GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 4'üncü Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:38
Tarih:15.12.2017

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Efendim, sırayla arkadaşlarımızın sorularına cevap vermeye çalışacağım.

Birincisi, Kadim Bey'in sorduğu, köylerdeki çöplerin toplanması hususu. Bu konuda, büyükşehir olmayan yerlerde çöplerin toplanması konusu il özel idarelerine verilmiş bir görev olarak önümüzde duruyor. Bizlerden onlar çöp konteyneri istediklerinde, bizim Çevre Yönetim Biriminde biriken cezalardan oluşan bir fonumuz var, çöp konteyneri olarak onları dağıtmaya devam ediyoruz. Eğer Tokat İl Özel İdaresi bizlerden bu konuda bir yardım isteyecek olursa bir dilekçeyle müracaat etsinler, çöp konteynerlerini vermeye devam edelim. Çöp konteynerinde sıkıntı yok.

İkincisi, çatı sularının kullanılmasıyla ilgili Ömer Bey'in bir sorusu vardı. "Gri su" diye adlandırıyoruz bu suları. Özellikle bu suların nasıl toplanacağı ve nasıl kullanılacağı hususunda arkadaşlarımız yönetmelik hazırlıyorlar. Akıllı şehirler ve akıllı mahalleler konsepti içerisinde vazgeçilmezlerden birisi de oranın kendi enerjisini üretebilen bir yapıya kavuştuğu gibi, bir taraftan da oraya yağmış olan ne kadar su varsa onların bir yerde toplanması, arıtıldıktan sonra kullanım suyu olarak dışarıda kullanılabileceği bir ortama kavuşturulması hedeflenen bir projedir zaten. Uzun süredir arkadaşlarımızın bu konuda çalışmaları da devam ediyor ama yönetmeliğini de hazırlıyorlar, yakında çıkarırız onu.

Bir başka konu hava kirliliğiyle ilgili. Şu anda Bakanlık olarak tam 263 noktada hava kirliliğini ölçüyoruz. Tehlikeli gördüğümüz yerlerde kısa, orta, uzun vadeli projeler yapıyoruz. Hâliyle şehirde bulunan valilikler, belediyelerle ilgili yaptığımız çalışma neticesinde o şehre uygun olan eylem planlarını da kendilerine özellikle biz yönlendirerek veriyoruz, neler yapılacağı hususunu da biz anlatıyoruz. Bu kirlilikten nasıl kurtulunacağı hususunu çevre il müdürlüğümüzün de içerisinde bulunduğu bir komisyon marifetiyle devam ettiriyoruz. Ama şu anda, hamdolsun, kırmızı noktaya gelmiş olan bir yer yok. Eğer kırmızı noktaya gelen yer olursa zaten birinci tedbir olarak Enerji Bakanlığının doğal gazı da o ile götürmesi öncelikler arasında diyerek de yeniden onları da devreye sokuyoruz.

Son üç yılda Türkiye ortalamasında yaklaşık yüzde 20 bir iyileşme var. Bizim arkadaşlarımız, bürokratlar çalışmalarına 2019 yılında AB normlarının yakalanması üzerinde devam ediyorlar. İnşallah onu da başarırız diye düşünüyorum çünkü her yıl yaptığımız çalışmalardan verim alıyoruz, gittikçe de seviye aşağı doğru düşüyor.

Kentsel dönüşüm noktasında yeni yasaları hazırladık. Meclis, inşallah, uygun çalışma ortamına girdiğinde ben biraz önce kürsüde de izah etmeye çalıştığım kentsel dönüşüm yasalarının temel, ana ilkelerini ve orada olması gerekenleri tek tek izah ederek burada sizlerin de huzuruna getirmeye çalışacağım. Şimdiye kadar yapılan uygulamalarda birçok hatalar ve aksaklıklar var. Emin olun, şimdi izah etsem, burada herkes "Doğru söylüyorsunuz." der ama bu hatayı A partisi de yapıyor, B partisi de yapıyor, C partisi de yapıyor. Bu hatalardan ders alarak artık önümüze bakmamız lazım. Yani durduğu yerde yoğunluk artırarak iş yapmak kentsel dönüşüm değil bana göre. Kat yüksekliği vererek yarısı müteahhide, yarısı vatandaşa, kentsel dönüşüm değil bu. Vatandaşı yerinden çıkarıp bir yere götürmek, olduğu yeri, boşalttığı yeri de büyük iş merkezlerine satmak asla doğru bir hareket değil. Bütün bunların tek tek temel prensiplerini yazdık. Getirdiğim zaman da öyle tahmin ediyorum ki burada arkadaşlarımızın oy birliğiyle geçecek bir konu diye düşünüyorum. 2012'de çıktığında 52 ilde belediyelerin bize talebi üzerine tam 209 tane riskli alan ilan etmişiz, 639 bin bağımsız birim var burada. Riskli yapı olarak da yani alan değil, tek tek bina bazlı olarak da 524 bin adet bağımsız birim bize müracaat etmiş. Bu 524 bin bağımsız birimden 400 bini yıkılmış ama riskli alanlarda başarı oranı yüzde 11-12'lerde. Demek ki doğru olan "alan bazındaki kentsel dönüşüm" Türkiye'de tam iyi uygulanmıyor. O zaman, işte, bunun yasasını yapmak, teşviklerini vermek, vatandaşı buna özendirmek, alan bazlı dönüşüm yapmak esas. Alan bazlı dönüşüm yaptığımızda ortaya hem mahalle konsepti çıkacak hem sosyal donatı alanları düzgün bir şekilde verilmiş olacak. Özellikle İstanbul'da binayı yıkıp yeniden yapsak bile, yoğunluk vermesek bile bir şeyi çözmüyoruz ki; otoparkını çözmüyoruz, yeşil alanını çözmüyoruz, sosyal donatıyı koymuyoruz. İşte, bundan vazgeçeceğimiz temel prensiplerin hepsini kanun olarak hazırladım.

