyoruz? Elbette ki insanımızın hayatını rahatlatıyoruz, kolaylaştırıyoruz.
DİDEM ENGİN (İstanbul) - Yolsuzlukla ilgili sorulara yanıt verin Sayın Bakan.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Bizim amacımız, 80 milyonun hayatını kolaylaştırmak ve bu ülkeden medet uman dünyadaki mazlumların, mağdurların hayatını kolaylaştırmak, onun için ekonomiyi büyütmek, onun için katma değer oluşturmak.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Ülkeyi bitirdiniz Sayın Bakan, ülkeyi.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Sadece bir yılda kara yollarında zaman tasarrufundan kaynaklı parasal tasarrufumuz 10 milyar 656 milyon Türk lirası, yakıt tasarrufumuz 1 milyar 732 milyon litre ve bundan kaynaklı akaryakıt tasarrufu 6 milyar 351 milyon, emisyon salımından yaptığımız tasarruf 3 milyon 250 bin ton; üst üste koyarsanız 17 milyar Türk lirası. Bu 17 milyar Türk lirası karşılığında ne yapıyoruz? Bu kadar parayla ülkenin her yerinde yollar yapıyoruz. Niye yapıyoruz? İnsanımızın hayatını kolaylaştırmak, ekonominin önünü açmak için yapıyoruz.
Geleyim özellikle demir yolu sektörüne. Demir yolu ihmal edilmiş. Cumhuriyetin ilk yıllarında yılda ortalama 130 kilometreye yakın yol yapılırken sonraki elli yılda demir yolu kaderine terk edilmiş, AK PARTİ hükûmetlerine kadar yılda ortalama 18 kilometre yapılmış.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hâlâ öyle, hâlâ öyle.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sayın Bakan, iddialara cevap ver. Boş konuşma, iddialara cevap ver.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Şimdi yılda 138 kilometre yapılıyor, 138 kilometre. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Hakkınızda iddialar var, onlara cevap verin.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Ve söyleyeyim bir şey daha: Bu ülke artık yüksek hızlı tren işletmesi kurup bu ülke... (CHP sıralarından gürültüler)
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - CHP'ye saldırma.
BAŞKAN - Sayın Bakanım, bir saniye...
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Hakkınızda iddialar var, onlara cevap verin.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen müdahale etmeyelim.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Zamanımdan gitmesin Değerli Başkanım.
BAŞKAN - Ayaktaki sayın milletvekillerinden de yerlerine oturmalarını istirham ediyorum. Sayın Bakanın insicamını bozmayalım lütfen.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Daha söyleyebileceğim çok şey var Başkanım, zamanımdan gitmesin.
Demir yollarını kaderine terk etmedik, sinyalli hâle getirdik, elektrikli hâle getirdik, Marmaray'la denizin altından birbirine bağladık ve 30 Ekimde "asrın projesi" denen...
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - "Yolsuzluk yapmadım." de, "Göz yummadım." de. Bunları anlatma, iddialara cevap ver.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - ...bu ülkeyi kalkındıracak olan Bakü-Tiflis-Kars hizmete giriyor; herkes davetlidir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Havacılık sektöründen bahsedeyim mi? Hatay'da havalimanı, Iğdır'da havalimanı...
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sıkıştığın zaman CHP'ye vur. İddialara cevap ver, iddialara!
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Oraya geleceğim.
...Bingöl'de havalimanı, Şırnak'ta havalimanı kimin yaptığı işler? Sizin yaptığınız işler. Ne olmuş? Milleti kandırmışsınız, yatırım programına almışsınız, bir kamyon taş dökmüşsünüz, orada bırakmışsınız. Bunları kim bitirdi? Bunları AK PARTİ hükûmetleri bitirdi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bunlarla da yetinmedi, Türkiye'yi dünyanın havacılık merkezi yaptı, onun için de dünyanın en büyük havalimanını yapıyor. (CHP sıralarından gürültüler)
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - İddialara cevap ver! "Üçüncü havalimanında yolsuzluk yapılmadı." de
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, şu gürültüyü keser misiniz.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, sizi usule davet ediyorum, lütfen müdahale etmeyelim.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - İşte sizin sorunuza cevap vereyim. Deniyor ki: "4,5 milyar euro birilerine bağışlanmış." Bu 4,5 milyon tane bin euroymuş. Unutmayın, bundan kaynaklı yirmi beş yılda 22 milyar dolar gelir elde edeceğiz; 22 milyar dolar, tam 22 milyon tane bin dolar. Ve bir şey daha, 10,5 milyar euroluk bu proje yapılacak ve bu proje kimin için yapılıyor? Bu ülke için yapılıyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Türk Hava Yollarında 5 milyar zarar var. 11 milyar dolarlık uçağı niye aldınız Sayın Bakan?
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Diğer yap-işlet-devret'lerde olduğu gibi yaptık, bitirdik, işletme hakkını verdik; 10,5 milyar dolar gelir elde ettik. Bu da aynı şey olacak, hiç şüpheniz olmasın. Dünya çekemiyor onu anlıyorum. Niye? Onların pastasından pay alacağız ama Türkiye'de birilerinin çekememesini, kusura bakmayın, hiç anlamıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sayın Bakan, iddialara cevap ver!
