GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:27
Tarih:06.12.2018

MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 16 sıra sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun Teklifi'nin 17'nci maddesi üzerinde öz almış bulunuyorum. İYİ PARTİ Grubu adına yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bu kanun da AK PARTİ tarafından alışkanlık hâline getirilen torba yasalardan birisi. İçine olumlu maddelerin yanına bir iki olumsuz madde koy, hepsini birlikte oyla. Bu mantık ve yaklaşım sizce doğru olabilir, bizce doğru değil arkadaşlar.

Kanun teklifinin aceleyle hazırlanmış olduğu teknik hatalardan anlaşılmaktadır. Kanun teklifi içerisinde Türk Ticaret Kanunu, İcra ve İflâs Kanunu, Harçlar Kanunu'nda değişiklik yapılmakta olduğunu görüyoruz.

AK PARTİ on altı yıldır iktidarda. Biz burada, milletin temsil edildiği yüce Mecliste, sanayici, esnaf, ithalatçı, ihracatçı, çiftçi, memur borç batağında, bunların gelir seviyelerini artıracak yasal düzenlemeleri yapmamız gerekirken sermaye odaklarını memnun edecek sipariş bir teklifi yasalaştırmak için çalışıyoruz. Bu, kabul edilemez.

Bundan on yıl önce icra ve iflas dosyası 8 milyon iken 2018 yılında 19 milyon 901 bin icra iflas dosyası var. On yılda icraya düşen, iflas eden yüzde 250 artmış; AK PARTİ'nin eseri, iflasları artırmak olmuştur.

Değerli milletvekilleri, AK PARTİ'nin 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu'na eklemek istediği geçici 15'inci maddeyle, artık icradan başını kaldıramayan, iflasın eşiğine gelmiş firmaların dosyalarını kurtarmak için değil, 2004 sayılı Kanun'un 290'ıncı maddesinin beşinci fıkrasındaki konkordato komiserliğinin niteliklerini belirleyen Adalet Bakanlığının yönetmeliği devre dışı bırakılmış. "Komiser listesi oluşturuluncaya kadar listeden görevlendirme usulü dikkate alınmaksızın komiser görevlendirilir." hükmü getirilmek istenmekte. Neden görevlendirme usulü bozulmaktadır? Bu aceleniz niye değerli arkadaşlar?

Uygulanan ekonomik politikaların sonucu olarak, son zamanlarda döviz kurunun hızla yükselmesi, girdi maliyetlerinin artması ve kamu kurumlarının özel sektöre olan borçlarını zamanında ödeyememesi nedeniyle firmalar zor duruma düşmüştür. İç talep azalmış, kurumsal yapı içerisinde gelir-gider dengesizliği dayanılmaz hâle gelmiştir. Banka kredilerinde vadeleri henüz gelmemiş borçlar bile istenir hâle gelmiş, muaccel hâle getirilen kredilere yüzde 90'lara varan faiz uygulanmaya başlanmıştır.

Bunun yanında, kamu kurumlarının ödenek sıkıntıları nedeniyle nakit akışının aksaması yüzünden özel sektörün taahhüdü altındaki işler zamanında bitirilemediği gibi, artan maliyetler yüzünden likidite darlığı başlamıştır. Firmaların tahsilat oranları yüzde 70-80'lerden yüzde 30-40'lara düşmüştür.

Belirttiğimiz nedenlerle ülkemizin köklü bazı işletmeleri de dâhil yüzlerce firma, borçlarını vadesi geldiği hâlde ödeyemez ya da gelecek vadede ödeyememe tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Ekonomik kriz sebebiyle iş yapamadıkları için borç batağına düşen firmalar, alacaklıların haciz baskısından ve iflas etmekten kurtularak varlıklarını sürdürebilmek için konkordato talebinde bulunmaktadırlar. Çünkü artık sermayesini koruyamaz, yanında çalıştırdığı işçilerine maaşlarını veremez, hatta sigortalarını yatıramaz hâle gelmişlerdir. Yoksa hangi firma sahibi yok olmak ister.

Sayın milletvekilleri, bilindiği üzere 15/3/2018 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 28/2/2018 tarihli ve 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile İcra ve İflas Kanunu'nun birçok maddesinde değişiklik yapılmıştır. En önemli değişikliklerden birisi de iflas ertelemesinin kaldırılarak yerine yeniden düzenlenmiş konkordato hükümlerinin getirilmesi olmuştur.

Sekiz ay önce 7101 sayılı Kanun'da yaptığınız değişiklik, sekiz ay sonra işe yaramaz hâle geldi. Bugün yeni düzenlemeyle konkordato ilanını zorlaştırıyorsunuz. Atı alan, Üsküdar'ı geçti arkadaşlar; büyük şirketler konkordato ilan ettikten sonra küçük işletmelerin konkordato ilan etmesinin önünü kapatıyorsunuz, küçüklerin iflasının önünü açıyorsunuz. Bu vebal size yeter.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Çulhaoğlu, bir dakika ilave edelim, tamamlayalım.

MEHMET METANET ÇULHAOĞLU (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Yaklaşık sekiz aydır uygulanmakta olan konkordatoya ilişkin bazı hükümler, 13/11/2018 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan ve Adalet Komisyonundan geçen Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun Teklifi'nin 13, 14, 15, 16 ve 17'nci maddeleriyle yeniden düzenlenmektedir. Düzenlemenin genel gerekçesinde özetle sekiz aylık uygulamanın sonucunda bazı sorunların çıktığı, bu nedenle yeni düzenlemeye gidildiğinden söz edilmektedir. Bu sorunların ana noktalar itibarıyla neler olduğu belirtilmediği gibi getirilen madde değişiklikleriyle hangi sorunların giderileceği de açıkça belirtilmemiştir. Ayrıca getirilen maddelerle telafisi imkânsız ne gibi olumsuz sonuçların doğacağı da göz ardı edilmiştir.

Değerli milletvekilleri, elimde resmî makamlardan aldığım konkordato ilanları var. Adana ilinde 8 firma, Türkiye genelinde 523 şirket konkordato ilan etmiştir. