| Konu: | Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 27.11.2018 |
İMAM HÜSEYİN FİLİZ (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 2'nci maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.
Konuşmama başlarken helikopter kazasında şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, Türk milletinin başı sağ olsun diyorum.
Bu maddeyle 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 11'inci maddesinin (1) ve (3) numaralı bentlerinde yer alan "inşaat" ibareleri "yapı" şeklinde ve (2) numaralı bendinde yer alan "yapı kullanma ruhsatı" ibaresi ise "yapı kullanma izni belgesi" olarak değiştirilmektedir. 11'inci madde esasen yerleşim birimleri atıklarının yönetmeliklerde belirtilen standart ve yöntemlere uygun olarak arıtılması, bertaraf edilmesiyle ilgili ve yer ve faaliyet alanı belirterek kimlerin sorumluluğunda olduğunu prensip olarak ortaya koymaktadır.
2872 sayılı Çevre Kanunu'ndan sonra çıkarılan çeşitli yönetmeliklerle ve eylem planlarıyla temiz bir çevre için neler yapılması gerektiği ortaya konulmuş ise de yönetmeliklerin uygulanmasında başarılı olunduğu söylenemez. Akarsularımız, sulama amaçlı barajlarımız hâlâ atık sularla kirlenmekte ve halkımızın sağlığı tehdit altında kalmaktadır. Buna kendi bölgemden bir örnek vererek devam etmek istiyorum. Bir zamanlar suyu güzel ve temiz, pırıl pırıl akan, etrafına hayat veren Nizip Çayı, sanayi atıkları, evsel atıklar, köylerin foseptiklerinde biriken atık sular, sabun imalathaneleri, yün yıkama tesisleri, zeytinyağı üretme tesisleri, karton ambalaj sanayisi gibi tesislerin suları doğrudan dereye verildikten sonra zehir saçan bir çay hâlinde şimdi. Gerekli ve yeterli arıtma yapılmadan Nizip Çayı'na verilen sular doğrudan Nizip Çayı üzerine kurulu Hancağız Barajı'na verilince büyük sorunlar yaşanmaya başlanmıştır. Nizip Çayı'nın güzergâhı boyunca ve Hancağız Barajı rezervuarındaki suların yöre çiftçileri tarafından sulama amaçlı kullanılması sonucunda bitkilerde verimsizlik, hastalık ve kurumaların olağan hâle geldiği, yaz aylarında ortaya çıkan kötü kokuların yöre insanının yaşam kalitesini olumsuz etkilediği, barajlarda kirliliğe bağlı olarak hiçbir canlının yaşayamadığı, bu sularla temas eden insanlarda çeşitli hastalıkların ortaya çıktığı, dere kenarındaki köylerde ülke ortalamasının çok üzerinde kanser vakalarının görüldüğü gibi şikâyetler, 2009 yılından bu yana çeşitli şekillerde gündeme getirilmiş, maalesef sorunlar çözülmemiştir.
Hancağız Barajı'nda 2012 yılında kimyasal atıklardan dolayı ortaya çıkan metan gazının sıkışması sonucu meydana gelen patlamada 2 kişi hayatını kaybetmiş, bu olaydan sonra Orman ve Su İşleri Bakanlığı bu şikâyetler üzerine bir rapor hazırlatmış ve üç yıl sonra, 2015 yılında hem Nizip Çayı hem de Hancağız Barajı için eylem planları hazırlatmış ve eylemler kademelendirilmiş ve bir takvime bağlanmıştır. Ancak bu eylem planları içerisinde, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin atık suların boru içine alınarak Nizip Çayı'nın temiz akması konusunda yaptığı çalışmalar var ise de bunlar sınırlı kalmış, 11 kilometrelik boru hattı uygulanmış, maalesef sorun tam sonuca ulaşamamıştır.
Yerinde yaptığım tespitlerde, Nizip Çayı yine kirli akmaktadır. Nizip girişinde Akçakent köyü ve Kaleköy'de su mor-siyah arası bir renkte akmakta ve Hancağız Barajı'na dökülmektedir. Burada görüyorsunuz, Akçakent'te, Nizip girişindeki suyun rengi. Bu resimdeki de Kale köyünde Hancağız Barajı'na dökülen suyun rengidir, simsiyah akmaktadır. Bu da su çekildikten sonra toprağın hâlini göstermektedir. Benzer durum Gaziantep'in Oğuzeli ilçesinde de mevcut olup Oğuzeli'nden geçen Sacır Suyu, yine atıklar sebebiyle kirlenmiş; şu resimde gördüğünüz gibi, bakın, beyaz köpükler akmaktadır. Kimyasal maddelerin ne olduğu burada çok güzel bir şekilde görülmektedir. Bu da yine Sacır Suyu'ndan ayrıca bir örnektir. Bu, sadece kirli olarak akmamakta, aynı zamanda etrafa koku yaymaktadır.
Anayasa'mızın 56'ncı maddesi çevrenin korunması ve insan sağlığıyla ilgili olarak devlete ve vatandaşa önemli görev vermektedir. Yüce heyetinizin huzurunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığını göreve çağırıyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İMAM HÜSEYİN FİLİZ (Devamla) - Başkan, bitiriyorum.
BAŞKAN - Sayın Filiz, tamamlayalım lütfen.
İMAM HÜSEYİN FİLİZ (Devamla) - İlgili birimlerini harekete geçirerek daha önceden hazırlanan eylem planlarını da güncelleyerek Nizip Çayı, Hancağız Barajı ve Oğuzeli Sacır Deresi'nin yarattığı sorunların çözülmesini yöremiz halkı adına istiyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)