GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Kalkınma Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:6
Tarih:10.10.2018

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; hepinize saygılar sunuyorum.

Gecenin bu saatinde çok vaktinizi almak istemiyorum ama önemli olarak gördüğümüz bir konuyu dikkatinize sunmak istiyoruz.

Dikkat ediyorsanız sıra sayısı 5, daha bu dönem çıkardığımız 5'inci kanun bu. Henüz dönemin başındayız. Dönemin başındayız derken sadece yeni dönemin, 27'nci Dönemin başında olduğumuzu belirtmek istemiyorum, ayrıca bu referandum sonrası milletimizin yeni kabul ettiği Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin de başındayız henüz. Yeni bir sistem var, bu sistemi uygulamak, başarılı kılmak, referandumda kabul edildiğine göre bizim işimiz, bunu başarılı kılmak zorundayız. Özellikle Türkiye Büyük Millet Meclisinde, burada yeni dönemde yeni uygulamaları başarılı yapmak zorundayız. Bu dönem özellikle burada yaptıklarımız yeni bir kültür oluşturacak, bundan sonraki kuşaklara örnek olacak yapacağımız işler. Onun için üzerimizde bir vebal var, bir sorumluluk var. Hepimizin çok büyük bir hassasiyetle üzerinde durması gerekiyor. Yeni gelenekler oluşturacağız yazılı olan kanunların dışında. Onun için de bu hassasiyet ve bu vebale hep beraber dikkat etmemiz gerekiyor.

Yeni dönemde, bu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde iktidar artık Mecliste değil yani Mecliste çoğunluğu elinde bulunduran parti, AK PARTİ de artık iktidar partisi değil, yürütme erki dışarıda. Şöyle bir şey var, konuşmamda da belirttim, siyasi irade burada, o tarafta atanmışlar var. Atanmışlar, siyasi irade, kabinenin ortak bir hedefi söz konusu değil, bir programı söz konusu değil, bazı eksiklikler söz konusu. Artık Başbakanlık yok, Başbakanlık gibi -hep belirtiyorum- 2 bin yıllık bir geleneğimiz, oturmuş bir kurumumuz artık yok, büyük bir sıkıntıdır. Bunları görerek hareket etmemiz gerekiyor.

Bir krize de yakalandık böyle bir dönemde, böyle bir dönemin başlangıcında çok önemli. Yani devlette sıkıntı var, toplumda sıkıntı var, bir de ekonomik kriz bütün bunlara ilave oldu. Böyle bir dönemde hepimizin üzerinde büyük bir sorumluluk var. Hep beraber daha hassas davranmak zorundayız.

Teşbihte hata olmaz, burada bu ilk sıra sayısının 5 olduğunu belirttim. İlk beş teklifte, teklif veren milletvekilleri bir anlamda kabine adına taşeron gibi çalıştılar, başarılı da oldular. Mehmet Muş arkadaşımız ve Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç gerçekten de burada Hükûmet adına, Hükûmet diyorum ama yine yanlış bir kelime, kabine adına başarılı yorumlarda bulundular ama bunun böyle devam etmesi mümkün değil. Herkesin, bütün milletvekillerinin bürokratları arkasına alıp sorulan sorulara cevap vermeye çalışması mümkün değil, bu şekilde devam etmez. Bir anlamda bu taşeron yasa yapma işi bu şekilde çalışmaz. Bununla ilgili olarak bu sıkıntıları da -aramızda tecrübeli insanlar var, milletvekilleri var, bakanlık yapmış olan kişilerimiz var, görüyorlardır- hep beraber düzeltmek zorundayız değerli arkadaşlarım. Türkiye Büyük Millet Meclisine, bu yüce Meclise, bu yüce heyete yakışır bir yasama bundan sonra üretmemiz gerekiyor. Bunu da bir siyasi rekabet içerisinde değil de bundan sonra yeni nesillere, yeni kuşaklara örnek olacak şekilde yapmamız gerekir diye düşünüyorum.

Şimdi, böyle bir ortamda bu son çıkardığımız Kalkınma Bankasıyla ilgili yasa teklifine de bakalım.

Bakın, her ülkede kalkınma bankaları vardır, kalkınma fonları yoktur ama kalkınma bankaları vardır. Biz de pasifize olmuş vaziyetteki bu bankayı hayatiyete geçiriyoruz ama kaynak, hiçbirimiz sormadık, Komisyonlarda soruyoruz. Kaynağının ne olduğu belli değil. Hazinenin bu kaynağı temin etmesi hem fon için hem banka için mümkün değil. En başta bu kaynak sorunu üzerinde durmamız lazım, bütçe hakkını vermememiz lazım.

Sürem doldu ama bu konularla ilgili, başta kaynak meselesi olmak üzere, yeni geleneklerin oluşması meselesinde hep beraber bu hassasiyeti gösterelim diyorum.

Tekrar başarılar diliyorum, saygılar sunuyorum efendim. (CHP sıralarından alkışlar)