GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: IĞDIR?IN KURTULUŞUNUN 92?NCİ YIL DÖNÜMÜNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:3
Birleşim:24
Tarih:14.11.2012

SİNAN OĞAN (Iğdır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Saygıdeğer Başkan, değerli milletvekilleri; memleketimin tarlalarını suladığım, sokaklarında büyüdüğüm, seçim bölgemin, Iğdır'ımızın kahramanlık destanının yazıldığı, gurur tarihinin noktalandığı, gurur tarihinin altının çizildiği Iğdır'ımızın düşman işgalinden kurtuluşunun 92'nci yıl dönümü münasebetiyle söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün başka bir önemli tarih var, bu vesileyle o tarihi de hatırlatmak isterim. Bugün, hem de Ahıska Türklerinin Stalin baskıcı rejimi tarafından kendi yurtlarından Sibirya'ya, Orta Asya'ya sürüldüğü tarihin de yıl dönümüdür. Ahıska Türkleri de hâlâ vatanlarına kavuşabilmiş değildir, Ahıska Türklerinin çilesi de hâlâ devam etmektedir. Gazi Meclisimizin ve onun değerli milletvekillerinin de bu vesileyle dikkatini bir kez daha Ahıska Türklerine çekmek istiyorum.

Gazi Mustafa Kemal Paşa önderliğinde, Kıymetli Komutan Kâzım Karabekir'in  cesur kumandanlığında ve Iğdır halkının dayanışmasıyla bugün Iğdır'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 92'nci yıl dönümünü kutlamaktayız.

Iğdır, ülkemizin doğu sınırına çekilmiş bir settir. Ne işgalci Rus kuvvetleri ne Ermenilerin zalim süvarilerinin bu konuda Iğdır halkının çekmiş olduğu seti geçecek imkânı kalmamıştır; dün kalmamıştı, bugün kalmamıştır, yarın da kalmayacaktır. Iğdır, düşmanın zulmüne direnişin, düşmana karşı gözdağının adıdır. Iğdır, yılmaz bir mücadelenin kalesidir. Iğdır, 3 ülkeye olan sınırlarıyla Türkiye'nin doğudaki can damarıdır. Iğdır, nice seksen altı yıllar sürecek bir geleneğin adıdır. Iğdır, Türkiye'yi hem içeriden hem de dışarıdan kuşatmak isteyenlere rağmen alınmış bir tapudur. Bu tapuyu sinsice üzerine almak isteyenler, Iğdır'ın yıllar boyu sergilediği birliği ve amansız mücadelesini hesaba katmak durumundadırlar. Iğdır halkı kanlarıyla, cefayla ve binbir zorlukla tapuladıkları yeşil Iğdır'ı kimseye vermeyecektir. Bu birlik önümüzdeki süreçte de devam edecek, bazılarının bozulduğunu sandığı gelenek inadına devam edecektir.

Kimin Iğdır'da gözü varsa, kim Iğdır üzerine oyun oynamak niyetindeyse, kim Iğdır'ın birliğine kastediyorsa ilimin vekili olarak onlara sesleniyorum; Iğdır'ı hayalî haritalar içerisine sokup kendisini, aç tavuk misali, darı ambarında görenlere sesleniyorum: Iğdır 14 Kasım 1920'de düşman işgalinden kurtarılmıştır ama en ufak bir kuşkumuz yoktur ki Iğdırlılar gerekirse bu mücadeleyi bin kez daha verecektir. Iğdır'ın yapısını değiştirmek isteyenlere hatırlatırız ki, onurunu da, vatanını da her şeyin üzerinde tutan kahraman Iğdırlılar size de en güzel cevabı vereceklerdir. Dolayısıyla da kimse bazı kesimlere şirin gözükmek için sakın ha sakın Iğdır'ı harcamaya çalışmasın. Bizim, ne Ermeni açılımına ne de önce "demokratik açılım" dediğiniz, sonra kılıfını değiştirdiğiniz yıkım projesine kurban edecek bir Iğdır'ımız yoktur. Bizim, Iğdır'dan verecek bir karış toprağımız da yoktur.

Bu düşüncelerimle, tam doksan iki sene önce Aras Nehri'nin kıyısında, Ağrı Dağı'nın yamacında her şeyini Iğdır uğruna ortaya koyan, Iğdır için şehit olan, Iğdır'ı bize bahşeden Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarıyla beraber tüm şehitlerimize Tanrı'dan rahmet diliyorum.

Bugün Hükûmet adına burada Sayın Bakanımız bulunmaktadır. Sayın Bakanımıza da Iğdırlılar adına bir kez daha seslenmek istiyorum: Iğdır susuzluktan kurumaktadır Sayın Bakanım. HES projeleri Iğdır'ı kurutmaktadır. Iğdır, fazla bir şey istemiyor, tarlasını sulayacak su istiyor. Iğdır, baraj istiyor. Iğdır, 4 bekçiyi emekli etmiş Tuzluca'daki barajın bir an önce yapılmasını istiyor.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Oğan.