| Konu: | Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 28.11.2018 |
HÜSEYİN ÖRS (Trabzon) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; görüşülmekte olan Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 17'nci maddesi üzerinde İYİ PARTİ adına görüşlerimizi ifade etmek üzere huzurlarınızdayım.
Değerli milletvekilleri, bugün İYİ PARTİ milletvekili olarak söz aldığım Trabzon'umuzun çevre sorunlarından bir kısmını burada dile getirmeye çalışacağım. Ne yazık ki, buradan içim acıya acıya, üzüle üzüle ifade etmek zorundayım ki plansız yapılaşma ve betonlaşma Trabzon kentinin temel sorunu olmuştur. Trabzon, son on beş yılda, tarihini utandıracak, yaşayanları usandıracak derecede imar ihlallerinin yaşandığı bir kent olmuştur. Somut bir örnek vermek isterim: Trabzon'da bizim bir beldemiz var, hemen Boztepe'mizde bir beldemiz var, ismi Çukurçayır. Bugün o beldeyi görseniz, o beldeyi bir görseniz "Burası olsa olsa çukurbeton" dersiniz. Ne yazık ki Trabzon'un büyükşehir olmasıyla birlikte kapanan birçok belde belediyesi, kapanmadan önce, yangından mal kaçırırcasına, plana uygun olmayan yapılara ruhsat vermiş, sosyal ve yeşil alan sahalarını dikkate almamıştır.
Bugün 50 bin nüfuslu, âdeta küçük bir şehir konumuna gelen Çukurçayır, ne yazık ki Trabzon'un meydanından ulaşılacak bir yola sahip değildir. Trafik sıkışıklığı, Boztepe ve Çukurçayır bölgesinde oturan Trabzonlu vatandaşlarımızın en temel sorunudur.
Şimdi, AK PARTİ'ye mensup arkadaşlarımızın "son on beş yıl" dediğim için söylediklerime refleks olarak verecekleri tepkiyi tahmin ettiğimden onlara bir şey hatırlatayım: 7 Ağustos 2012 tarihinde dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Erdoğan Bayraktar'ın bu bahsettiğim Çukurçayır beldemizle ilgili verdiği demeç var, diyor ki Sayın Bakan: "Elimde olsa ilk işim Çukurçayır'ı yıkmak olur. Çukurçayır'ın hâlini görünce içim acıyor, yüreğim yanıyor."
Saygıdeğer milletvekillerim, Trabzon'a bakınca benim de içim acıyor, yüreğim yanıyor. Şöyle bir bakıyorum, tabiat harikası bir yerimiz var -hepinizin bildiğini düşünüyorum- bu yerimizin adı Uzungöl. Gördüğünüz yer Trabzon'un tabiat harikası bir yeri, Uzungöl. Bugün, bu Uzungöl'e baktığınız zaman, bu Uzungöl, bizim kartpostallarda evimizi süsleyen, özellikle gurbetteki hemşehrilerimizin iş yerlerini süsleyen Uzungöl, maalesef, çarpık yapılaşma ve betonlaşmadan dolayı o kadar kötü bir hâle gelmiş ki insanın görünce içi gerçekten acıyor. İşte bugünkü Uzungöl de bu Uzungöl. Diyeceksiniz ki: "Ne var?" Bu Uzungöl'e baktığınız zaman, Uzungöl'ün etrafında beton duvar yok ve yemyeşil, yapılaşma, betonlaşma yok ama bu Uzungöl'e baktığınız zaman, son on beş yılda olan Uzungöl'e baktığınız zaman, bu Uzungöl'ün etrafındaki yoğun yapılaşmayı görüyorsunuz ve etrafı da beton bir duvarla çevrilmiş. Bizim Uzungöl'ümüz, benim çocukluğumda kenarına gidip ekmek somununu attığımda sarı benekli alabalıkların yediği Uzungöl'ümüz, artık bugün "uzun havuz" hâline getirilmiş. Bu sorunu burada özellikle dile getirmek istedim.
Saygıdeğer arkadaşlarım, "Trabzon'a bakınca benim de içim acıyor, yüreğim yanıyor." diyorum ya, özellikle Trabzon'un kent içi ulaşımı tam bir eziyete dönüşmüş durumda. Bugün Trabzon'un en önemli caddesi Kahramanmaraş Caddesi'nde değil taşıt trafiğinin akması, yayalar karşıdan karşıya geçemez durumdadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Sayın Başkan...
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Oysaki bundan on yıl önce Trabzon'un yönetimine talip olanlar "Biz yönetime geldiğimiz zaman Trabzon'un trafik problemini çözeceğiz, oraya bir raylı sistem yapacağız." diyerek milletten yetki almışlardı. Bugün maalesef bu raylı sistem orada yok.
SALİH CORA (Trabzon) - Projesini yaptık.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Trabzon'un özellikle trafik probleminin çözülebilmesi için en kısa zamanda toplu taşıma sistemine geçilmeli, raylı sistem hayata geçirilmelidir.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, Trabzon'da ihmal edilen, unutturulan ve geçiştirilen projeleri tekrar gündeme taşımak, takipçisi olmak, vatandaşlarımızın mağduriyetlerini Mecliste dile getirmek ve çözüm için ortak akılla hareket edilmesinin yolunu açmak en önde gelen vazifemdir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)