| Konu: | 10/10/2012 TARİH VE 6285 SAYI İLE UYUŞTURUCU BAŞTA OLMAK ÜZERE MADDE BAĞIMLILIĞI VE KAÇAKÇILIĞI SORUNLARININ ARAŞTIRILARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERİN BELİRLENMESİ AMACIYLA VERMİŞ OLDUĞU MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 9 KASIM 2012 CUMA GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE ÖN GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN ÖNERİSİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 19 |
| Tarih: | 09.11.2012 |
YILDIRAY SAPAN (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Milliyetçi Hareket Partisi grup önerisi lehine söz aldım. Bu vesileyle Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, uyuşturucu Türkiye'nin şimdiki ve gelecekteki en önemli sorunudur ve hatta o kadar büyük sorundur ki, bana göre terörden daha önceliklidir. Zira terörle mücadele edebilirsiniz, terörü ortadan kaldırmak için birtakım politikalar üretebilirsiniz, teröristi yok edebilirsiniz ama uyuşturucuyu yok etmek, uyuşturucu bağımlılarını eski hâline döndürmek o kadar kolay değil.
Bir uyuşturucu bağımlısının yoksunluktan ötürü nasıl acı çektiğini ve onu bulmak için, bulabilmek için neler yapabileceğini bir uyuşturucu bağımlısının ağzından şu ifadelerle anlayabiliriz: "Ben o maddeyi eğer hamile birinin karnında olduğunu bilirsem, biliyor isem onu kesip çıkartırım; işte o benim için o kadar değerlidir." Uyuşturucu böyle bir şey arkadaşlar ve değerli milletvekilimizin dediği gibi on bir yaş değildir, son günlerde uyuşturucu kullanım yaşı maalesef ve maalesef sekize inmiştir. Yani bugün itibarıyla uyuşturucu kullanım yaşı sekiz ile altmış beş yaş arasındadır.
"Sekiz yaş" dedim yanlış duymadınız; bunu bizatihi ben biliyorum, kendi bölgemden biliyorum. Bu konuya dikkat çekmek için bir süre önce, hatırlarsınız turizm bölgesi olan seçim bölgemde, Antalya'da uyuşturucunun ne kadar kolay elde edilebildiğine dair, ne kadar kolay satın alındığına dair ve kamuoyunun, Hükûmetin ve emniyetin dikkatini çekmek için o mahalleye girdim. Uyuşturucu satılan bölgeye girdim. Uyuşturucu satılan bölge, öyle sanıldığı gibi Antalya'nın en ücra köşelerinde falan değil. İstanbul'da da öyle bu, burada da öyle. Benim bölgemdeki uyuşturucu merkezi valiliğe yani şehrin merkezine tam tamına 2 kilometre yani yürüyerek varabilirsiniz, yürüyerek alabilirsiniz, çok rahat bir şekilde elde edebilirsiniz, elde edebilirler, kullanabilirler, satabilirler, alabilirler vesaire.
Uyuşturucu artık okulların çevresinde satılmaya başlandı arkadaşlar. İlköğretim okullarının çevresinde uyuşturucu şu sıralar satılıyor, şu sıralar? Bir veli geldi, bir baba geldi acılı, onu sizinle paylaşmak istiyorum izin verirseniz, dedi ki: "Oğlum 20 yaşında. Tam 12 yaşında uyuşturucuya başladı. Artık evde yeni bir şey bulunduramıyorum, ceketimi dahi asamıyorum, zira ceketimi alıp satıyor ve kendisine uyuşturucu temin ediyor." "Bu kadar vahim mi?" "Evet, bu kadar vahim." "Nerede burası?" "Şurada." Çok ciddi bir risk alarak oraya gittik ve bu olayları orada görüntüledik. İnanır mısınız daha oraya, sokağa daha girmeden etrafımı çevirdiler "Ne istiyorsun?" diye. Onlara göre bir de isimlendirmişler orayı. Bu da tutanaklara geçecek artık. 12, 13, 20, 25 yaşındaki çocuklar hemen çevreliyorlar sizi: "Ne istersin? Peynir mi, taş mı?" Eroin peynir oluyor, taş kokain oluyor ve çok cüzi miktarda bir ücretle pazarı artırmak adına, herkesin alabilmesi adına bu kadar pervasızca etrafta dolanarak satmaya kalkıştı. Ve ben, bunu aldım Meclise getirdim, hepiniz biliyorsunuz, kamuoyunun dikkatini çekmek için. Orada gördüğüm manzara şaşırtıcıydı. 80 yaşlarında birinden aldım kokaini, yaşlı bir bayan ve yine -o çevrede anlatılanlar, benim de gördüğüm- 8 yaşında, evet, 8 yaşında minik eller eroin paketliyor arkadaşlar. Buna bir dur demek lazım. 8 yaşında eroin paketlemekten bağımlı hâle geliyor. Bir değil iki değil? Kanunlar caydırıcı değil, mevcut yasalar caydırıcı değil, en yükseği on yıl, o da üçte 2'sini şimdiki yasalarla yatıyorsunuz ve çıkıyorsunuz. Bağımlı hâle gelenler muhtemelen tedavi olmadan gidiyorlar çünkü doğru dürüst bir tedavi merkezi yok, olsa da birtakım nedenlerden dolayı tedavi olmaktan vazgeçiyor ve yine eski dünyasına dönüyor.
