| Konu: | Cumhurbaşkanlığının, hudut, şümul ve miktarı Cumhurbaşkanınca belirlenecek türk silahlı kuvvetleri unsurlarının, 1701 (2006) sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı ve 880 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararıyla tespit edilen ilkeler kapsamında; Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü Bünyesinde UNIFIL'e, 31/10/2018 tarihinden itibaren bir yıl daha iştirak etmesi ve bununla ilgili gerekli düzenlemelerin Cumhurbaşkanınca yapılması için Anayasa'nın 92'nci maddesi uyarınca izin verilmesine dair tezkeresi (3/44) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 7 |
| Tarih: | 16.10.2018 |
AK PARTİ GRUBU ADINA ŞİRİN ÜNAL (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü UNIFIL'e sağladığı kuvvet katkısının 31 Ekim 2019'a kadar uzatılması hakkında Gazi Meclisimizin onayına sunulan tezkere üzerinde Adalet ve Kalkınma Partisi Grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2006 yılında yaşanan İsrail-Lübnan savaşı sonrasında Lübnan'da barışın tesisi ve idamesi amacıyla Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü UNIFIL oluşturulmuştur.
Ülkemizin de kuvvet katkısında bulunduğu UNIFIL'in başarılarla icra ettiği görevler sonucunda Lübnan-İsrail sınırında sağlanan güvenlik ve istikrar ortamı hâlâ sürmektedir.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 11 Ağustos 2006 tarihinde kabul ettiği 1701 sayılı Karar'la kurulan UNIFIL'in görev süresi geçici olarak bir yıl olarak belirlenmiştir. Aynı kararda, bu sürenin gerekli görülmesi hâlinde her yıl yeniden uzatılması da öngörülmüştür. UNIFIL'in görev süresi, bu çerçevede, bugüne kadar 11 kez uzatılmıştır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin yakın zamanda almış olduğu karar neticesinde UNIFIL'in görev süresi Ağustos 2018 sonu itibarıyla yeniden bir yıl uzatılmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yakın coğrafyamızda barış ve istikrarın tesisi öncelikli dış politika hedeflerimizden birisidir. Bölgesel barış, istikrar ve güvenliği ilgilendiren tüm gelişmelerin dış politikamız üzerinde şüphesiz önemli yansımaları olmaktadır. Son dönemde bölgemizde yaşanan gelişmeler ülkemizin istikrar ve esenliğinin bölge ülkelerinden ayrı düşünülemeyeceğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bu itibarla millî menfaat ve çıkarlarımızı yakından ilgilendiren bölgesel gelişmeler karşısında kayıtsız kalmamız da düşünülemez. Bu anlayıştan hareketle Hükûmetimizin dış politikası ülkemizin etrafında bir barış, güvenlik, istikrar ve refah kuşağı oluşturmasını hedeflemiştir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Suriye rejiminin halka karşı uyguladığı kanlı şiddet ve baskı politikalarının bölge istikrarına yönelik tehdidini artırdığı bir ortamda tüm bölgenin istikrarı bakımından kilit önemi haiz Lübnan'da barış ve istikranın muhafazası bölgemizin içinden geçmekte olduğu bu hassas süreçte hiç şüphesiz daha da önem kazanmıştır. Bölgesel gelişmelerin etkisiyle Lübnan'daki etnik ve dinî gruplar arasında yaşanan dönemsel gerginlikler ve toplumsal huzuru hedef alan eylemlerde kaydedilen artış endişe kaynağı olmayı sürdürmektedir. Hizbullah'ın artan ölçüde Suriye rejimine destek vermesi ve Suriye'deki iç savaşta rejimin yanında bilfiil yer alması Lübnan'ı da Suriye'deki gelişmelere müdahil kılmaktadır. Ayrıca çatışma ortamından kaçarak komşu ülkelere sığınmak durumunda kalan milyonlarca