| Konu: | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı Tümü münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 22.12.2017 |
MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
VEDAT DEMİRÖZ (Bitlis) - Senden korktular, ne yaptın ya?
MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Devamla) - Sayın Başkanım, bir uğultu var herhâlde, salonu terk ediyorlar. Süremizi baştan alırsanız.
MUSA ÇAM (İzmir) - Baştan alın efendim, baştan alın.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sizinle ilgisi yok. Başbakan da bizi dinlemedi de.
BAŞKAN - Tabii, baştan başlatırız efendim.
MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
2018 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın tümü üzerindeki görüşmelerin ülkemize, milletimize, ekonomimize hayırlar getirmesini Allah'tan temenni ediyorum.
Genel Kuruldaki aralıksız, on iki günlük mesainin sonuna geliyoruz artık. İnşallah birazdan kanunun tümünü oylayıp milletimizin hizmetine sunacağız. 2018 Bütçe Tasarısı'nın hazırlanmasında emeği geçen başta Maliye Bakanımıza, Maliye Bakanlığı bürokratlarına, özellikle Komisyon çalışmalarında eleştirileriyle, katkılarıyla Bütçe Tasarısı'nın şekillenmesine katkı koyan Plan ve Bütçe Komisyon üyelerimize, tüm bakanlarımıza, milletvekillerimize teşekkür ederek sözlerime başlamak istiyorum.
Öncelikle, AK PARTİ iktidarının en büyük başarılarından birisi, milletimizin kendisine ve ülkesine olan güvenini yeniden tesis etmesidir. Devletimizle milletimiz arasına örülen duvarları yıkması, büyük bir sosyal restorasyon dönemini başlatmış olmasıdır.
Bütçenin bu son gününde rakamlara çok girmeyeceğim ancak bilhassa bu yıl 3'üncü çeyrek büyümemiz yüzde 11'i aştı. Bu yüksek rakamlar, Türkiye'nin alışık olmadığı rakamlar değil, AK PARTİ hükûmetleri süresince oluşan bu rakamlar, istikrarlı şekilde ileride de belirmeye devam edecek.
Benim burada altını çizmek istediğim önemli bir nokta var. Gelişmekte olan bir ülke olmamız münasebetiyle, işsizlik oranlarımız yüzde 2, yüzde 3 seviyelerine inene dek yani gelişmiş ülke parametrelerine yetişene dek, yüksek büyüme oranlarımızı aynı hızla sürdürmek zorundayız. Global yıllık büyüme oranlarının yüzde 3 oranlarında oluşması, büyük oranda gelişmiş ülkelerin büyüme oranlarından kaynaklanır, bizim de bir zorunluluk olarak her daim bu rakamın yani ortalamanın üzerinde büyümemiz şarttır çünkü bizim bir vizyonumuz, 2023 hedeflerimiz var. Tüm dünya karşımızda olsa da, etrafımız çepeçevre kaynar kazan da olsa, biz, ekonomik istikrarı, huzuru ve emniyeti tesis etmeye devam edeceğiz. Bunun için de sağlam bir kamusal yönetim gereklidir ve onun koşulu da sağlam bir bütçedir ki biz, bunu, Genel Kurulumuzdan inşallah bugün geçiriyoruz.
Değerli milletvekillerimiz, malumunuz, bütçeler siyasi metinlerdir. Ülkelerin, iktidarların yarınlara bakışlarını, hedeflerini bütçeye bakarak anlamak mümkündür. Bakınız, bu bütçe, en çok kaynağı eğitime aktararak "Ben eğitimi merkeze alacağım." diyor. Bütçemiz yatırımlara ayırdığı kaynağı artırarak "Bu ülke büyüyecek; kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın istihdam üretecek." diyor.
Bütçe meselesi, bu ülkenin tarihinde öz güven inşası anlamında çok hayati bir yer tutuyor. Bizim aziz milletimiz, son iki yüz yılda kendi bütçesinde söz sahibi olmadığı günleri yaşadı. Osmanlının Düyun-ı Umumiyeyle yaşadığı acı tecrübeyi bu millete AK PARTİ iktidarı öncesi IMF'yle yaşattılar. Allah, bu millete dışarıdan gelecek reçetelere bel bağlanan, kimsenin yarına umutla bakmadığı, bakamadığı o günleri bir daha yaşatmasın. Allah, seçilmişlerin değil, IMF memurlarının yönettiği bir çaresizlikle bu milleti bir daha imtihan etmesin.
Biliyorsunuz ki Sayın Cumhurbaşkanımızın her fırsatta faiz oranlarının yüksek olduğunu, faiz sisteminin ekonominin çarklarına verdiği zararı dile getirmesi önemli bir husustur. Faiz, üretimin, ticaretin, istihdamın, AR-GE'nin, kalkınmanın önündeki en büyük engeldir. Oyunun kuralları ne yazık ki global ekonomik sistemde faiz üzerine kuruludur ancak güç, bugün, bu sistemin kurucularının elinde. Elbette, bizim de, Hükümetimizin de buna karşı planları, programları vardır. Evet, faizsiz sistemle çalışan, ticareti odağa alan bankacılık sistemi Türkiye'de hiç olmadığı kadar hızlı yükseliyor. Hatırlatırım, kamu bankalarımız bu yolda tecrübelerini iyi kullanıyorlar. Yol haritamız hazır. Hiçbir düzen ebediyen sürmez. Biz, her fırsatta, faiz düzeninin sakıncalarını, paranın üzerindeki hâkimiyetini, alışverişi yani ticareti tökezlediğini, sanal hareketlenmelerle para birimlerini itibarsızlaştırdığını, toplumları suni fakirleşmeye yönelttiğini, zorladığını, üretim yerine tembelliği teşvik ettiğini dile getireceğiz.
