| Konu: | 23-30 Ekim PTT Haftası'na ve Adana'daki çiftçilerin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 11 |
| Tarih: | 30.10.2018 |
MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gündem dışı söz aldım. Adana'nın çiftçilerinin meselelerine geçmeden önce... Hepimizin bildiği gibi bu hafta PTT Haftası; 23-30 Ekim.
Değerli arkadaşlarım, 23 Ekim 1840 tarihinde kurulan ve yüz yetmiş sekiz yıllık köklü bir geçmişe sahip olan PTT, ülkemizin barış, huzur ve aydınlık yarınları için başta Millî Mücadele dönemi olmak üzere her zaman kritik görevler üstlenerek, kendini yenileyerek önemli hizmetlerde bulunmuş ve bulunmaya devam eden önemli bir kuruluşumuzdur. Vatandaşımıza, yaz kış demeden sıcakta, karda, çamurda hizmet eden, adlarına türküler yakılan postacı kardeşlerimize buradan teşekkür ediyor, geçici işçi pozisyonunda çalışan personelin bir an önce kadroya geçirilerek bu sorunlarının çözülmesini beklediğimizi belirtmek istiyorum. Bu vesileyle, bütün kurum çalışanlarımızın 23-30 Ekim PTT Haftalarını kutlarken hepsine sağlıklı, başarılı, iyi günler dilerim.
Evet, enflasyon, ülkemizde artan hayat pahalılığı insanlarımızın ruh ve beden sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir. Adanalı çiftçilerimiz de, işçilerimiz, memurlarımız, esnafımız da bundan nasibini almaktadır. Ülke ekonomisini emanet ettiğimiz Sayın Bakan Albayrak, kendilerinin de enflasyonun bu oranda çıkacağını tahmin etmediklerini ifade etmektedirler. Bu ne vahim bir durum değil mi arkadaşlar? Dün açıklanan enflasyon, hepimizin bildiği gibi, TÜFE'de aylık yüzde 6,30; ÜFE'de yıllık yüzde 46,5; aynı zamanda TÜFE'de yıllık yüzde 24,5. Şimdi Adanalı çiftçimiz bu enflasyon karşısında nasıl üretim yapacak, nasıl ürettiği malın karşılığını alacak, bunu sizlerin değerlendirmesine bırakıyorum.
Çiftçilerimizin maliyetleri her geçen gün artmakta. İlaçlara yüzde 80 zam yapılmakta, gübre yüzde 60 zamlı, tohum yüzde 50 zamlı ve ürettiği malın karşılığını da alacağı zaman maalesef çiftçimiz taban fiyat beklediği zaman taban fiyatın zamanında açıklanmaması nedeniyle ikinci bir defa tekrar mağduriyet yaşamakta.
Yani hepinizin bildiği gibi, Adanalı çiftçi tonu 850 liradan malını sattı, buğdayını sattı ama daha sonra bu malı satılan çiftçi tüccara maalesef yem edildi ve tüccar para kazandı, çiftçimiz mağdur oldu.
Yine, sertifikalı tohum kullanım destekleme ücretleri çiftçimize zamanında ödenememekte, hâlâ ödenememekte. Bugün 44 ilimizde hâlâ çiftçimiz sertifikalı tohum desteklemesini beklemektedir. Adanalı çiftçimize gelince... Bu 44 ilimizin içerisinde Adanalı çiftçimiz de var. Bu Adanalı çiftçimizin oradan alacağı 4,9 milyon desteklemesi var, hâlâ alamamış durumda. Şimdi size soruyorum: Desteklemesini gününde alamayan, girdi maliyetleri her geçen gün artan ve devletin bu desteğinden yoksun olan çiftçi bugün kan ağlamakta, maalesef iktidar da buna seyirci kalmakta.
Yine, narenciye üreticilerimize bakıyorum. Narenciye üreticilerimizin de bir Akdeniz sineği sıkıntısı var. Bunun yanında narenciye üreticilerimiz Türkiye genelinde 5 milyon kişiye iş imkânı sağlarken, ton başına 150 lira destekleme beklediklerini ifade etmekteler ama hâlâ bu destekleme çiftçilerimize ödenmemiş durumda.
Yine, Uzak Doğu'ya ihracat yapmak için çiftçilerimiz ton başı 50 dolar destek beklemekte, bu da henüz verilmemektedir.
Ben hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum, beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.