| Konu: | Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 59 |
| Tarih: | 14.02.2018 |
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Değerli Başkanım, size ve soru tevcih eden bütün değerli milletvekillerine teşekkür ediyorum.
Tabii, Hükûmetin bir üyesi olarak, Başbakan Yardımcısı olarak bu sorulara gücüm yettiğince cevap vereceğim ama şunu da söylemeden geçemeyeceğim: Görüşeceğimiz kanunla alakalı hiçbir soru yok, genellikle sorular çalışmadığım yerlerden çıktı yani.
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Bizimki sizinle alakalı Sayın Bakanım. Araç muayene istasyonu, yatırım...
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Değerli milletvekilleri, şunu özellikle ifade edeyim: İlk soruyu soran milletvekilimiz "Eğitimde FETÖ'nün yerini 'değerler eğitimi' altında başka cemaatler ya da tarikatlar alacaktır, alabilir." diye bir endişesini dile getirdi. Millî Eğitim Bakanlığımızın belli protokollerle gençlerimizin gelişimlerini sağlamak, tabii ki bu arada değerler eğitimiyle alakalı gelişimlerini de sağlamak üzere yaptığı çalışmalar, bu arada belli sivil toplum örgütleriyle yaptığı protokoller tamamen legal yani kanuni olan dernek ve vakıflarla yapılmaktadır. Türkiye'deki mevcut kanunlara göre kurulmuş, amaçları kuruluş mevzuatında belirtilmiş olan sivil toplum örgütleri var yani kuruluşları da mevzuata göre, amaçları da mevzuata göre belirtilmiş olan sivil toplum örgütleri. Kanaatimce Millî Eğitim Bakanlığımızın bu çeşitten sivil toplum örgütleriyle iş birliği yapması kadar tabii bir şey olamaz. Bu iş birliklerinin artması lazım. Bütün gelişmiş toplumlarda, demokratik toplumlarda sivil toplum örgütleriyle ilişkinin artırılması esastır, geliştirilmesi esastır.
Sayın Tanal'ın sabırla 3 kere sorduğu...
3 kere mi sordunuz Sayın Tanal?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - 3 sefer oldu Sayın Bakan.
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - 3 sefer sorduğu soruyla alakalı şu anda bende bir malumat yok ama bu malumatı Diyanet İşleri Başkanlığımıza, ilgili Başbakan Yardımcımıza ileteceğim. Öyle inanıyorum ki Sayın Tanal'ın verdiği açıklamalarla değerlendirilip mesele bir çözüme kavuşturulacaktır.
Türk Tabipleri Birliğinin Afrin'le alakalı ifadeleri, aslında, gerçekten bütün toplumu yaralamıştır, bunu kabul etmek lazım. Daha önce bu, bana başka yerlerde de soruldu. Şunu açıkça ifade edeyim: Türk Tabipleri Birliği, bütün Türk tabiplerinin, sağlık çalışanlarının ve milletinin hislerine tercüman olmalıdır, bir ideolojik saplantı içinde konuşmamalıdır ve davranmamalıdır. Bu, benim şahsi kanaatimdir ve davranışlarının yanlış olduğuna da inanıyorum. Ben de bir hekimim, bu davranışın yanlış olduğunu da ifade ettim. Ama, bunun ötesinde, yargı tarafından yapılan işlemler elbette yargıya ait işlemlerdir.
Açığa alınmış bir doktordan bahsettiniz. Bununla alakalı hususta da takdir edersiniz ki bende şu anda bir malumat yok. İdari soruşturmanın sebebine ve o idari soruşturmanın sonuçlarına bakmak lazım.
Şunu ifade etmek gerekiyor: Şimdi, Türkiye'deki meslek örgütleri ve meslek örgütlerine ait odalarla alakalı olarak, yine kanaatimce, son derece demokratik olmayan bir sistem geçerli. Dikkat ederseniz şu anda Mecliste 4 partiyiz, yüzde 10 barajı olmasına rağmen 4 partiyiz ve 4 farklı ses Mecliste çıkabiliyor. Oysa sivil toplum örgütlerinin kuruluş kanunlarında çoğunluğu elde eden bir grup ya da görüş sahibi, o meslek örgütüne mensup bütün insanları temsil etmiş gibi tek bir listeyle seçiliyor. Bunun behemehâl değiştirilmesi gerekir. Bu, son derece antidemokratik bir tutum. Yani şu anlama geliyor: Bulunduğunuz şehirde en yüksek oyu alan parti bütün milletvekillerini alır, götürür. Bu, malum, 1950'de ilk defa demokrasiye geçildiğinde böyleydi. Bunun mahzurları ortaya çıktı, Anayasa değiştirildi. Dolayısıyla...
MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Sayın Bakan, bütün dünyada böyle.
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Bakın, ben demokratik bir gereklilikten bahsediyorum. Sivil toplum örgütleri, kendilerini temsil ettikleri meslek mensuplarının çoğulcu karakterine uygun şekilde yapılandırılmalıdır. Bunun için de Meclisimiz gerekli kanunları kanaatimce yapmalıdır.