Suriyelinin yarattığı mülteci baskısı da Lübnan'ı ciddi sınamalarla baş başa bırakmaktadır. Ülkedeki farklı mezhep grupları arasında zaman zaman ortaya çıkan ve silahlı çatışma boyutuna varabilen gerginlikler bugüne kadar Lübnan Hükûmetinin, Lübnan halkının ve ordusunun sağduyulu tavrı neticesinde büyümeden önlenebilmiştir. Lübnan halkının sahip olduğu ve uzun yıllara dayanan bir arada yaşama kültürünün beraberinde getirdiği toplumsal direnç ülkenin istikrarsızlıklarının olumsuz yansımalarının mümkün olduğunca asgari düzeyde tutulmasına imkân sağlamıştır. Lübnan halkının zor zamanlarda sergilediği bu olgunluk ve dayanışma duygusunun bölgedeki diğer toplumlar açısından da örnek teşkil etmesini temenni ediyoruz. Ne var ki Lübnan toplumunun bugüne kadar başarıyla karşı koyduğu sınamalar bölgesel dinamiklerin etkisiyle gün geçtikçe yeni boyutlar kazanmaktadır. Son dönemde Lübnan'a sığınan Suriyeli ve Filistinli 1 milyonu aşkın mültecinin ülkedeki hassas mezhep dengelerini de bozmasından endişe edilmektedir. Bunun yanı sıra DEAŞ'ın yarattığı Şii-Sünni gerginliğinin diğer bölge ülkelerine kıyasla sosyopolitik açıdan daha hassas dengeler üzerinde kurulu Lübnan'ın barış, huzur ve istikrarı üzerinde olumsuz etkileri olabilecektir. Bu etkilerin asgari düzeyde tutulması hâlinde ülkede yaşanabilecek mezhep temelli bir iç çatışma komşu ülkeler başta olmak üzere bölgesel ve küresel düzeyde barış ve istikrara yönelik ciddi bir risk ve tehdit oluşturulabilecektir. Dolayısıyla, çıkaracağımız bu tezkere ciddi önem arz etmektedir.
Değerli milletvekilleri, Türkiye UNIFIL'e yaptığı katkılarla barışı koruma harekâtının etkin biçimde icrasında önemli bir işlev üstlenmiştir. Bu çerçevede Türkiye'nin katkısı gerek Birleşmiş Milletler sistemi içinde gerek bölgesel ve küresel ölçekte gerekse kapsamlı sivil asker iş birliği faaliyetleri vasıtasıyla Lübnan toplumunun her kesimi nezdinde görünürlüğünün artmasına, ayrıca barış ve istikrarın korunmasına yönelik politikanın sürdürülmesine önemli katkılarda bulunmuştur. UNIFIL'in ülkemizin askerî kuvvet katkısında bulunduğu tek Birleşmiş Milletler barış gücü operasyonu olması dikkate alınarak UNIFIL deniz görev gücüne katkımızın sürdürülmesinin önem arz ettiği değerlendirilmektedir.
Türkiye her zaman olduğu gibi Lübnan'ın istikrarını hedef alan her türlü teşebbüsün karşısında durmaya devam edecektir. Bu bağlamda Türkiye, dost ve kardeş Lübnan halkının birliği ve dirliğiyle iç barışının muhafazasına atfettiği önem doğrultusunda katkılarını sürdürecektir. Bu hususlar ışığında ve Lübnan'la ilgili ikili ilişkilerimiz ile bölgedeki güvenlik koşulları da göz önünde tutularak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin UNIFIL'in görev süresinin uzatılması yönündeki 2433 sayılı Kararı uyarınca hudut, şümul ve miktarı Cumhurbaşkanlığınca belirlenecek Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının 1701 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı ve 880 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı'yla tespit edilen ilkeler kapsamında 31 Ekim 2018 tarihinden itibaren bir yıl daha UNIFIL'e iştirak etmesi ve bununla ilgili gerekli düzenlemelerin Cumhurbaşkanlığınca yapılmasının uygun görüleceğini belirtiyor, sözlerime son verirken UNIFIL'e askerî katkıda bulunmaya devem etmemize ilişkin tezkereyi olumlu bulduğumu beyan ediyor, hepinize saygılarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Ünal.