| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 06.12.2018 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYHAN EREL (Aksaray) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri, yüce Türk milleti; CHP'nin vermiş olduğu grup önerisi hakkında söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; son on yılda enflasyon yüzde 145, çiftçi borçlarıysa yüzde 830 artmıştır. Yüzde 90'ı borçlu olan çiftçinin borcuysa yaklaşık 100 milyara dayanmıştır. Geçen gün yaptığım konuşmada devletin gayrisafi yurt içi hasıladan dolayı çiftçiye 100 milyar TL bir borcunun olduğunu, çiftçinin alacağının olduğunu söylemiştim. Bu alacak başka kanallara değil de çiftçimize iletilmiş olsaydı bugün çiftçimizin borcu sıfır olurdu diye düşünüyorum.
Hükûmetin izlediği yanlış politika yüzünden tarım ürünlerinde ithalatın artışı, ekonomide yaşanan krizler çiftçilerimizi borç batağına sürüklemiştir. Arpa hasadı başlıyor, bir bakıyorsunuz ki Hükûmet arpada gümrük duvarlarını yıkıyor. Pirinç hasadı başlıyor, bir bakıyorsunuz ki Hükûmet pirinç ithalini kolaylaştırıyor. Pamuk hasadı başlıyor, Harran Ovası'nda tarlada pamuk şu anda 2,5-3 liradan müşteri beklerken, alıcı beklerken, devlet, Hükûmet dışarıdan 7-8 liraya pamuk alıyor. Harran Ovası'nda Muhsin Amca soruyor: "Benim elimde pamuk varken dışarıdan niye pamuk alıyorsunuz?"
Yine, en basiti, yerelde Aksaray'da, genelde Türkiye'de, Aksaray'da dünyanın, Türkiye'nin en güzel ay çekirdeği yetişiyor, en kral sarımsağı yetişiyor ama Hükûmet, devlet Çin'den hem ayçiçeği hem sarımsak ithal ediyor. Bunu anlamış değiliz.
Aksaray'ın Bayıraltı köyü adını verdiğimiz bölgesinde, Baymış'ta, Sapmaz'da, Sarayhan'da, Acıpınar'da yani Bayıraltı'nda vatandaş sarımsağını tarlada bıraktı, tarlayı sarımsağıyla beraber sürdü. Eğer Çin'den sarımsak alınmamış olsa Aksaraylı sarımsak üreticisi bu sarımsağına müşteri bulabilecekti. Yine, Yeşiltepe'de, Ulukışla'da "Çöl" dediğiniz bölgede ay çekirdeği üreticinin elinde kaldı.
Çiftçinin sadece bankalara borcu yok; çiftçinin, ilaççıya, gübreciye, tohumcuya, velhasıl herkese borcu var. Devlet alımı kıstığı için çiftçi ürününü tüccara veriyor, tüccar da zor durumda olduğu için çiftçiye ödeme yapamıyor. Tüccar çiftçiye ödeme yapmadığı için de çiftçi tarım kredi kooperatifinden aldığı borçları ödeyemez hâle geldi. Bugün, çiftçi, tarım krediye olan borcundan icraya düştüğünde yüzde 41 faiz ödemek zorunda kalıyor. Bunun yanında, mazotun, gübrenin, ilacın fiyatının yüzde 100 artması ama çiftçinin ürününün değer görmemesi borcu artırıyor. Siz 1 liraya buğday mal ediyorsunuz, 1 lira 5 kuruşa devlet buğday alıyor. Siz, 1 liraya arpa mal ediyorsunuz, devlet 90 kuruşa arpa alıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYHAN EREL (Devamla) - Başkanım, bir dakika rica ediyorum.
BAŞKAN - Bir dakika ilave ediyorum.
Buyurun.
AYHAN EREL (Devamla) - Bugün, çiftçi tohum alacak, 1 liraya sattığı buğdayı 1 lira 80 kuruşa alıyor, arada 80 kuruş fark var. Yine 90 kuruşa sattığı arpanın tohumunu 1 lira 60 kuruşa almak zorunda. Dolayısıyla, ne yapacak? Mecburen borçlanacak. Artık tarlasını ekemez hâle geldi, süremez hâle geldi. Yerelde Aksaray'da, genelde Türkiye'de tarlasını süren vatandaş bu sefer gübre atmadan sadece ekim yapacağını, sürmeyen vatandaş ise kesinlikle ekmeyeceğini söylüyor. Zira ne yaptığı masrafın karşılığını alabiliyor ne de alın terinin karşılığını alabiliyor. Dolayısıyla çiftçimiz çok zor durumda, Hükûmetimiz bir an önce çiftçinin borçlarını, özellikle kredi borçlarını, hem tarım kredi kooperatifine hem de Ziraat Bankasına olan kredi borçlarını en az bir yıl faizsiz ertelemesi gerekiyor. Yoksa önümüzdeki yıllarda, Allah muhafaza, Türkiye tarım alanında kıtlıkla baş başa kalacaktır diyorum.
Hepinize sevgi ve saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Erel.