GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 7'nci Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:41
Tarih:18.12.2017

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Sayın Başkan, söz hakkı istiyorum.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sayın Tüm, özür diliyoruz.

Şöyle diyelim: Sizinle bu konuda aynı fikirde değiliz. Bizi de sizinle aynı fikirle olmak için zorluyorsunuz. Biz bu konuda sizinle aynı fikirde değiliz.

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Sayın Tüm, lütfen.

MEHMET TÜM (Balıkesir) - Sayın Başkan, söz istiyorum.

BAŞKAN - Sayın Bakan sözlerini tamamlasın, vereceğim Sayın Tüm.

Buyurun Sayın Bakanım.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Teşekkür ediyorum.

Öncelikle, sayın vekilimizin "Sözleşmeli statüde görev yapan öğretmenlerin kendi çalıştığı bölgede kalması kaydıyla aile birliğini gerçekleştirecek misiniz?" diye bir talebi vardı. Bununla, sözleşmeli statüde görev yapan 96 öğretmenin aile birliği mazereti başvurusu alınmış ve 91 çiftin aile birliği sağlanmıştır.

Yine, bu sözlü sınav uygulamasına niçin geçildiğiyle ilgili soru vardı. Öğretmenlik, eğitimi doğrudan etkileyen, sosyal, kültürel, ekonomik, bilimsel ve teknolojik boyutlara sahip, alanında uzmanlık gerektiren, akademik çalışma ve mesleki formasyonla yoğrulmuş bir ihtisas mesleğidir. Bugünün toplumu dünün eğitim sistemi ve bu sistemde görev alan öğretmenlerin eseridir. Yarını şekillendirecek olan da şu anki eğitim sistemimiz ve bu sistemin en önemli aktörü olan öğretmenlerdir. Merkezî usulle test sistemine dayalı, bilişsel becerilerin değerlendirilmesini esas alan mevcut istihdam sistemi duysal ve psikomotor becerilerinin de gerekli olduğu öğretmenlik mesleği için yeterli değildir. Sözlü sınav yöntemiyle sadece bilgi düzeyi değil, öğretmen adayının tutum, davranış, duygu, ifade gücü, iletişim becerisi, ikna kabiliyeti, öğretmenlik mesleğini temsil becerisi de belirlenmektedir. Kaldı ki, Onuncu Kalkınma Planı'nda -onda da söyledim- "Doğuda ve güneydoğuda öğretmenlerin sirkülasyonu çok fazla, bunu ortadan kaldırın." deniyordu. İşte bunu ortadan kaldırmanın çözümü ya bu sistemi getirmek ya da Türkiye'nin mali gücü arttığında, millî geliri arttığında, bütçe geliri arttığında... O zaman diyeceksin ki: "Doğuda veya güneydoğuda çalışanlara ilave mali destek veriyorum kalmaları kaydıyla." O da, herkes kalır mı kalmaz mı, ayrı bir şey. Türkiye Cumhuriyeti'nin her köşesinde mutlaka biz eğitimde hem fırsat eşitliğini savunacağız hem de bazı yerleri öğretmensiz bırakacağız, bu doğru değildir. Hem fırsat eşitliğini eğitimde sağlayacağız hem de... Öğretmensiz bırakmak şudur: Kadrolu veya sözleşmeli, ikisinin de özlük hakları aynıdır ama ücretli öğretmene mahkûm ederseniz bu eğitimdeki kalite farkını gideremezsiniz; bu da o bölgeye yapılacak hizmet değil, en büyük kötülüktür.

Bir başka soru Sayın Torun'undu. Ordu ilindeki taşımalı eğitim yaklaşık 30 bin, bütün ödenekler gönderiliyor, Sayın Torun, hak edişlerin hiçbir tanesi beklemiyor. Bize bir hak ediş gelirse mutlaka göndeririz, bir bütçe sıkıntımız yok.

"Öğretmen ihtiyacı ne kadar Ordu'nun?" 421 öğretmen fazlamız var, 1.335 de öğretmen ihtiyacımız var. Bunu da belirteyim.