Adana'da vize bürosu olmadığıyla ilgili Sayın Türkmen bir malumat verdiler, bunu da ilgili bakanlığa ileteceğim.
Sayın Balbay'ın Sayın Enis Berberoğlu'yla ilgili bahsettiği husus, takdir edersiniz ki tamamen yargıyla alakalı bir husustur. Bu yanlışı zaman zaman bu Mecliste sürekli görüyorum doğrusu. Bazı arkadaşlarımız konuşmalarında, yargının tasarruflarını Hükûmetin tasarrufları gibi yansıtmaya çalışıyor. Aslında arkadaşlarımız yargı tasarruflarının Hükûmet tasarrufuyla hiçbir ilgisi olmadığını pekâlâ bilirler ama belki de böyle bir algı oluşturulmaya çalışılıyor kamuoyunda çünkü burada vatandaşlarımız bizi dinliyorlar.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Yargıya talimat verildiği için Sayın Bakan. Yargı saraydan aldığı talimatla çalışıyor.
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Yani "Yargı şu kadar yılla yargılamaya başladı, sonra bu kadar yılla yargılama hususunda bir karar verdi. Bunun için bir tutukluluk yaptı ya da yapmadı..." Bu yargının bileceği bir iştir. Buna ne yüce Meclisin üyeleri siz sayın milletvekilleri ne de icranın üyeleri olan biz bakanlar ya da başbakanlar, cumhurbaşkanları karışabilir. Yani bu hususta...
MUSTAFA ALİ BALBAY (İzmir) - Hiç fikriniz yok mu Sayın Bakan? Bu Meclisin bir üyesi, hiç fikriniz yok mu?
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Hayır, müsaade edin. Yani Meclisin bir üyesiyle alakalı Mecliste tabii ki konuşabiliriz, tabii ki fikrimizi söyleyebiliriz, tabii ki onun yargılanmasıyla ilgili, tutukluluğuyla ilgili fikir serdedebiliriz ama bunun Hükûmetle alakası varmış gibi konuşursak bu yanlış olur. Hükûmet buna ne yapsın yani? Türkiye'de yargı bağımsızdır.
MUSTAFA ALİ BALBAY (İzmir) - Bu durumlarda hep tahliye çıkıyor.
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Hayır, bunu biliyoruz ama yargının bağımsızlığını bilmemiz lazım.
BAŞKAN - Sayın Balbay, lütfen...
MUSTAFA ALİ BALBAY (İzmir) - Başka bir şey söylemiyoruz biz burada. Sanki bilmiyormuşsunuz gibi konuşuyorsunuz.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Yargı bağımsız değil ki! Adalet Şûrası bile Beştepe'de yapılıyor, nasıl bağımsız yargı?
BAŞKAN - Sayın Balbay, karşılıklı konuşmayın. Siz soru sordunuz, Sayın Bakan cevap veriyor. Lütfen...
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Emeklilerimizle ilgili olarak... Şu andaki mevcut kanunlar biliyorsunuz, bir vatandaşımızın emekliliğiyle ilgili olarak yıl ve gün şartı, ayrıca yaş şartı aramaktadır. Aslında Türkiye'de geçmişte yapılan kanunların ve uygulamaların çok genç emeklilikler oluşturduğunu biliyoruz ve bunu açık yüreklilikle konuşmak lazım. Dünyada çalışanına kıyasla emekli sayısı bizdeki kadar yüksek ülke arasanız bulamazsınız. Aslında çok genç yaşta emeklilikler tabii olarak çalışanların sırtından ödenmektedir. Dolayısıyla bugünkü kanunlar muvacehesinde bu 3 şartı sağlayan yani yıl şartını, gün şartını ve yaş şartını sağlayan değerli vatandaşlarımız emekli olmaktadırlar ve bunun da ben doğru bir uygulama olduğu kanaatindeyim.
Adana-Ceyhan otoyolunun ücretsiz, Tarsus-Mersin otoyolunun ücretli olduğunu değerli milletvekilimiz ifade ettiler. Bunu da ben ilgili bakanımıza ileteceğim. Değerli milletvekilimiz her ne kadar bir önceki sorusuna ya da talebine "Tarsus'ta araç muayene istasyonuna ihtiyaç yok." cevabını yazılı olarak ilgili bakanlıktan, kurumdan almışsa da bu meseleyi de ilgili bakanımıza ileteceğim.
Sorularınız için çok teşekkür ederim.
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Bakan.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sağlık Bakanlığındaki atamaları sorduk Sayın Bakan.
BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Sağlık Bakanlığıyla ilgili de bir soru sordular. Doğrusu, tabii, şu anda ben Sağlık Bakanı değilim, bunu Sağlık Bakanımızla ve Maliye Bakanımızla görüşmemiz lazım. Ama bu sene birçok alanda olduğu gibi sağlık alanında da yeni atamalar yapılacak ve biliyorsunuz, Hükûmetimiz, memur atamaları konusunda belli alanlara öncelik vermektedir; bunların başında sağlık personelimiz, millî eğitim personelimiz ve güvenlik personelimiz gelmektedir.
Çok teşekkür ederim.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan.