| Konu: | İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 2 |
| Tarih: | 02.10.2018 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli üyeler; 27'nci Dönem İkinci Yasama Yılının hayırlı olmasını, yüce Meclise iyi hizmetler vermesini dilerim.
Türk Telekomünikasyon AŞ, kısaca TÜRK TELEKOM Türkiye'nin en önemli stratejik ve ekonomik değeri yüksek kurumu olduğu hâlde 2005 yılında yüzde 55 hissesi 6 milyar 550 milyon dolar bedelle Saudi Oger Telekomünikasyon AŞ'ye -kısa adı OTAŞ- devredilmiş ve zamanın en kıymetli özelleştirmesi olarak haberlerde yer almıştır. OTAŞ, devirden hemen sonra yaptığı zamla 800 milyon dolar ilave parayı kasasına koymuştur. Aynı zamanda çalışan sayısını 18 bin kişi azaltarak hem istihdam kaybına neden olmuş hem de kazancına kazanç katmıştır.
OTAŞ, TÜRK TELEKOM özelleştirme ihalesine girerken ihale bedelinin kasasında olduğunu beyan etmiştir. Giden zaman içerisinde, devam eden süre içerisinde bu parayı önce bulamamış, sonra bankalar konsorsiyumuna gitmiş ve borç alarak Türkiye Cumhuriyeti'ne borcunu ödemiştir.
TÜRK TELEKOM yönetimini devralan şirketin icraatlarından birisi de Osmanlı İmparatorluğu'ndan beri binbir güçlükle yapılmış olan 35 milyon kilometrelik bakır iletişim altyapısını ve gayrimenkullerini satmak olmuştur. Bu satışların yasal olup olmadığı konusunda kuşkular vardır ve bu kuşkular henüz ortadan kalkmamıştır. Şirket bu satışla elde ettiği parayı fiber optik altyapı yatırımlarına harcadığını beyan etmiştir. Uzmanlarca şirketin bu satışlardan 10 milyar dolara yakın gelir elde ettiği dile getirilmektedir. Devir sözleşmesinin bitimine sekiz yıl kalmasına rağmen OTAŞ en son TÜRK TELEKOM hisselerini rehin göstererek bankalar konsorsiyumundan kredi çekmiştir. OTAŞ TÜRK TELEKOM'u çektiği kredilere karşılık olarak bankalar konsorsiyumuna devretmek için görüşmeleri başlatmıştır ve görüşmeler şu anda da devam etmektedir. Tüm bu işlemler göz önüne alındığında OTAŞ'ın sadece 2005 yılından 2014 yılına kadar yaklaşık 14 milyar dolar parayı kendi kasasına koyup yurt dışına transfer ettiği belirtilmektedir. Sözleşme gereği yirmi yıl sonra yani 2026 yılında TELEKOM'u faal ve yenilenmiş bir şekilde devretmesi gerekirken altyapı yenilenmelerini gerçekleştirmeleri bir yana, mevcut menkul ve gayrimenkullerini de satarak şirketi Türk milletinin sırtına yüklemeye çalışmaktadırlar.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözü edilen rakamları gözünüzde canlandırmak istiyorum. Bu para 23 milyon asgari ücretlinin altı aylık maaşıdır. Türk köylüsü yılda 7 milyon ton fennî gübreye 1,5 milyar dolar bedel ödemektedir. Eğer bu para Türk köylüsüne harcansa idi on yıl süreyle devlet bedava fennî gübre dağıtırdı. Bu parayla üçüncü köprü, üçüncü havaalanı ve Osman Gazi Köprüsü yapılabilir ve Türk milleti hâlen dolara endeksli olarak geçiş ücreti ödediği bu yapıların, bu köprülerin ve bu havaalanlarının sahibi olurdu.
TELEKOM'un özelleştirme süreci baştan sona araştırılmak zorundadır. Bu nedenle ben ve milletvekili arkadaşlarım gündemdeki TÜRK TELEKOM Meclis araştırması önergesini vermiş bulunmaktayız. 81 milyon insanımızın hakkı olan, 20 milyar dolara vardığı belirtilen bu zararın araştırılması, toplumda oluşan şüphelerin ortadan kaldırılması, devlete olan güvenin yeniden tesisi, bu tür olayların bir daha tekerrür etmemesi ve sorumluların ortaya çıkartılması için şarttır. Hesap verilebilirlik modern dünyanın olmazsa olmazıdır, lütfen olaya bu gözle bakınız. Meseleyi vicdanlarınıza havale ediyorum.
Teşekkür ederim. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)