GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:44
Tarih:21.12.2017

MEHMET NECMETTİN AHRAZOĞLU (Hatay) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 12'nci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Televizyonları başında bizleri izleyen aziz milletimizi ve Gazi Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 12'nci maddeyle, hazine garantili imkân ve dış borcun ikraz limiti ile borç üstlenim taahhüt limiti ve borçlanmaya ilişkin işlemler düzenlenmektedir. Mali yıl içerisinde sağlanacak garantili imkân ve dış borcun ikrazı limiti bütçe kanunlarıyla hüküm altına alınarak limit tutarı 4,5 milyar dolar olarak hesaplanmıştır.

Değerli milletvekilleri, kamu-özel ortaklığı ve iş birliği modeliyle son dönemlerde gerçekleştirilen hastane, enerji, otoyol, köprü ve benzeri projelerle ilgili sözleşmelere dayalı olarak verilen, başta asgari ödeme olmak üzere diğer garantilerin devlet hazinesine ve bütçeye yükü konusunda ortaya çıkması olası riskler ve yüklerin gerçek boyutları bu bütçede hesaplanmamıştır. İlerideki yıllarda da bu konuda sorun yaşanacağı büyük bir ihtimaldir. Bu durumun ortaya çıkaracağı sonuç ise aziz milletimizin ödeyeceği vergilerin katbekat artacağıdır. Bu yatırımlara parti olarak karşı değiliz ancak sonucunun da iyi hesaplanması gerektiğini düşünmekteyiz.

Büyümeden bahsedilen bir ekonomide, hiç hak etmediği hâlde, gelir adaletsizliği ve vergi yükleri sonucu mevcut hâlini koruyamayacak, ancak devlet garantili borç alan ve maliyetin çok üzerinde kâr eden müteahhitlere milletimizin ödediği dolaylı ve dolaysız vergilerden pay verilecektir. Çiftçi, üretmesine rağmen zarar edecek; banka borçlarını ödeyemeyecek; çubuğunu, tarlasını, ekipmanını satacak; yeniden borçlanmanın yolunu arayacak ancak bankalar önünde bekletilecek. Esnaf, aldığı malı satsa da yeni mal temininde zorlanacak; vergi ödeyemez hâle gelip dükkânını, iş yerini kapatacak. Memur, refahından vazgeçtik, açlık sınırının altında hayat sürecek. Nihayetinde, aziz milletimizin gelecek nesilleri de borçlu kalarak hayatlarını sürdürecek, her yeni doğan çocuk dünyaya gözlerini borçlu olarak açacaktır. Bu gidiş, iyi bir gidiş değildir. Üretime yönelik, istihdam yaratan bir ekonomik modele geçmez isek "IMF'ye borç ödedik." diye övünülen bir ekonomiden reel sektörün de ranta dayalı bir yapılanmaya gitmesi kaçınılmaz olacaktır. Onun için, Hükûmetin bir an önce bu kırılgan ekonomide tedbir alarak kamu-özel sektör iş birliğiyle yapılacaksa da üretim ve istihdam yaratacak, katma değeri yüksek, AR-GE'ye dayalı programlara ağırlık vermesi gerekmektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biraz da seçim bölgem Hatay'dan bütçenin bu son günlerinde bir şeyler ifade etmek istiyorum. Hatay, Suriye'yle 277 kilometre sınırı bulunan, Suriye'deki iç karışıklıklardan en çok etkilenen, hatta ilçelerinden bir tanesinde, Reyhanlı'da kendi nüfusundan daha çok Suriyeli bulunan bir ildir. Yoğun tarımın yapıldığı Amik Ovası'nda yazın kuraklık, kışın ise sel baskınlarıyla verim alamayan çiftçilerin yaşadığı sorunlar ve Hatay genelindeki tüm çiftçilerin sulama için kullandığı elektrik enerjisi, üretim girdisi olarak kullanılan akaryakıt, tohum, zirai ilaçlar gibi diğer maliyetlerinin yüksek olması onları üretimden vazgeçmeye zorlamaktadır.

Ayrıca, on beş yıllık Hükûmetiniz döneminde, Menzelet Barajı'ndan beslenecek olan Tahtaköprü Barajı'nın bir an önce tamamlanması gerekmektedir. Her seçim döneminden ova çiftçisine vaatte bulunarak "Bu sene bitti, gelecek sene bitecek." dediğiniz... Çiftçi artık kesin bir tarih istemektedir. Hatay Sahil Yolu'nun, Belen-Şekere'den sonraki çevre yolu ile Arsuz-Samandağ-Çevlik bağlantısının bir an önce tamamlanması, Hatay Antakya'daki şehir stadyumunun arazisinin, bina yapmak yerine yeşil alan olarak bırakılarak 15 Temmuz Parkı'yla bütünleştirilmesi, ayrıca İskenderun Sakarya Mahallesi'ndeki ziraat bahçesinin Sağlık Bakanlığına devredildiği şeklindeki duyumlardan vazgeçilerek, hastanenin yapılacaksa Arsuz-Belen tarafında veya Payası, Dörtyol'u da içerisine alacak şekilde Denizciler-Akçay yönünde olması daha uygun olacaktır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET NECMETTİN AHRAZOĞLU (Devamla) - Sayın Başkan, bir dakika müsaade ederseniz selamlayayım.

BAŞKAN - Hiç vermedim, Sayın Ahrazoğlu bitirin, siz bitirin.

SERKAN TOPAL (Hatay) - Sayın Başkanım, Hatay'a ses verelim.

BAŞKAN - Hatay'a selam olsun.

Buyurun Sayın Ahrazoğlu.

MEHMET NECMETTİN AHRAZOĞLU (Devamla) - Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Son olarak ifade etmek istiyorum ki yerli otomobil projesiyle ilgili bölgeler arası gelişmişlik farkının kapatılması için de tarihî bir fırsat olacaktır. Yerli otomobil üretim yerinin tespitinde siyasi baskılardan uzak, objektif kriterler dikkate alınarak bir seçim yapılması uygun olacaktır. Hatay, bu konuda hazırdır; demir yolu, otoban yolları, limanı ve hava ulaşım ağıyla güçlü bir lojistik merkezi, kaliteli bir insan kaynağı mevcuttur. Kısaca, Hatay'da yerli otomobil üretimi için Hassa Organize Sanayi Bölgesi şu anda hazır bekletilmektedir.

Son olarak, Hatay'da düzenlenecek olan "Medeniyetler Bahçesi" temalı EXPO 2021'e, Antalya'da düzenlenen EXPO 2016'ya yapılan destek kadar Hükûmetin destek olmasını bekliyor, ülkenin tanıtımı ve Hatay için önem arz ettiğini belirtiyor, Gazi Meclisi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)