GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:23
Tarih:28.11.2018

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli üyeler; biraz önce benim konuşmam üzerine bir oylama yapıldı ve o oylama bozuldu ve sayın vekiller büyük bir dalga biçiminde girdiler. Mademki oylama reddedilmemişti neden yeniden oylatıldı? Acaba sayın vekiller neyi oyladıklarını elektronik yolla beş dakika tanındıktan sonra biliyorlar mıydı? Bu kadarla yetineyim.

Evet, burada tabii ki tartıştığımız konu çok önemli bir konu. Bu konu ülkemizin temel değerleriyle ilgili, gelecek kuşakların nasıl bir ülkede yaşayacaklarını ilgilendiren temel konu ve bu konuyu bizim ele alış tarzımız, gayriciddi olarak, alelacele ve ivedi bir biçimde ele alış tarzımız her adımımızda yeni bir çelişkiyi ortaya çıkarıyor gerek üst normlar açısından gerek yatay normlar açısından. Bu itibarla ben bu konuştuğumuz konunun, esasen sadece bir insan davranışı değil, ama aynı zamanda flora, fauna ve homo sapiens çerçevesinde yaşam alanlarının anlam kazanacağını ve bunun temellerinin de Anayasa'mızda bulunduğunu belirterek devam etmek istiyorum. Nedir bu? Biraz sonra Cerattepe'den gelen sevindirici bir haberle devam edeceğim ve bu vesileyle Gezi ile Validebağ'ın doğal ortamdan çıkarılması sorununa da değineceğim.

Şimdi, nedir buradaki sorun? Şudur: Eğer biz doğal ortamı bozarsak, nasıl ki HES'lerle dereleri kuruttuğumuz gibi gölleri kurutursak ve deniz alanlarını bu şekilde, doğaya eşit giriş hakkını ihlal edecek şekilde bozarsak o zaman flora-fauna ve homosapiens dengesi bozulacağı için Anayasa'nın -daha önceki konuşmalarımda değindiğim- 43'üncü maddesi, 56'ncı maddesi ve 63'üncü maddesi, özellikle, Anayasa'nın hak ve özgürlükleri düzenleyen 13'üncü maddesi yoluyla ihlal edilecektir. Çünkü 13'üncü maddeye göre, hak ve özgürlükler ancak kanunla sınırlanabilir ama bunlar Anayasa'nın özüne ve sözüne uygun olmalıdır ve belirli bir nedene dayanmalıdır. Şimdi, burada, tabii ki, bu ilkelerin yanı sıra ölçülü olmalıdır ve özüne dokunmamalıdır. İşte, bu bakımdan, anayasal hak ve özgürlükler bütünü önem taşıyor ve bu torba kanun teklifinde getirilen düzenlemelerin -özellikle bu 18'inci maddede yapılan göller, nehirler ve denizlere ilişkin tesislerin bu alanları- Anayasa'nın 13'üncü maddesi yoluyla, ilgili maddelerine aykırı olduğu açıktır. Şimdi, bu bakımdan da bu maddenin tümüyle geri çekilmesini talep ediyoruz.

Ancak burada yakın geçmişte yaşadığımız ve yaşayacağımız olaylar bakımından Cerattepe'den gelen olumlu haberi, "Hâlâ Türkiye'de hâkimler var." dedirtebileceğimiz, diyebileceğimiz haberi paylaşmak istiyorum, sonra Gezi'ye ve Validebağ'a değineceğim. Artvin'in Kafkasör Yaylası Cerattepe mevkisinde madencilik faaliyeti için "Çevresel Etki Değerlendirme Olumlu" raporunda 22 hektar gösterilen alana verilen işletme izninin 240 hektara çıkarılmasına karşı açılan davada Rize İdare Mahkemesi kararını verdi ve bu kısmın izninin iptal edilmesine karar verdi yani artırılmasına dair iznin iptal edilmesine karar verdi. Bu, olumlu bir gelişmedir; her şeye rağmen, hâkimlerimiz var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (Devamla) - İkinci husus, Gezi konusunda bu kadar konu farklı yönlere çekildi. Oysa Gezi alanında yapılması tasarlanan alışveriş merkezi Anayasa'nın 23'üncü, 57'nci ve 63'üncü maddelerine açıkça aykırıydı ve Gezi sahiplenilmesi, orada bir alışveriş merkezinin inşa edilmesini önledi.

RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Onun için mi yakıp yıktılar?

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (Devamla) - Şimdi, sadece şu soruyu sormakla yetiniyorum konuyu farklı alanlara çekmek isteyenler için: Acaba, o dönemde İstanbul Valisi olan, o dönemde Emniyet Müdürü olan, o dönemde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan kişiler, o sorumlular şimdi nerededirler?

Son konu Validebağ konusu. Validebağ doğal bir alandır, flora, fauna, homo sapiens bütünüyle doğal bir alandır. Eğer millet bahçesi yapılırsa orada flora ve fauna ortadan kalkacak.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (Devamla) - Çevresel faaliyette daha iyisini yapmak için faaliyet gösterilir yoksa bozmak için faaliyetin gösterilmesi Anayasa'mıza ve çevre hukukunun temel ilkelerine açıkça aykırılık oluşturmaktadır.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)