GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:72
Tarih:15.03.2018

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; evet, şeker fabrikaları... Zaten madde de bu, şeker fabrikalarının kotalarıyla ilgili bir madde ve madde üzerinde konuşmaya çalışacağım.

Bu arada, AKP'nin de bir önergesi var. NBŞ kotalarını yüzde 10'dan A şekerin kotasının yüzde 10'unun yüzde 5'e düşürülmesiyle ilgili bir önergesi var. Önerge doğru ama oran yanlış bana göre çünkü Avrupa'da, Avrupa Birliği ülkelerinde NBŞ kullanılma oranı yüzde 2,6 ve çok büyük bir denetim var burada ve siz burada getirerek bunu yüzde 5'e indiriyorsunuz. Bunun daha da aşağıya inmesi gerekiyor aslında NBŞ'ler için nişasta bazlı şeker kotaları için.

Arkadaşlar, başka bir tehlike var, bunun boyutunu size anlatmak istiyorum: NBŞ üretimi yapan fabrikaların... 5 tane fabrika var, 4 tane şirket var. Bu 5 fabrika 4 şirketin 990 bin ton üretim kapasitesi var. Bunun yüzde 70'i "Cargill" denen şirkete ait. Bakın, endüstrideki çalışan arkadaşlar, fabrikadaki işletmeyi bilen arkadaşlar bir fabrikanın üç yıl, beş yıl, dört yıl, on yıl yüzde 30 kapasiteyle çalışmasının mümkün olmadığını bilirler. Hiçbir teşebbüs, hiçbir şirket yüzde 30 kapasiteyle çalışan bir fabrikayı çalıştırmaz. Peki, ne yapıyorlar? Ne demek istiyorum?

Bakın şimdi, yıllar itibarıyla NBŞ'ye ayırmış olduğunuz kota, Bakanlar Kurulu kararıyla hep yüzde 50 artırıldı. O 990 bin ton kotaya karşılık, örneğin, 2004-2005 yılında 360 bin ton yani yüzde 50 artırmışsınız. Yine, 2005'te, 2006'da, 2007'de, 2008'de, 2009'da, 2010'da yüzde 50 artırmışsınız. Son yıllarda 35, 38 düşürerek en son bu yıl 265 bin ton olarak öngörmüşsünüz.

Şimdi, bir tarafta kapasite 990 bin ton, özel sektörün nişasta bazlı kotaya tabi -kotaya tabi olmayan 300 ton da var ayrıca, onu söylemiyorum- üretim yapan fabrikaların 990 bin ton ve 265 bin tonla çalışıyor bu 5 fabrika. Bu, mümkün değil arkadaşlar. İşletmecinin bu fabrikalara kilidi vurması gerekiyor. Peki, ne oluyor?

Bakın, eğer bizim mısır üretimimize bakarsanız, ithal ettiğimiz mısır tonajına bakarsanız son yıllarda Türkiye'de nüfus artmasına rağmen nüfusa oranla üretimi artan tek bitki mısır ve büyük çaplı da ithal ediyoruz mısırı. Üretim yapıyorlar bunlar, kapasitelerinin tamamını üretiyorlar ve Türkiye piyasasına 990 bin ton değilse de 900 bin ton NBŞ'yi sokuyorlar ve satıyorlar Türkiye'de. Bu çok büyük bir tehlike. Evet, bunun sağlık açısından tehlikeleri hakkında sizin grubunuzda bulunan milletvekili arkadaşlarım, doktor arkadaşlarım da aynı şeyleri söylüyorlar. Şeker fabrikaları satılmamalı, nişasta bazlı şeker üretimi artırılmamalı Türkiye'de, hatta daha da kısıtlanmalı. Evet, yüzde 5'e düşürmek bir başlangıç olabilir. Bana göre düşmeli, hatta bu kapasiteler çok iyi kontrol edilmeli.

Bir başka tehlike daha var Türkiye'de arkadaşlar, bu da yetmiyor, bakın, bu da yetmiyor. "Yüksek yoğunluklu tatlandırıcılar." diye bir olay var. Hiç duydunuz mu? 1 kilogram şekere karşı -rakamı yanlış söylemek istemiyorum, bulabilirsem rakamı- bilmem kaç kilogramlık, kaç tonluk şeker üretimine bedel bu ve bunlar ithal ediliyor son yıllarda. Bunların ithalatı 2006 yılında yüzde 6 iken yüzde 12'ye çıkmış, tamamen kimyasal. Gıdada kullanılıyor, çikolata sektöründe kullanılıyor, içecek sektöründe kullanılıyor ve nişasta bazlıdan daha tehlikeli.

Onun için, şunu yapmamız gerekiyor: Avrupa'nın standartlarına getirmemiz gerekiyor. Bir defa, önergeyle 5'e çektiniz ama bu kotayı, 2,5 bana göre yeterli. Hatta kapatabiliyorsak, başarabiliyorsak, üretimini durdurabiliyorsak durduralım arkadaşlar bunu çünkü bizim çocuklarımız zehirlenecek, bizim geleceğimiz zehirlenecek. Büyük bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Onun için de kotalar düzenlenirken, Bakanlar Kurulu bu yetkiyi kullanırken bin defa düşünmesi gerekiyor, on bin defa düşünmesi gerekiyor. Hep artırmışlar arkadaşlar. Yazık bu ülkeye, hep artırmışlar. Madem bu kadar önemliydi, on altı senedir sürekli artırılan bir kotayı bugün niye düşürüyorsunuz? Düşürülmeli mi? Bunu savunuyorum, daha aza, aşağı çekilmeli ve sizden ricam, bir kez daha bu önergenizi gözden geçirin ve 2,5'a düşürelim. Hiçbir şey olmaz, bütün Türkiye sizi alkışlar arkadaşlar. Bunu 2,5'a düşürün, ben de dâhil olmak üzere bütün Türkiye sizi alkışlar. Hiç olmazsa Türkiye'nin geleceğini, çocuklarımızın geleceğini kurtarmış oluruz.

İkinci önerim de çok önemli. Lütfen, bu fabrikaları kontrol edin, denetleyin, illegal şekilde üretim yapmasına engel olun.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HAYDAR AKAR (Devamla) - O 990 bin tonluk üretimi piyasaya sunmasınlar, arz etmesinler. (CHP sıralarından alkışlar)