Sayın Erdem'in "Danıştaydan Bakanlığa gönderilen mahkeme kararlarını niçin uygulamıyorsunuz?" diye sorusu var. Uygulamamak takdire bile bağlı değil, mecbursun; hukuk devleti, hukukun üstünlüğü bunu gerektirir. Bize şu ana kadar bu konuda ulaşmış bir mahkeme kararı yoktur.

Başkanım, toleransınız için teşekkür ediyorum.

"Kürtçeyle ilgili öğretmen ataması..." Şu an 99 öğretmen görev yapmakta olup Kurmanci dilinde 94, Zazaki dilinde 14; toplam 108 öğretmen bu alanda öğretmenlik yapmaktadır.

İşte, "Sözleşmeli öğretmen niye getirdiniz?" Şanlıurfa'ya 17 bin öğretmen atamışız, 13 bin öğretmen bir yıl sonra ayrılmış. Van'a 11 bin öğretmen atamışız, 9 bin öğretmen bir yıl sonra ayrılmış. Oranın milletvekilleri de bilir. Şırnak'a 7.500 öğretmen atamışız, 6.800 öğretmen ayrılmış. Bu, sürdürülebilir değil. Bu görevlere siz de gelseniz siz de bizim yaptığımızı yaparsınız.

Son olarak da Sayın Vekilim, Alevi kardeşlerimle...

BAŞKAN - Sayın Bakanım, lütfen tamamlayınız.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Teşekkür ediyorum efendim.

Bu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesindeki kararın gereği olarak Dışişleri Bakanlığımız ve ilgili bakanlıklarla -Avrupa Birliği Bakanlığı da dâhil olmak üzere- bu karar doğrultusunda mutlaka gereğini yapmaya çalışıyoruz. Genelde -Alevi kardeşlerimizle de görüşme oldu- onlar din kültürü ve ahlak dersinin kaldırılmasını kesinlikle istemiyorlar.

MÜSLÜM DOĞAN (İzmir) - Seçmeli olsun.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Yok, o da ayrı bir şey, seçmeli, o da anayasal bir gereklilik. Anayasa çerçevesinde istedikleri husus şudur: "Bizi olduğumuz gibi, doğru bir şekilde tanıtın. Evlatlarımız bizi bilsin. Yan yana yaşıyoruz ama dini, inancı ne, bilmiyor; dili nedir bilmiyoruz. Dolayısıyla bunun yanlış olduğunu, bunun eksik olduğunu biliyoruz; bu eksikliği..."

KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Alevilerin evlatları zaten kendini iyi biliyor, onlar ahlaki değerlerini, kültür değerlerini iyi yaşıyorlar.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Ya, sistem bu değil ki, ben söyleyeceğim siz dinleyeceksiniz, siz söyleyeceksiniz ben dinleyeceğim.

BAŞKAN - Sayın Bakan, buyurun, Genel Kurula hitap edin.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Dolayısıyla da efendim, biz, inşallah, geçmişe kıyasla her alanda ister Kürt dilinin demokratikleşmesi ve eğitimde kullanılması ister Alevi toplumunun dediği gibi inancıyla ilgili temel çerçevenin çizilmesi konusunda... Benim birçok Alevi kardeşim "Dün yoktuk, dün inkâr ediliyorduk." diyorlar. Bugün var ama yetersiz. "Yetmez ama evet" diyoruz ya, işte, biz de "Varsa eksiklikleri beraberce tamamlayalım." diyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sonsuz teşekkür ediyorum Başkanım.

Cevap veremediklerim varsa onlara da yazılı cevap vereceğim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.

Sayın Bakan "Cevap veremediklerimi yazılı olarak bizzat bildireceğim." dedi, siz duymadınız, ben duydum buradan, Genel Kurulun kayıtlarına geçsin.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Bu arada Kırklareli Üniversitesinde hukuk fakültesinin olduğunu söyleyeyim. Hukuk fakültesi var ama yeterli öğretim üyesi bulamadığından öğrenci alamadı. Dolayısıyla ikisi farklı bir statü, onun da bilinmesini isterim.

Teşekkür ediyorum.