Değerli milletvekilleri, paranın, insan gücünün, teknolojinin küreselleştiği anlayışıyla ekonominin on yıllardır global olarak krizlere sürüklendiği, kontrol edildiği dönemlerden geçtik. Artık bu sistemin yürümeyeceği çok açıktır. Tüm dünyada ekonomi politikalarıyla, parasıyla, insan kaynağıyla içine kapandığı bir süreç ister istemez yaşanmaktadır. Bizim de millî sistemimiz, millî ekonomik sistemimiz kapsamında paramızı, insan gücümüzü, kalkınmamızı millîleştireceğimiz, iktisadi bağımsızlığımızı sağlayacağımız 2023 hedeflerimiz, 2053 ve 2071 vizyonlarımız var. Bu anlamda, cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle ülkemizin kaderinin nasıl da değişeceğini, prangalarından kurtulup millî hedeflere nasıl da odaklanabileceğini göreceğiz inşallah. İşte gözümüzün önünde Suudi Arabistan, işte diğer zavallı emirlikler; baştan ayağa Amerika'ya bağlanmış, kendi parasını dahi yönetemeyen mahkûm birer ekonomi. Parası cebinde bile değil, ülkece maaşa bağlanmış, parasıyla alabildiği tek şey silah. Bu oyuna gelmemek için millî ekonomiyi hayata geçiriyoruz. Bütün anahtarı da, dediğim gibi, cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin hayata geçmesiyle mümkün olacak inşallah.
İktisadi bağımsızlık süreci, Türk lirasından 6 sıfır atılarak başlanan ekonomik reform sürecinin devamıdır. Bilindiği üzere, dünyada Amerikan doları küresel para birimi gibi dolaşımda. Çok öncesinde Amerikan Merkez Bankasında doların karşılığı altın olarak yer almaktaydı ama bugün kâğıt olarak bile bir değeri söz konusu değil.
Şunu ifade etmek isterim: Para ve iktisadi sistemlerde bağımlıysanız işiniz yaş ancak kimsenin dışarıdan müdahale edemeyeceği, değersizleştiremeyeceği para ve iktisadi sisteme sahipseniz durum farklı. Kısacası, millî ekonomi süreci iktisadi bağımsızlığımızı tesis etme yolunu açacaktır.
Bugün, Türkiye öz güvenle, istikrarla yoluna devam ediyor. Günlük, geçici siyasi krizlerden, jeopolitik gerginliklerden, yapay gündemlerden etkilenmeden ülkemizi yarınlara taşıyoruz. Darbe girişimini kahramanca savuşturmuş milletimizle el ele, yarınların Türkiye'sini daha güçlü bir şekilde, titizlikle hazırlanmış bir bütçeyle oylayacağız. Bizler, bugün, dünya siyasetinde bütçesinin toplamından çok daha derin bir etki oluşturabiliyorsak, burada hiç kuşkusuz, medeniyetimize yaslanan siyaset ahlakımız vardır. İşte bu siyasal ahlak, bu bütçenin merkezine insanı koyarak daha adil bir yaşam vadediyor. Eğitime, sağlığa kolayca erişebilirlik, her türlü kamu hizmetinde yüksek kalite vadediyor. Bizim hedefimiz, çağa ayak uyduran, geleceği okuyabilen, bilgi toplumuna dönüşmüş, katma değer zincirinde yukarı çıkmış, rekabet gücü yüksek güçlü Türkiye.
Değerli milletvekilleri, dün Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda Kudüs'le ilgili tarihî bir karar alındı. Kabadayılığa meydan okuyarak ABD'nin Kudüs'le ilgili kararının karşısında durdu hem de ezici bir çoğunlukla. Çok uzunca zamandır işlevsizleşmiş, sessiz kalmayı tarafsızlık addeden siyasetsizliğe gömülmüş uluslararası kuruluşlar, Kudüs meselesinde nihayet net tavır aldılar. Önce İslam İşbirliği Teşkilatı, sonra Birleşmiş Milletlerde alınan bu kararlarda ülkemizin oynadığı tarihî rol son derece önemlidir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde dünyanın vicdanı olmak, haksızlığa karşı yüksek sesle itiraz edebilmek de bu ülkeye ve bizim insanımıza yakışır. Kudüs meselesinde ülkemizin aldığı inisiyatif, birkaç basit cümleyle geçiştirilebilecek kadar hafif bir mesele değildir, toptan bir sistem itirazını da içinde barındıran bir net duruş, yeni bir siyaset, dil inşasıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Devamla) - Teşekkür etmek için Sayın Başkan.
BAŞKAN - Lütfen bağlayın efendim.
Bir dakika ekliyoruz.
MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, bütçe görüşmeleri neticesinde Türkiye'nin büyüme öngörülerine ayak uydurabilecek, kamu yatırımlarını destekleyebilen, oldukça sağlam, güçlü ve nitelikli bir bütçeyi yasalaştıracağız inşallah.
Bu vesileyle 2018 yılı bütçesinin hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Erdinç.