GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:26
Tarih:05.12.2018

HDP GRUBU ADINA SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bugün 5 Aralık, kadınların seçme ve seçilme hakkını elde ettikleri bir gün olarak, takvim günü olarak değerlendiriliyor ve burada grup başkan vekilleri söz alıyor. Önce ona bir değinmek istiyorum. Yani seçme ve seçilme hakkı bir takvim gündemine dönüşmüştür. 21'inci yüzyılda seçme ve seçilme hakkı kadınların elinden bariz bir şekilde alınmaktadır. Bugün belediye eş başkanlarımızın ve bu Parlamentonun bir üyesi olan Hakkâri Milletvekilimiz Leyla Güven'in zindanda olması bunun bir göstergesidir. Burada süresiz, dönüşümsüz açlık grevinin yirmi sekizinci gününde olan Leyla Güven'i saygıyla selamlıyorum ve bütün kadın seçilmişleri burada selamlamak istiyorum.

Değerli arkadaşlar, dediğim gibi, bu takvim gündemi meselesi engellilerle ilgili de gündeme geliyor. 3 Aralık Engelliler Günü'nde herkes engellilerle ilgili olarak bir şeyler söylüyor fakat engelliler hakkında hiçbir değişiklik olmuyor, hatta kazanılmış haklarında bile geriye gidildiğini biz görüyoruz. Örneğin, engellilere yardım mı veriliyor, maaş mı veriliyor? Neden engelliler "yardım" adı altında bir ücret alabiliyorlar? Bu sorunun cevabı şu: Türkiye sosyal devlet olmaktan giderek daha fazla çıkmıştır ve sosyal hak yerine, iktidara biat edenlere yardımlar dağıtılabilmektedir. O da ancak kayırmacı bir ekonomik anlayışla yapılıyor.

Öyle ki bu engelli yurttaşlara bankalar bile kredi vermiyorlar çünkü onların elindeki bu kartların bankalar nezdinde de bir geçerliliği yok. Yine ailede SGK'li çalışan bir kişi bile olsa bu engelli yurttaşlarımız herhangi bir destek alamıyorlar. Elektrik, doğal gaz engellilere ücretli, indirim yok.

Yine, kanun hükmünde kararnamelerle 2 bini aşkın engelli işinden hukuksuzca çıkartıldı. Hapishanelerde engelliler var ve bunlara dair olarak da büyük bir ayrımcılık, yok sayma durumuyla karşı karşıyayız. Hükûmet engellilerin sorunlarını çözmek gibi bir programa ve politikaya kesinlikle sahip değil. Engellileri, onların bakımıyla ilgili sorumlulukları daha çok kadınların ve ailenin üstüne bırakmakta ve devlete de yine yardımlarla engellileri bağımlı kılmayı kendisine bir politika olarak belirlemekte. Oysa Türkiye'de yaklaşık 8,5-9 milyon engelli var ve engelliler her birimizle eşit koşullarda, eşit yurttaşlar olarak anılmak istiyorlar ve eşit yurttaşlar olarak hak sahibi olmak istiyorlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Teşekkürler.

Eğitimde, istihdama erişimde engelliler büyük sorunlarla karşı karşıya. Toplumdan dışlanma en önemli sorunların başında geliyor. Kamuda ve özel sektörde engelliler birikimleri gözetilerek, kapasiteleri göz önüne alınarak değerlendirilmiyorlar. Bunun dışında herhangi bir işte, vasıfsız bir işte, sadece engelli oldukları için değerlendiriliyorlar; bu bile büyük bir ayrımcılıktır.

Yine, engellilere yönelik sağlık raporunu alabilmek gerçekten deveye hendek atlatmaktan daha zor. Yani bu engellilerin sağlıkla ilgili olarak bu kadar bariyerlerle karşılaşmış olmaları utanç vericidir. Siz devlet olarak "Ben görevimi yapmıyorum." demek istemiyorsunuz ama bunun yerine bazı kurallar çıkartıyorsunuz, bu da engellileri yok saymanın bir başka yoludur. Engelliler eşit yurttaşlık olarak her birimizle eşit haklara sahip olmalıdır diyoruz ve öneriyi destekliyoruz. (HDP sıralarından alkışlar)