GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 701 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (1/4) ile İçtüzük'ün 128'inci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Tezkeresi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:12
Tarih:31.10.2018

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, doğrusunu isterseniz ben buradaki Komisyon üyelerinin ne yaptığını, ne iş yaptığını da çok anlayabilmiş değilim çünkü hangi önergeyi versek reddediyorlar, bir virgülü, noktayı bile kabul etmiyorlar.

Değerli arkadaşlar, biz burada, aslında 701 sayılı OHAL Kanun Hükmünde Kararname'sini konuşuyoruz ama esasında OHAL ve KHK'lerin temeline gidiyoruz ve darbe sürecine gidiyoruz.

Türkiye'de bir darbe girişimi oldu mu? Evet, oldu. 15 Temmuzda Türkiye'de bir darbe girişimi oldu fakat 15 Temmuzun hemen arkasından ise bir darbe gerçekleştirildi hatta bir darbe gerçekleştirilmedi, darbeler silsilesi gerçekleşti. Türkiye darbeler silsilesiyle yönetilir hâle geldi. Asıl sorgulanması gereken işte bu. Eğer biz burayı açıklığa kavuşturamazsak bu 701 sayılı OHAL Kanun Hükmünde Kararname'sinin nasıl hukuksuz olduğunu, nasıl adaletsiz olduğunu, suçsuz insanların burada nasıl cezalandırıldığını ve toplumun dışına itildiğini, sosyal bir ölüme mahkûm edildiğini de o zaman nasıl anlatabiliriz?

Türkiye'de bugün bu darbe sürecinin anlamı şundan kaynaklanıyor: Türkiye, aslında doksan beş yıllık sorunlarını çözebilmiş değil. 95'inci yıl dönümü kutlandı cumhuriyetin fakat cumhuriyet ne cumhuriyete benziyor ne de demokratik bir cumhuriyet inşa edilebilmiş. İşin temelinde yatan bu olduğu zaman ve gerçek anlamda bir demokrasi olmadan bu Meclis de ve toplumun bütün kurumları da çalıştırılamaz hâle getirildiğinde, o zaman biz sorunları da açıklayamaz hâle geliyoruz. Bu darbe aslında demokrasi isteyen güçlere karşı yapılmıştı ve bu kararnameler de demokrasi isteyen güçleri cezalandırmak için, onları tasfiye etmek için gerçekleştirildi. Örneğin, 4 Kasımda Eş Genel Başkanlarımız Sayın Selahattin Demirtaş ve Sayın Figen Yüksekdağ, işte böyle bir hukuksuzluk içerisinde, tamamen siyasi bir tasfiye sonucunda rehin alındılar ve diğer milletvekillerimiz, belediye eş başkanlarımız böyle bir tasfiyeyle muhatap oldular.

Yine, KHK'lerin çıkması, OHAL süreci, aynı zamanda Türkiye'deki hukuksuzluğun boyutlarını da açıklıyor. Kayyumları da açıklayan şey tam da bu zihniyettir. Hani dediniz ya, hani sizin Başkanınız dedi ya, "Allah'ın bir lütfu oldu." dedi ya, işte bunun anlamı budur. Allah'ın bir lütfu oldu ve bir darbe girişiminden darbe devşirdiniz ve bugün bütün insanları gerçekten inim inim inletiyorsunuz, bu ülkenin halklarını inim inim inletiyorsunuz.

YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Siz inletiyorsunuz.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Sık sık buraya çıkıyorsunuz ve diyorsunuz ki... İbni Haldun diyor ki: "Coğrafya kaderdir." Evet, ben, Doktor Hikmet Kıvılcımlı'nın bir öğrencisi olarak İbni Haldun'a büyük saygı duyuyorum. Evet, coğrafya kaderdir ama bilin ki Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, milletvekillerimiz, belediye eş başkanlarımız, zindandaki bütün yoldaşlarımız ve Halkların Demokratik Partisinin bütün üyeleri, bütün aktivistleri bu kaderi değiştirmek için mücadele ediyorlar.

OYA ERONAT (Diyarbakır) - Terör destekçisi onlar.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Bizler, sizin "darbe" olarak bize dayattığınız, halklara dayattığınız, işte bu kanun hükmünde kararnamelerle "İnsanlara ağaç kabuğu yesinler." dediğiniz bu düzeni değiştirmek için mücadele ediyoruz ve sizler bizimle demokratik koşullarda mücadele edemediğiniz için işte bu kanun hükmünde kararnamelere ihtiyaç duyuyorsunuz ve öyle ki insanlar mesleğini ömür boyu kullanamayacak hâlde, hıncınızı alamadınız. Yeni kanunlar çıkararak OHAL sürecini bütün bir sürece yayarak, bütün bu tarihe yayarak, aslında OHAL'i kaldırmayarak, aslında KHK'leri kaldırmayarak bu halka zulmetmeye devam ediyorsunuz. Bizler de direnmeye devam edeceğiz, mücadele etmeye devam edeceğiz ve sizin bu hukuksuzluklarınıza karşı, bu darbe yönetiminize karşı direneceğiz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)