GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:25
Tarih:04.12.2018

HDP GRUBU ADINA MURAT ÇEPNİ (İzmir) - Sayın Başkan, Genel Kurul ve değerli halkımız; tarım araştırma önergesini destekliyoruz. Bütçeler vesilesiyle tarım alanında yaşanan yıkımı, kamu kurumlarının başarısızlığını, tarımın beşiği olan Anadolu'nun nasıl ithal ürünlere bağlı hâle geldiğini bir kez daha gördük, yaşanan sorunları, yolsuzlukları, halk düşmanı politikaları bir kez daha dile getirdik. Anadolu'nun bereketli toprakları, yanlış ekonomik politikalar yüzünden çoraklaştırıldı. Biz HDP olarak tarımın sermaye şirketlerine peşkeş çekilmesine karşı mücadelemizi yükselteceğimizi bir kez daha buradan belirtiyoruz.

Yoldaşlarımız, HDP il binalarında ve Mecliste açlık grevindeler. Leyla Güven ve vekillerimiz, tecrit kalksın talebiyle açlık grevine başladılar ve sessiz bir çığlığı yükseltiyorlar. Bu talep, milyonların talebidir. Başta Kürt halkının adil, demokratik, onurlu barış talebi şiddetle yanıtlanıyor. Savaştan beslenenler bir avuç saray çevresidir oysa milyonlarca emekçi yoksullaşıyor. AİHM kararını uygulamayanlar, tecridi kaldırmayanlarla işçileri açlığa, işsizliğe, güvencesizliğe mahkûm edenler aynıdır. Bugün, Aydın Efeler Kızılcaköy'de "Mahallemizde jeotermal istemiyoruz, zehirlenmek istemiyoruz, yaşamak istiyoruz." diyen köylülere saldıran kolluk güçleri hangi iktidardan, hangi siyasi akıldan besleniyorsa bu savaş politikaları da tıpkı oradan besleniyor.

Bugün Dünya Madenciler Günü ve Madenciler Günü büyük bir kuralsız, güvencesiz çalışma koşulları içerisinde gerçekleşiyor. İSİG Meclisinin verilerine göre, 2017 yılının ilk on bir ayında 84 maden işçisi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Ölümler, özellikle, linyit, taş kömürü, mermer, taş ve bakır ocaklarında yoğunlaşırken 84 madencinin ölümü "Ben baktım, çok güzel ölmüşlerdi. Kaza, ölüm, madencilik mesleğinin fıtratında var." anlayışından besleniyor.

"Yerin derinliklerinden geldiler,

Ellerinde susmak bilmeyen bir yer altı güneşiyle.

Ne kadar diplere bastırılsa,

O kadar boğulmak bilmez yankısıyla yüreklerinin.

Ağır ağır geldiler...

Sonra her gün geldiler, artarak geldiler

Kadınları, çocukları ve alkışlarıyla.

Yoğurt mayalar gibi geldiler,

Pişkin ekmekleri bölüp de paylaşır gibi,

Su gibi, ateş gibi.

Her gün yeni ağızlar eklendi ağızlarına,

Yeni yollarla tanıştı ayakları,

Her gün yeni kabuklar çatladı,

Yeni kulaklar işitmeye başladı söylediklerini.

Bir kent oldular sonunda,

Ve adını değiştirdiler ülkenin."

Direnen maden işçilerini buradan bir kez daha selamlıyoruz ve aydınlık bir dünya ve demokratik bir Türkiye mücadelesini onlarla birlikte yürüteceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz.

Yine, yarın üçüncü havalimanı işçileri...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin.

MURAT ÇEPNİ (Devamla) - Yine, kölelik koşullarında çalışmaya isyan ederek eyleme başlayan üçüncü havalimanı işçileri tutuklanmıştı. İnşaat-İş ve Dev Yapı-İş sendikaları üyeleri ve işçileri cezaevindeler ve cezaevi koşulları son derece kötü. Tek tek bütün tutuklular farklı koğuşlara verilmiş durumda ve koğuşlarda fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kalıyorlar. Bu arkadaşlarımızın yarın mahkemesi var, tüm halkımızı mahkemeye katılmaya, yoldaşlarımızın özgürlük talebini yükseltmeye çağırıyoruz.

Teşekkür ederiz. (HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Çepni.