| Konu: | Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifinin 7'nci Maddeye bağlı Ek Madde 182'nin Tekriri Müzakeresi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 96 |
| Tarih: | 08.05.2018 |
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Teşekkür ediyorum Muhterem Başkanım.
Öncelikle, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı kapsamında 33'üncü maddenin (a) fıkrası uyarınca araştırma görevlisi kadrosuna atanmış olup statüleri 50'nci maddenin (1)'inci fıkrasının (d) bendinde belirtilen statüye dönüştürülmüş sayılanlar, ek 30'uncu madde uyarınca, 30'uncu maddenin (a) fıkrasına göre yeniden ataması yapılmayanlar için yeni bir yasa teklifi görüşülecek bu yasadan sonra. O yasaya bir ekleme yapacağız. Birinci husus bu.
İkincisi: Öğrenci affı düşünüyor muyuz? Evet düşünüyoruz. Öğrenci affı komisyondan geçti, Genel Kurula gelecek, yine yüce Genel Kurulun takdirine sunulacak. 500 bin öğrenci, 170 bin civarında da Açık Öğretimde, toplam 680 bine yakın öğrencinin bu aftan faydalanacağını düşünüyoruz.
Öğretim elemanı sayımız 2002'de 50 bin civarındaydı, şimdi 158 binin üstünde. Dolayısıyla, bayağı bir ilerleme var geçmişle kıyaslayınca. Üniversite sayımız 76'ydı, şimdi 187 tane üniversitemiz var. Bütün amacımız, istiyoruz ki tam bağımsızlık için nitelikli bilgiye ve nitelikli bilim adamına mutlaka sahip olmak lazım. Nitelikli bilgiyi üretecek ve nitelikli bilim adamlarını yetiştirecek olanlar da üniversitelerimizdir. Dolayısıyla da üniversitelerimizin uluslararasında rekabet edebilecek bir yapı sistemine sahip olmasını istiyoruz. Bundan dolayı da öncelikle bütçeye ayırdık. 2002'yle kıyaslarsanız, yükseköğretime 27 milyar 761 milyon lira bütçe ayırdık, toplam eğitim bütçemizin yüzde 20,61'ine. Öğrenci sayısı 7 milyon 500 binin üzerinde, oysa daha önceden 1 milyon 600 bindi. Gerçekten sayısal olarak büyümeyi sağladık, şimdi nitelik ve kalite bakımından da yükseköğretimi yapılandırmak için çalışmalar yapıyoruz.
Araştırma üniversitelerini belirledik, bölgesel kalkınma odaklı misyon farklılaşmasını getirdik ve bununla ilgili üniversiteleri oluşturduk. Eğitim Programları Danışma Kurulu ve Meslek Yüksekokulları Koordinasyon Kurulunu kurduk. Doktora sonrası araştırmacı istihdamını getirdik. Yükseköğretim kurumlarında öğretim üyesi olarak altı yıl çalışıp da AR-GE yapmak isteyenlere -ister yurt içinde ister yurt dışında- bir yıl ücretli izin verilmesinin yolunu açtık. Sermaye şirketi statüsünde teknoloji transfer ofisi kurulabilmesini mümkün kıldık. Bilimsel araştırma projelerinde görevlendirilecek tezli yüksek lisans ve doktora öğrencilerine burs ödenmesinin yolunu açtık. Organize sanayi bölgelerinde açılan liselerdeki öğrencileri destekliyorduk, şimdi organize sanayi bölgelerinde açılacak meslek yüksekokullarına giden öğrencileri de destekleme kararı aldık, bununla ilgili yasayı beraber çıkardık. Türkiye'nin yaş ortalaması büyüdü, 78'e çıktı, 65'te emekli olanlar genç emekli oluyordu, şimdi 75 yaşına kadar öğretim görevlilerinin üniversitede çalışmalarına da imkân sağlandı. Bundan sonra da yükseköğretim sisteminde kaliteyi artırmak için gereken çalışmalarımızı yapacağız.
Güvenlik soruşturması nedeniyle sağlık elemanlarından bininin henüz daha atamasının yapılmadığı ifade edildi. Gerçekten son dönemlerde her kurumun... Biz bile 20 bin öğretmen, 25 bin öğretmen alıyoruz, bin, 2 bin, 3 bin, 20, 30, 40 değil. Dolayısıyla, güvenlik soruşturması nedeniyle bütün kamu kuruluşlarında beklemeler var, bundan dolayıdır ancak hızlandırırız.
Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür, hem kendi yerel değerlerini benimsemiş hem de evrensel değerlere açık, çağıyla yarışan bir nesil yetiştirmek için çalışıyoruz. Düne kıyasla iyi bir noktadayız, 584 bin öğretmen atamasını gerçekleştirdik.
Dün Şırnak'taydım, Cizre'de. Öğretmenler odasında sorduğum hemen hemen her öğretmen yeni atanmış öğretmendi. 2002'de bu öğretmenler haftada on beş saat ek dersle birlikte 635 lira alıyorlardı. Şimdi yeni gelen öğretmenime sordum "Aylığın ne kadar?" diye, "3 bin lira, 500 de ek dersten alıyorum, 3 bin 500 lira." dedi. Bakın, Allah için, 600'den 3 bin 500 liraya; 5 kat, 6 kat. O 635 liranın dolar karşılığı 400 dolar bile değil, 378 dolar. Şimdi? Şimdi 3.500 lira deyince herhâlde 900 doların üzerinde. Dolar bazında yüzde 100'den daha fazla artırdık. Öğretim hazırlık ödeneği de 175 liraydı, bin liraya çıkardık.
Yine, "İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa" ismi... Hep beraber önerge verdik, İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi... Biz bunu beraber verdik fakat katılımcı süreçte "Biz bunu istiyoruz ama..."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Son cümlem Muhterem Başkanım, son cümlem.
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
Sayın Danış Beştaş da önerge yetiştiriyor.
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşadaki öğretim üyeleri, öğretim görevlileri İstanbul Üniversitesi isminin kendileri için bir değer olduğunu, dolayısıyla da bunun korunması gerektiğini, illa bir isim konulacaksa "İstanbul Üniversitesi"nden sonra "Cerrahpaşa" verilmesini teklif ettiklerinden biz onların teklifini dikkate alarak bu değişikliği yüce Meclisin huzurlarına getirdik.
Dolayısıyla, istişare bizim ilkemizdir, istişareyle giderseniz mutlaka doğruyu bulursunuz denir; inancımız da budur, bizim de yaptığımız budur. Bu değişiklik de o istişarenin sonucudur. "Biz yaptık oldu, sizin adınız bu." diye hiçbir zaman demedik. Öyle deseydik beraber verdiğimiz önergenin arkasında dururduk.
Tekrar yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.