Seyit Bey gitti, o da sormuştu, Büyükşehir Belediyesi Yasası'yla ilgili Genel Başkan Yardımcılığım sırasında yaptığımız çalışmaları Seyit Bey'le de paylaşmıştım. Üzerinde mutabık kaldığımız metotları daha sonra İçişleri Bakanlığına teslim ettik, inşallah, önümüzdeki günlerde o da gelecek. Oralarda, kürsüde de Seyit Bey'in izah ettiği bir konu vardı, bağımsız ilçelerin...

BAŞKAN - Sayın Bakan, sürenin yarısı bitti ama siz devam ediyorsunuz.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Ben, müsaade ederseniz, Kalkınma Bakanımızın hakkını kullanıyorum.

BAŞKAN - Bilemem, siz bilirsiniz.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Soru gelmedi, Lütfi Bey'in anlattığı her şey anlaşıldığı için soru gelmemiş, onu ben kullanıyorum şimdi.

Evet, orada, özellikle bağımsız ilçelerde büyükşehrin zabıta göndermesi, itfaiye hizmetlerini vermesi veyahut da mezarlık hizmetlerini veriyor gibi olması hakikaten zor; bunların ilçelere bırakılması doğru. O konularda hep mutabıkız, inşallah, o da gelecek diye düşünüyorum ben.

CELAL DOĞAN (İstanbul) - İlçe hiç yapamaz Başkan, o hiç yapamaz. İlçe istimlak bile yapamaz, nereden yapacak?

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Mezarlık hizmetlerini verirler.

CELAL DOĞAN (İstanbul) - Hangi kaynakla yapacak?

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Sayın Bakanım, bu taslağı bir de Komisyon üyelerine gönderin de bir görsünler yani bu hazırladığınız taslağı, sonradan kavga etmeyelim.

CELAL DOĞAN (İstanbul) - Kaynağını verirsen yapar ama istimlak edemez, o imkânı bile yok.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Şimdi, burada imara açılan tarım alanlarının ne kadar bir alan olduğu soruluyor. Doğrusu, elimizde öyle bir veri yok, bu konuyu araştıralım ama en azından ben kendi namıma söylüyorum, görev yaptığım hiçbir yerde, belediyelerde veyahut da şu anda bakanlıklarda tarım alanlarından 1 milimetre bile imara açılmış... Benim böyle bir günahım yok; açılmasın diye de savaş veriyorum, kim getiriyorsa reddettirmek için elimden geleni de yapıyorum o konuda, hiç kimsenin endişesi olmasın. Eğer açılan bir alan varsa, isterseniz araştırıp ben size bildireyim Sayın Vekilim.

BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Silivri'de açılıyor Sayın Bakan.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Silivri'deki verilen yeri biraz önce değerli vekilimiz verdi bana, ben içeriden bilgi istedim. KİPTAŞ'ın yaptığı yeri söylüyorsunuz galiba...

BARIŞ YARKADAŞ (İstanbul) - Evet Sayın Bakan.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Büyükşehir Belediyesinden bana gelen bilgi şöyle ama araştırmadım, direkt gelen bilgiyi aktarıyorum ben size şimdi: 5.000'liklerde ve 1.000'liklerde kesinleşmiş olarak kentsel gelişim alanı olarak verilmiş. Kentsel gelişim alanı olarak bir planda işli alan varsa, doğrusu, o imara açılabilir alan demektir ama alt tarafın tarım alanı olacağıyla ilgili bir kayıt orada yok gözüküyor. Ben araştıracağım, eğer tarım alanıysa alt tarafı, gerçekten, o mücadeleyi hep beraber verelim. O konuda kimsenin endişesi olmasın.