GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: IĞDIR?IN SORUNLARINA VE MECLİSTE SEVİYELİ BİR ÜSLUP KULLANILMASI GEREKTİĞİNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:3
Birleşim:16
Tarih:06.11.2012

SİNAN OĞAN (Iğdır) - Muhterem Başkan, saygıdeğer milletvekillerim; Türk siyasetinde maalesef seviye giderek düşmektedir. Bugün AKP ve CHP'nin grup toplantılarında kullandıkları üslup Türk siyasetine, Türk milletine ve Gazi Meclisimize yakışmamıştır. Birisi Başbakan, diğeri Ana Muhalefet Partisi Başkanı, kullandıkları kelimelere bakın: "Bahtsız bedevi, kutup ayısı, tavuk, horoz?"

Değerli milletvekilleri, burası Gazi Meclistir. Mustafa Kemal Atatürk'ün oturduğu bir koltukta Sayın Başkan oturmaktadır ve siz de Mustafa Kemal Atatürk'ün yönettiği bir Meclisin milletvekillerisiniz, Başbakanısınız, Ana Muhalefet Partisi Başkanısınız.

Eğer bu Sayın Başbakana ve Ana Muhalefet Partisi Başkanına seviye tespit sınavı yapılsa emin olunuz ki sınıfta kalırlar. Eğer bu seviye tespit sınavını ÖSYM yapsa kopya skandalı yaşanır ve eğer bunu siz oylamaya kalksanız AKP'nin yaptığı gibi yine sahte oy kullanırsınız. Evet, sahte oy kullanırsınız AKP'nin daha önce kullandığı gibi. Unutmayınız ki burası herhangi bir yer değil, burası Gazi Meclistir. Siz herhangi bir topluluğa hitap etmiyorsunuz, Türk milletine hitap ediyorsunuz. Sizi bu sebeple seviyeli bir üsluba davet ediyorum.

Gelelim Iğdır'a değerli milletvekilleri. Türkiye'nin birçok yerinde hızlı üniversitelerden birisi de Iğdır'da açıldı ve maalesef Iğdır'da açılan üniversite bugün Iğdır'a yabancı bir üniversite vaziyetindedir. Onun Sayın Rektörü ikinci defa atandı ama sanki o üniversitenin sadece adı "Iğdır Üniversitesi"dir, kendisi Van Üniversitesinin veya Diyarbakır Üniversitesinin Iğdır şubesi ve Sayın Rektör de kendisini o üniversitenin Iğdır temsilcisi olarak görmektedir.

Bu üniversiteler niye kuruluyor sayın milletvekilleri? Iğdır'ın kalkınmasına katkı sağlasın diye kuruluyor. Ama bu üniversitenin, Iğdır Üniversitesinin Sayın Rektörünün yanlış uygulamaları sebebiyle Iğdır Üniversitesinin Iğdır'ın kalkınmasına hiçbir katkısı olmadığı gibi zararı bile olmaktadır maalesef.

Bu sebeple, devri iktidarınız döneminde atanan üniversite rektörlerinin yanlış uygulamalarının kurbanı hâline gelen bir şehri zatıalilerinizin dikkatine sunmak istiyorum. Bu vesileyle Sayın Cumhurbaşkanımıza da buradan çağrıda bulunmak istiyorum.

Iğdır'da patates vardır. Van'dan patates alınmasına gerek yok. Basit örneklerle ifade ediyorum. Iğdır'da birçok işi yapacak işsiz gençlerimiz vardır. Diyarbakır'dan insanların getirilip Iğdır'da istihdam edilmesine gerek yoktur. Buna ya "dur" denecektir ya Iğdır halkı Iğdır Üniversitesi Rektörünü -buradan açıkça ifade ediyorum- Iğdır'dan kovacaktır! Bunu net şekilde ifade edeyim.

Değerli milletvekilleri, Iğdır Ovası bir zamanlar doğunun Çukurovası olarak biliniyordu. Ama sizin "çukur" siyasetiniz Iğdır Ovası'nı susuzluktan kırılır, kavrulur hâle getirmiştir. Dünyada artık damlama usulü sulama sistemlerinden tutunuz da bilmem neye kadar değişik sistemler kullanılıyor. Iğdır'daki çiftçi hâlâ çamur kanallarla, toprak kanallarla, içini ot basmış kanallarla sulama yapmaya çalışıyor. Ve son dönemlerde kurduğunuz HES'lerle de maalesef Iğdır artık sulamanın yapılmadığı, susuzluktan kavrulan bir yer hâline gelmiş durumdadır. Sulama birliklerinin de Iğdır'da durumu maalesef ve maalesef içler acısı hâldedir, Hükûmetin ise bu umurunda değildir.

Değerli milletvekilleri, daha önce defalarca ifade ettik, "Metsamor Nükleer Santrali Iğdır için, bölge için, dünya için büyük bir tehdittir." dedik, umursamadınız. Maalesef teknik ömrünü çoktan tamamlamış Metsamor Nükleer Santrali'nin on sene daha süresi uzatıldı. Sebebi de sizin Hükûmetinizin, sizin Enerji Bakanınızın vurdumduymaz, umursamaz hâlidir. İlla bu ülkede bir tedbir alınması için insanların mı ölmesi lazım? Metsamor Nükleer Santrali'ne Türkiye'deki çevrecilerin ilgi göstermesi için illa orada insanların mı ölmesi lazım? Buradan ilan ediyorum, insanlar ölüyor. Iğdır'da maalesef ve maalesef düşük oranları Türkiye'nin üzerinde, kanser oranları Türkiye seviyesinin çok üzerinde. İnsanlar ölüyor, Iğdırlılar ölüyor ama sizin umurunuzda değil.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.