GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:23
Tarih:28.11.2018

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi şahsım ve partim adına saygıyla selamlarım.

Öncelikle, Gebze'de viyadük çöküşünde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet dilerim.

Kocaeli milletvekili ve 6 arkadaşının verdiği Çevre Kanunu Teklifi'nin 16'ncı maddesiyle ilgili söz almış bulunmaktayım.

Çevre konusunda gerçekten gündeme giren bir kavram olarak bir yoğunluk yaşamakta dünya. Tabii olarak bunun yansıması Türkiye'ye ve Türk Parlamentosuna da düşmektedir. Bu vesileyle çevreyi çok yakından, birebir ilgilendiren ve özellikle de benim seçim çevremde önemli hâle gelen bir konuyu dikkatlerinize sunmak istiyorum.

Bursa Büyükorhan ilçesinde Karaağız biyokütle enerji santraliyle ilgili bir durumu bilgilerinize sunmak istiyorum.

Bitkisel ve hayvansal kökenli maddelerin yakımından elde edilen enerji ve buna bağlı bir yatırım olan biyokütle enerji santrali yapım kararı alınmış ve fizibilitesi çerçevesinde işlemler başlatılmıştır. İşlemler başlatılmasından itibaren köylüler ve çevre halkı, köyün girişinde yaklaşık sekiz aydır nöbet tutmaktadırlar ve bu santrale karşı, santralin yapılmaması yönünde bir pasif eylem içerisine girmiş durumdadırlar. Biz de yöre milletvekilleri olarak bu santralle ilgili fizibilite raporunu inceledik.

Çok değerli milletvekilleri, tabi olarak fizibilite, bu santralde kullanılacak ham madde ve ihtiyaç maddelerini sıralamaktadır. Bu santralde "Niçin burası kuruluş yeri olarak seçilmiştir?" sorusuna cevap aradığımızda birinci olarak bakıyoruz ki yıllık 120.450 ton su ihtiyacı var santralin ama bu suyu karşılayacak bir kaynak bu çevrede yok. Çevrede, yakın çevrede bu suyun alınacağı ne bir akarsu ne de bir doğal gölet var. Zaten yöre, su açısından zengin kaynaklara sahip değil.

İkinci olarak, ham maddeye baktığımızda, bu santralde ham madde olarak, yakıt maddesi olarak orman ürünü, standart dışı orman ürünü ve tarım atığı olarak 87 bin ton ham madde kullanılması öngörülmekte. Ancak çevre orman işletmelerinin verdiği bilgi, ihtiyaç duyulan 72.300 ton orman ürününün mevcut olmadığı yönünde. Ayrıca 15 bin ton, tarım atığı dediğimiz zeytin çekirdeği, şeftali posası gibi unsurlar asla bu çevrede bulunmamaktadır ve yetişmemektedir. Dolayısıyla fizibilite raporuna baktığımızda bu santralin burada kurulması için gerekli unsurlar söz konusu değildir. Geriye ne kalıyor? Geriye o zaman kimyasal olarak atık yakımı kalıyor. Bu nedenle yöre halkı da bir engelleme mücadelesi içerisindedir. Yöre halkı, yüzde 60 oranında AK PARTİ'ye oy veren insanlardır ve yaklaşık altı aydır köyün girişinde beklemektedirler. Benim buradan Parlamentoya ve yöre milletvekillerine sesleniş sebebim şudur: Gelin gidelim, bu proje doğruysa vatandaşımızı ikna edelim, bu proje yanlış ise o zaman kamu vicdanlarını rahatlatalım, herhâlde Parlamentonun ve parlamenterlerin bundan daha başka, daha fazla önemli görevleri yoktur diye düşünüyorum.

Bir başka konuyu da özellikle vurgulamak istiyorum: Biz yeni milletvekilleriyiz ama Parlamento birkaç çalışmasına sadece AK PARTİ milletvekillerinin dışarıdan içeri girmesi için ara vermektedir, bu da Sayın Başkanı hakikaten zaman zaman zor duruma düşürüyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Tatlıoğlu.

İSMAİL TATLIOĞLU (Devamla) - Yasama yapmayla ilgili haftada iki gün veya iki buçuk gün çalışan bir Genel Kurul var. Lütfen bu Genel Kuruldaki görevlerimizin başında olalım. Yani geçen gün de böyle oldu, dışarıda muhabbetten veya yakın çevredeki evlerden buraya toplanmak için uzun zamanlar harcadık ve Sayın Başkana da yeminini bozduruyoruz zaman zaman. Bu konuda hepimizi hassasiyetle davranmaya çağırıyorum.

Saygılar sunarım. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.