GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSRAİL?İN GAZZE HALKINA KARŞI BAŞLATTIĞI YIKICI SAVAŞA KARŞI DÜŞÜNCELERİNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:3
Birleşim:26
Tarih:20.11.2012

MURAT YILDIRIM (Çorum) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmama başlamadan önce Hakkâri'de verdiğimiz şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum, PKK terör örgütünü de lanetliyorum ve sizleri de saygıyla selamlıyorum.

Gazze yine abluka altında, havadan, karadan, denizden bombalanıyor. Bir halk yok ediliyor. O halkın liderleri suikastlara kurban gidiyor. Yedi günlük bilanço: 115 şehit ve 900'den fazla yaralı, ölenlerin yarısına yakını çocuk. Evler bombalarla tarumar ediliyor. Bir şehir, bir ülke yerle bir ediliyor. Hastaneler yaralılarla dolup taşıyor. Tıbbi malzeme sıkıntısı had safhada, ilaç yok. Yaralılar ölüme mahkûm ediliyor.

Sağlık Bakanı feryat ediyor: "Ey insanlık, ölüyoruz. Biz ölüyoruz ama ne olur çocuklarımız yaşasın. Bize tıbbi malzeme ve ilaç gönderin." İsrail'in Gazze'ye yıllardır uyguladığı ağır ambargonun yanında, Kudüs hâlâ işgal altında, Mescidi Aksa'nın çevresindeki İsrail imar faaliyetleri devam etmektedir. İsrail bilinçli olarak Filistin topraklarını parçalamaktadır, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da yeni yerleşim yerleri açmaktadır. Beton bariyerlerle Kudüs'ü abluka altına almış, Filistin halkının günlük yaşantıları üstünde kısıtlamalar yapmaktadır.

İnsanlar okula, üniversiteye, hastanelere ve ticarethanelerine onlarca kontrol noktasından geçerek gitmektedirler. Kontrol noktalarındaki araç aramalarında kimyasal maddeler kullanılmakta, bu, insanların sağlığını bozmaktadır.

600 binden fazla, vatanından koparılan Filistinlinin, mülteci durumundaki Filistinlilerin bulundukları ülkelerdeki mülteci kamplarında oldukça kötü koşullarda yaşamaları yetmiyormuş gibi, bugün, bir de Filistin halkı soykırıma tabi tutulmaya başlandı. Bu katliam egemen güçlerin ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya koyuyor. İsrail her seçim öncesinde Gazze'ye saldırıyor. Bazı Batılı devletler ve egemen güçler buna "kendini savunma" diyor. Bu ne biçim savunma ki hep İsrail saldırıyor ve öldürüyor.

İsrail hükûmetleri masumların kanı üzerinde iktidar oluşturuyorlar. Egemen güçlerin özgürlüğü, demokrasisi, insan hakları Akdeniz'in sularından öteye geçmiyor.

Gazze'de durum vahim ama bundan dolayı ne umutsuzluğa düşmeliyiz ne de hüzne kapılmalıyız. Gazze'de yiğit bir ses Hakk'ın ve halkın gücüyle haykırıyor zalimlerin, katillerin yüzüne: "Bizi yok edebilirsiniz, bizi öldürebilirsiniz ama Kudüs bir gün özgür olacak." Barışın şehri Kudüs'ü esaret şehri hâline getiren İsrail'dir. Kan döken işgal devleti, terör devleti İsrail'dir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Gazze, Kudüs, Filistin, topyekûn Orta Doğu halkları bir diriliş mücadelesi veriyor. Kimse yaptığı zulmün, akıttığı kanın yanına kâr kalacağını sanmasın. Bunların hesabı bir gün sorulacaktır. Filistinli kardeşlerimiz bir gün, mutlaka, en kutlu zafere ulaşacaklardır, tıpkı Tunus halkı gibi, Mısır ve Libya halkları gibi. İnşallah, bugünler de geçecek.

Tarih yeni bir kırılma yaşıyor. Bu kırılma zalim idarecilerin yönetimlerinin devrilişi, halkların özgürleşmesidir; bundan Gazze de, Batı Şeria da, Kudüs de nasibini alacaktır. Direniş adaleti, adalet ise özgürlüğü getirecektir.

Bizler mazlumlara kol kanat geren, zalimlere korku olan milletin çocuklarıyız. Başbakanımız Kahire'den tüm dünyaya ve İsrail'e gerekli mesajı vermiştir. Halkımız topyekûn, Gazzeli kardeşlerimizin yanındadır. Sivil toplum kuruluşları aracılığıyla birçok yardımlar yapılmaktadır, kendilerine teşekkür ediyorum. Dün olduğu gibi, bugün de haklı davalarında Gazze'nin yiğit erlerinin, direnişçilerinin yanında olmaya, onlara destek vermeye devam edeceğiz.

İsrail politikacıları bu saldırgan ve terörist tutumlarıyla kendi halklarına da zarar vereceklerdir. Bu sebeple bir an önce bu aymazlıktan, saldırgan politikalardan vazgeçmelidirler.

İsrail savaş suçu işlemektedir; sergilediği bu devlet teröründen dolayı şiddetle kınıyor ve protesto ediyorum.

Hepinizi saygıyla selamlarken, maalesef, bugün 12 dışişleri bakanı Gazze'deyken hâlâ bombalar devam ediyor, hâlâ saldırılar devam ediyor ve kendisini savunma adına yapıyor. Bu kadar aymazlık, bu kadar vurdumduymazlık, bu kadar ihanet içinde olan bir devletin olması mümkün değildir.

Onun için, bütün İslam âlemini, Türk milletini ve Türkiye'yi Gazze'nin yanında olmaya davet ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Yıldırım.