GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askerlik Kanunu ile Diğer Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:10
Tarih:25.07.2018

HABİP EKSİK (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli milletvekillerim; Askerlik Kanunu ile Diğer Kanun Hükmünde Kararnamelerde ve 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 4'üncü maddesi üzerine partim adına söz almış bulunmaktayım. Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Siyasi iktidarın önümüze getirdiği bu maddeyle, tabip ve diş hekimi emeklilerine, emekli aylıklarına ilaveten ek bir ödeme yapılması öngörülmektedir. Bu maddeyle, sadece hekimlere yönelik, emeklilik maaşlarına bir artış önerilmektedir. Bu yaklaşım çalışanlar arasında ayrıma neden olacak, çalışma barışını zedeleyecek çeşitli sakıncalar doğuracaktır.

Bildiğiniz üzere, zaten hekimler üzerinde ciddi bir baskı ve şiddet tehdidi vardır. Çalışma barışını zedeleyecek herhangi bir düzenleme bu baskı ve tehditleri artıracaktır. Bu nedenle çalışanlar arasında ayrımcılık yaratmadan tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına ödenen sabit ödemeleri emekliliğe yansıtılmalıdır.

Değerli milletvekilleri, kanun teklifinin 4'üncü maddesiyle maaş artışı değil de ilave ödeme olarak kurgulanmış olan, emekli uzman hekimler için yaklaşık 2 bin TL, emekli pratisyen hekimler için yaklaşık 1.500 TL'ye karşılık gelecek bir ek ödeme tanımlanmıştır. Emekli olup da çalışmak zorunda kalan hekimlerin durumları da düzeltilmelidir. Teklifte de kabul edildiği gibi emekli hekim maaşları son derece yetersizdir ve yapılacak zamla bu yetersizlik bir miktar azalsa da ortadan kalkmayacaktır. Bu durumda, emekli hekimlerin çoğu çalışmaya devam etmek zorunda kalacaktır. Emekli hekim meslektaşlarımız sağlık hizmeti sunumunda fevkalade deneyim ve birikim sahibidirler. Ülkemizdeki sağlık alanında yaşanan sorunların çözümü için bu deneyim ve birikimden yararlanmak zaruridir.

Teklifin 4'üncü maddesinin en sorunlu noktalarından biri "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönem için geçmişe dönük herhangi bir ödeme yapılmaz." kısmıdır. Kamu idaresi, sağlık çalışanlarını fiilî hizmet süresi zammı gerektirmeyen çalışma koşullarına kavuşturabilir ve bundan böyle yıpranmayı önleyebilir. Oysa zaten yaşanmış olan ve doğal olarak fiilî hizmet süresi zammını hak eden geçmişteki yıpranmışlığı başka türlü telafi edemezler. Mevcut teklife göre örneğin yarın işe başlayacak bir hekim belki daha iyi koşullarda çalışacak ve fiilî hizmet süresi zammından yararlanmış olacak ama geçmişte ağır koşullarda çalışmış bir hekim yarın fiilî hizmet zammından hiç yararlanmamış olarak emekli olabilecektir. Bu açık bir adaletsizliktir arkadaşlar.

Değerli milletvekilleri, bu kapsamda, ilk elden yapılması gerekenler vardır. Öncelikle, Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR ayrımı yapılmaksızın tüm emekli hekimlerin maaşlarına daha fazla zam yapılmalıdır. Çalışıp çalışmadığı fark etmeksizin tüm sağlık emekçileri yapılan zamdan yararlanabilmelidir. Fiilî hizmet süresi zammı yılda en az yüz yirmi gün olmalı, görev alınan hizmetin yıpratıcılığına bağlı olarak yüz elli ve yüz seksen güne çıkarılmalıdır. Geçmişe dönük yıpranma düzenlemesi derhâl düzeltilmelidir.

Bunların yanı sıra, öncelikle belirtelim ki sağlık emekçilerinin sorunlarını çözecek talepler ortadadır ve yine onların cümlesiyle söylememiz gerekir ki "Yıpranma payı torba yasaya sığmaz." Öncelikle belirtmeliyiz ki emekçilerin özlük hakları böyle torba yasalara sığmaz. Torba yasada yer alan düzenlemeler sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin taleplerini karşılamamaktadır. Sağlık ve sosyal hizmet iş kolunda çalışan tüm emekçileri kapsamalıdır. Fiilî hizmet süresinin de çalışma yeri ve yoğunluğuna bağlı olarak yüz yirmi ila yüz seksen gün arasında düzenlenmesi ve fiilî hizmetten yararlanmada fiilen çalışma şartının kaldırılması gerekmektedir.

Sağlık turizmi anlayışına karşı çıkmaktayız çünkü bir ülkede bulunan tüm insanlar ister göçmen ister turist ister yurttaş olsun aynı sağlık hizmetlerinden faydalanmalıdır. Bu tür ayrımlar sağlık hizmetlerinin bütünlük ilkesini bozmaktadır.

Tüm bu nedenlerle torba yasa anlayışından vazgeçilmesini, sağlık ve sosyal hizmet alanında çalışan tüm emekçilerin haklarının eksiksiz yerine getirilmesini ve sağlığı turizm olarak gören anlayışa son verilmesini talep ediyoruz.

Değerli milletvekilleri, lütfen, gelin, el indirip kaldırmaktan ibaret olmadığımızı, düşünen, idrak eden birer birey olduğumuzu hatırlayıp, ona göre oy verip bu tür yani "Yirmi bir gün olacak." diyerek milletvekili olma irademizi tahakküm altına almaya çalışan anlayışlara karşı bu torba yasayı kabul etmeyelim, ülkemiz için, geleceğimiz için bir adım atalım.

Hepinize teşekkür ediyorum, saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)