Boşanmalar uyuşturucu kullanmayı arttırıyor. Sosyal yaşamdaki sıkıntılar; işsizlik, parasızlık, yoksulluk, bu belayı insanların başından uzaklaştırmaktan alıkoyuyor maalesef, sosyal yaşantıdaki sıkıntılar.
Birleşmiş Milletler raporlarına göre, arkadaşlar, 180 milyon insan dünyada şu anda uyuşturucu kullanıyor. Türkiye'de de durum hiç de iç açıcı değil. 2004 yılında uyuşturucuya bağlı ceza alan, arkadaşlar, şu anda, sayısı 25 bini bulmuş durumda. Bu ne demek? Aşağı yukarı 5 katı bir artış demek. Şimdi, Türkiye'de ne kadar uyuşturucu kullanıldığını, kullanan insan sayısını bilemeyiz ama şu anda cezaevinde 25.400 kişi uyuşturucu kullanmak, satmak vesaireden dolayı ceza alan arkadaşların aşağı yukarı sayısı bize ne kadar uyuşturucu kullanan kişi sayısını verebilir.
Değerli arkadaşlar, tabii, sadece bu değil çarpıcı olan. Türkiye'de uyuşturucuya bağlı ölümler teröre bağlı ölümlerden daha fazla. Bir örnek vereyim. 2007 yılında uyuşturucudan ölen kişi sayısı 153, terörden ölenler 146 kişi. 2009'da bu sayı, uyuşturucu kullananlardan ölen sayısı 153, terörden ölenler, şehit olanlar 80 kişi. 2010'da da 150 kişi uyuşturucudan ölmüş, 106 kişi de terörden. Dolayısıyla uyuşturucu terörden daha önceliklidir kanımca.
Değerli arkadaşlar, İstanbul'da bu ölüm 77'yle 1'inci sırada; Antalya'da -benim bölgem- 2'nci sırada, 18 kişi; Antep'te 9, Adana'da 8. Bu iller de uyuşturucu kullanımı olarak en fazla uyuşturucu kullanan iller arasında ilk dörde giriyor. Kaynak da Emniyet Genel Müdürlüğü.
Peki, buna bağlı olarak cezalarımız nasıl? Cezalarımız hiç de caydırıcı değil arkadaşlar. Bununla ilgili bir yasa teklifi verdim. Umarım, bu yasa teklifi Hükûmet tarafından, komisyon tarafından kabul edilir. Caydırıcılık için özellikle hapis cezalarının artırılması zorunlu hâle gelmiştir. Uyuşturucunun temini, özellikle yaşı küçük çocuklara satılması, yaşı küçük çocuklara uyuşturucu sattırılması ve tedavi ve sosyal yardımların niteliği gibi konularda da yeni düzenlemeler yapılması şarttır arkadaşlar.
Değerli arkadaşlar, bir örnek daha vereceğim kendi bölgemden. Uyuşturucuyla ilgili Zeytinköy'de şu anda, hemen gün itibarıyla dönen para 5 trilyon liradır. Bu 5 trilyon sadece alım satımla ilgili değildir arkadaşlar. Bu parayı cazip gören, raydan çıkan insanlar da vardır. Bu bakımdan da bu konuyu da dikkatlerinize sunmak istiyorum. En kısa zamanda, inşallah, bu Meclis uyuşturucuyla ilgili yeni düzenlemeler yapacaktır.
Bu vesileyle hepinize sevgiler, saygılar sunuyorum. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.