| Konu: | Bazı Vergi Kanunları ile Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 14.11.2017 |
ERKAN HABERAL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; binlerce madenci şehidi olup yalnız bırakılan ve on beş yılda nüfusu 670 binden 597 bine inen, terk edilenlerin şehridir Zonguldak. 1850'li yıllardan beri kömür üretilmesine rağmen, teknolojiden, modernleşmeden, kültürel ve sosyal hizmetlerden mahrum bırakılan şehrin ismidir Zonguldak. Buradan, Zonguldaklı maden işçilerine ve hemşehrilerime selam olsun diyorum.
Sayın milletvekilleri, bunları söylememin amacı bir dönemi değil, bir tarihi eleştirmek, bir vilayetin yüz elli yıldır memleketimize katma değer üretmesine rağmen nasıl bu katma değerden faydalanamadığını açıklamak gayesiyledir. Ülkemizde her yıl 30 milyon ton taş kömürü tüketiliyor ve 1,5 milyar ton maden kömürü rezervimiz varken bu tüketimin yüzde 10'unu bile üretemiyorsak oturup düşünmemiz, nerede hata yaptığımızı tespit edip düzeltmemiz gerekmektedir. Bu yasa maddesinde hatadan dönülüp TTK uhdesi dışındaki yerlerin özel sektöre açılması bizce de makul ve yerinde bir karardır. Lakin tekrar etmekte fayda vardır: TTK'nin norm kadrosu 14 bin, yıllık kapasitesi 5 milyon tondur. Şu anda yaklaşık 5 bin personel açığı ve 4 milyon ton eksik üretimi vardır. Yani TTK'ye yeterli destek verilip yeterli modernizasyon sağlanabilirse şu an bile 4 milyon ton artı kömür üretilebilir.
Sayın milletvekilleri, Sayın Albayrak, TTK konusunda "Kapatma yok, işçi çıkarma yok." diyerek amaçlarının kömür potansiyelinin yoğun olduğu alanlarda hem üretimi artırmak hem istihdam sağlamak olduğunu beyan ettiler ve hatta, bölgedeki 2 enerji santralinin yerli kömür kullanacağını, 7 milyon ton kömür çıkarılacağını, 7 bin yeni istihdam yaratılacağını ilaveten belirttiler. İşte, Zonguldaklının ve maden işçisinin de söylediği budur. Kömür rezervi fazlasıyla vardır ve gerekli destekle bu üretim sağlanabilir. Bu üretimi özel sektör yapabiliyorsa binlerce şehidiyle yer altında var olan madenci kardeşlerimiz ve TTK de yapabilir, bunu pekâlâ yapabilir. 3 Haziran 2016 günü, bu kürsüden sizlere seslenerek Milliyetçi Hareket Partisinin, Zonguldak kömür havzası ve Zonguldak hakkındaki görüşlerini sizlerle paylaşmıştım ve özetle, Zonguldak'ta dünyada hiçbir bölgede olmayan yoğunlukta santral olduğunu ve bölgedeki hava kirliliğinin Dünya Sağlık Örgütünün güvenlik limitinin 3 katında olduğunu ve hatta bir ironi yaparak Zonguldaklı hemşehrilerimin kendi ürettikleri kömürün zehrini solumak istediklerini ifade etmiştim. Bugün, müjdeler olsun, gerçekten müjdeler olsun, Sayın Bakan "Kömür üretilecek, istihdam artırılacak ve termik santraller üretilen yerli kömürü kullanacak." dediler. Bu sözün sonuna kadar takipçisi olacağız.
Sayın milletvekilleri, Zonguldak'ta kömür üretimini artırmak isterken ödediği ağır bedellerle tüm dünyanın bildiği TTK'nin maden işçilerini ve bu işçilerimizin sosyal, ekonomik ve bütün haklarının teminatı Genel Maden-İş Sendikasını ayrı tutarsak başarılı olma şansımız mümkün olmaz. Özel sektör de üretim yaparken çalıştıracağı maden işçilerinin sendikal ve özlük haklarını aynı TTK'deki arkadaşlarımız gibi devlet güvencesinde ve sorumluluğunda yapmalıdır. Maden ocaklarının güvenliği, emniyet tedbirleri ve denetimler yeni iş kazalarına sebebiyet vermeyecek şekilde düzenlenmeli, kontroller çok sıkı ve sık periyotlarla yapılmalıdır. Eğer, bütün bu özetlemeye çalıştığım koşullar içerisinde üretimin maliyetinde geçerli fiyata ulaşamazsak sanayicilere sanayi teşviki, termik santrallere enerji teşviki desteği vererek, yurt dışından kömür ithaline de engel olabiliriz, Zonguldak kömürünü de daha fazla kullanabiliriz. Zonguldak'ın tek ekonomik kaynağına hep beraber sahip çıkabiliriz.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)