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Kot düşürmüşüz. Evet, kot düşürmüşüz. Sözleşme diyor ki: "Uluslararası havacılık kuralları gereği havalimanında bir değişiklik yapılması gerekiyorsa, bir kot düşüreceksen bunun gereğini yap, günün sonunda yapıma ilişkin hesaplar bittiğinde otur, hesaplaş, alacağın varsa al, farkın varsa ver." Merak etmeyin, biz işimizi takip ediyoruz, milletimiz adına takip ediyoruz. Bu konuda hiç ama hiç şüpheniz olmasın.
Efendim, sözleşme imzalanmadan temel atılmış. Arkadaşlar, sözleşme 19/11...
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Bu iddialar ne peki?
BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Ya, iddialarla ilgili hiç konuşmadınız.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sayın Bakan, iddialarla ilgili konuşun.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, bu kadar gürültüde...
BAŞKAN - Arkadaşlar, hayırdır ya, niye öyle bağırıyorsunuz? Lütfen ama... İstirham ediyorum.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Değerli Başkanım, merak etmeyin, beni dinleyenler dinliyor, dinleyebilenler zaten dinliyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Sayın Bakan, iddialarla ilgili yanıt ver, iddialarla ilgili.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Sözleşme 19/11/2013'te imzalanmış, temel atılmış.
BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Bıktık Osmangazi'de soyulmaktan, bıktık!
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Bu şartnamede diyor ki: "Özellikle kredi bulunduğu andan itibaren yer teslimi ve süreç başlar." Hiç merak etmeyin, diğer bütün işlerde olduğu gibi bu işlerde de kurallara uyarak gidiyoruz. Hiç şüpheniz ama hiç şüpheniz olmasın.
Yine, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nü de ihmal etmiştiniz yıllarca. AK PARTİ'yle birlikte, miadı dolan, ömrü dolan projeyi tekrar komple yeniledik, yüz yıl daha kullanılabilir hâle getirdik. (CHP sıralarından gürültüler) Bununla ilgili de yöntemi bekleyeyim, gazeteci ne diyecek ona bakayım, bilmem kim ne diyecek ona bakayım diye yol yürüme şansımız yok. İşin gereğiyse bu yöntemi kullanırız. Az önce rakamları verdim, kanun bu hakkı veriyor, diyor ki: "Beklenmedik şeyler çıkarsa işi bir an önce bitirmek için bunun gereğini yap."
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yolsuzluklar için söyleyeceğin yok mu Sayın Bakan?
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Çukurca'da, Dağlıca'da bugün şehitlerimiz var. "Çukurca, Dağlıca'ya asfalt yol yap, teröristin orada patlayıcı patlatıp askerimizi şehit etmesini engelle." diyor. İşte, onun için, o yolu da ben bu yöntemle yaptım. Bunun gibi birçok yolu yaptım, birçok yerde "Hendek kazıyoruz." deyip çukurlar kazdılar, bu milletin başına bela olmak istediler. İşte, o çukurları da kapatmak bize düştü. Elbette ki acil yapmamız gerekiyordu, yaptık.
BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Cengiz İnşaat kaç kat büyüdü Sayın Bakan, Cengiz İnşaat kaç kat büyüdü? Adalet Bakanı bile artık isyan etti. Kaç kat büyüdü?
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan...
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Değerli Vekilim İsmet Bey, sorularınızın cevabı var ama hakkınızı helal edin, direkt verebilirim.
Sayın Dora'nın, özellikle söylemiştim...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Efendim, bu doküman herkese verilmiyor. 2002'de neyse bugün de o.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yolsuzluklarla ilgili bir şey söylemediniz Sayın Bakan.
BAŞKAN - Sayın Bakan, lütfen tamamlayın.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Sayın Başkanım, sadece bir dakika istirham ediyorum.
OHAL'le ilgili de konuşuldu, efendim, "Bunları OHAL'e dayanarak mı yapıyorsunuz?" Dün de yapıyorduk, bugün de yaparız, yarın da yaparız. Ama ne için? Bu milletin menfaati için, kamu yararı için, bu ülkenin kalkınması için. Ama hiç şüpheniz olmasın... Sayın Dora söyledi, dedi ki: "3 tane teklifle..."
Değerli arkadaşlar, bu ihalede bugüne kadar 6'dan az firma çağırdığımız yok, 7, bazen 10 firma çağırıyoruz. Bunların yüzde 100 yeterlilik alması gerekiyor ve rekabet içerisinde, şeffaflık içerisinde ihaleyi kazanması gerekiyor. Kazanırsa bu işi yapar. Bu konuda hiç ama hiç şüpheniz olmasın.
Yine, TELEKOM'la ilgili bir sürü itham vardı, onlara cevap verecektim, veremedim. Dün bir soru sorulmuş. "Sorulara cevap vermiyorsunuz." deniliyor ama Değerli Öztrak, sorulara cevap vermiyoruz değil, soru soruluyor, cevap almadan açıklama yapılıyor. TELEKOM Genel Müdürünün 60 danışmanı varmış, altında 60 tane araç varmış. Haşa!
TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Sorulara cevap vermiyorsun Sayın Bakan.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - PTT çok büyüdü ya, çok büyüyor ya, böyle ithamlar... Özel sektörün rakiplerimizin ithamlarına gelip bizimle ilgili...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - ...ithamda bulunmayın. Sadece 3 danışman var.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Ayıp yapana, söyleyene; ayıp!
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANI AHMET ARSLAN (Devamla) - Kusura bakmayın da büyüyen bir kurumda da elbette ki 3 danışman olacak çünkü yüz akı kurumumuz bundan sonra yüz akımız olmaya devam edecek diyorum. Takdirlerinize bırakıyorum.
Saygılarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)