| Konu: | Afrin'deki mücadelenin dinler arası, kimlikler arası, etnisite temelli olmadığına, terörle mücadele edildiğine ve bunu Türk-Kürt meselesi hâline getirmenin bu ülkeye yapılacak en büyük kötülük olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 63 |
| Tarih: | 22.02.2018 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Afrin'de bizim yaptığımız mücadele, dinler arası, kimlikler arası, etnisite temelli bir mücadele değildir. Türkiye, Afrin'de terörle mücadele yapıyor. Bunu bir defa görmemiz lazım, bu çok nettir. Yani Türkiye'de Türk'ü, Kürt'ü hepimiz kardeşiz ve biz hep şunu söylüyoruz: Hepimiz Türk milletinin şerefli birer üyesiyiz burada. Ha, teröre destek verenler, onlar ayrı; kendilerini terörist olarak görenler ve bu ülkeyi bölmeye çalışanların pozisyonu elbette ayrı olacaktır.
Suriye'den 3,5 milyon göçmen geldi Türkiye'ye ve kapılarımızı açtık, ekmeğimizi paylaşıyoruz. Bunların hangisine biz Arap mı, Kürt mü, Türk mü diye baktık? Böyle bir şey olabilir mi? Buradaki mücadeleyi, bu terörle yapılan mücadeleyi bir Türk-Kürt meselesi hâline getirmek, bu ülkeye, bu coğrafyaya yapılacak en büyük kötülüktür, ihanettir. Bir defa bunu çok net olarak koymak lazım.
MEHMET EMİN ADIYAMAN (Iğdır) - Siyasal iktidar bunu yapıyor.
ERHAN USTA (Samsun) - Ha "Oradan bize bir taş mı atıldı?" Oradan taş filan değil -işte elimdeki rakamlar, belki daha yüksek- Kilis'e 60 tane, Hatay'a 33 defa roket atılmış bu ülkeye.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Bir araştırılsın, nereden atılmış!
ERHAN USTA (Samsun) - 7 tane ölü, 118 tane yaralı. Uykuda evlatlarımızı kaybediyoruz, hiçbir şey yokmuş gibi... Oradan Türkiye'ye bir terör geliyor sürekli olarak, Türkiye'nin millî bekasına yönelik bir saldırı var. Bunun karşısında yapılan mücadeleyi Türk-Kürt meselesi hâline getirmek ihanetten başka bir şey değil.
Teşekkür ederim.