GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:23
Tarih:28.11.2018

SUZAN ŞAHİN (Hatay) - Sayın Başkan, değerli üyeler; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Gün geçmiyor ki bir işçi cinayeti daha olmasın. Gebze'de viyadük inşaatında beton blok çökmesi sonucu hayatını kaybeden emekçi kardeşlerimize rahmet, yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum.

Ayrıca, 12 bin öğretmen açığının kapandığı, 400 bin atanmayan öğretmenin mağduriyetinin giderildiği, mevcut öğretmenlerin 3600 ek göstergeden yararlandığı, kadrosu olmadan çalıştırılan sözleşmeli ve geçici öğretmenlerin daimî kadrolara alındığı, emekli öğretmenlerin mağduriyetlerinin giderildiği ve atanmayan öğretmenlerin tamamının kademeli olarak atanması için kadro ihdas edildiği bir Türkiye özlemiyle öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutlamak istiyorum.

Yine aynı şekilde, son iki yılda öldürülen kadın sayısının 1.021 olmadığı, şiddet gören kadın sayısının 870 olmadığı, tecavüze uğrayan kadın sayısının 342 olmadığı, Türkiye'mizin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Endeksi'nde 144 ülke arasında 131'inci sırada yer almadığı, son on yılda tam 2.337 kadının şiddet görerek hayatını kaybetmediği bir ülke olma ümidi ve özlemiyle 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla her türlü şiddetin son bulmasını diler, alınan kararların, kâğıt üzerinde kalan mevzuatların, raporların samimiyet olmadan hiçbir şeyi çözmediğini, çözemediğini hatırlatmak isterim.

Sayın üyeler, Hatay'da son bir yılda Arsuz, Erzin, Dörtyol, Antakya, Soğukoluk ve Belen olmak üzere birçok orman yangını meydana gelmiştir. Orman bitkileri ve hayvanları telef olmuş, yaklaşık 50 hektar orman alanı kül olmuştur. Yangına geç müdahale edilmesinin ve yanan alanının büyük olmasının nedeni orman müdürlüklerinin sorumluluğunda olan orman yangın yollarının yetersizliğidir. Bu sebeple ekipler yangına ya geç müdahale ediyor ya da yangın bölgesine ulaşamıyor, bu da zararı artırıyor. Orman yolları, yangın emniyet yol ve şeritlerinin, genel planlama ve uygulama esasları içerisinde, orman yangınlarına en hassas bölgelerde yoğunlaşmak üzere en kısa sürede bitirilmesi gerekmektedir. Yangın yollarının ıslahı ve genişletme çalışmaları yapılmalı, ciğerlerimiz olan ormanlarımızın ve orman canlılarının korunması sağlanmalıdır.

Sayın üyeler, millîlikten bahsedip Türkiye'mizi ithal ülke hâline dönüştürmüş AKP Hükûmeti, hayvancılık üretimini geliştirmek ve teşvik etmek yerine, ülkemize canlı hayvan ithalatı yapmakta ve Hükûmet, söylediği gibi, tedbirli davranmamaktadır.

Angus kokusundan dolayı İskenderun'a yerli turist gelmez olmuş, halk evlerinde oturamaz, yemek yiyemez hâle gelmiştir. Tüm başvuru ve şikâyetler sonuçsuz kalmış, halkın yaşam kalitesi düşmüştür. Bir gümrük gıda laboratuvarı da yoktur ve kurulması şarttır. Şarbon gibi bulaşıcı hastalıklar da bu denetimsizlikler sonucu yayılmaktadır, halk tedirgindir. Hayvanların tahliyesi de ikamet alanlarından uzak, karantina alanlarına yakın bir limanda yapılmalıdır. Tahliyede şehri sinek kaplamaktadır. Anguslarla beraber gelen sinek, bakteri ve organizmalarla mücadele konusunda da tedbirler alınmamaktadır. Şehri yaşanmaz kılan kötü kokunun önlenmesi ve hastalık risklerinin oluşmaması için gerekli denetim ve çalışmalar yapılmalıdır. Angus sorunu nihai çözüme kavuşturulmalıdır.

Değerli üyeler, bir diğer önemli konu ise denetimsiz olarak işletilen ve çevreye zarar veren taş ve kum ocakları sorunudur. Hatay'da çok sayıda taş ocağı bulunmaktadır. Taş ve kum ocağı işletmelerinin yeryüzünün genel yapısında, bitki örtüsünde, bölgesel havasında, yer altı ve yer üstü sularında ve yüzey yapılarında ölçülebilir, olumsuz yönde etkileri ortaya çıkmaktadır. Taş ve kum ocaklarında delici, kazıcı ve kırıcı ağır iş makinelerinin çalışıyor olması, ocaklarda kullanılan patlayıcılarla birlikte ciddi gürültü kirliliğine neden olmaktadır. Özellikle taş ocağı işletmelerine yakın yerleşim birimleri bu gürültüden olumsuz etkilenmektedir. Habib-i Neccar Dağı, Hacı Kürüş Deresi kenarındaki Roma İmparatorluğu Dönemi öncesi kalıntılar ve Roma İmparatorluğu Dönemi'ne ait, Antakya'nın 5 kapısından günümüze kalan tek kapısı olan Demirkapı ya da diğer adıyla Bab-ı Hadid gibi antik döneme ait tarihî doku ve kültürel miraslar taş ocağına yakın bir mesafede olup risk altındadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

SUZAN ŞAHİN (Devamla) - Taş ocağındaki patlamalar sonucu oluşan toprak kaymasıyla bir kısım eserler toprak altında kalmıştır. Ayrıca, yanlış madencilik faaliyetleri sonucu zeytinlerde rekolte düşmesi, tozlu ve lekeli zeytin üretimi gerçekleşmiştir.

İskenderun-Erzin arasında her kilometrede yer alan taş ocakları ciddi bir görüntü kirliliği yaratmaktadır. Bir yandan dağlar eritiliyor, bir yandan deniz dolduruluyor, her 2 kilometrede var olan limanlar da deniz kirliliğini had safhaya getirmiştir. Ağır sanayi bölgesinde, Erzin-İskenderun arasında her mevsim fabrika bacalarından çıkan dumanlardan göz gözü görmez hâle gelmiştir. Yeterli denetimler yapılmamaktadır.

Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Bu ülke hepimizin. Çevreye duyarlı politikalar üretilip uygulanması hepimizin yaşam zorunluluğudur.

Saygılarımla. (CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.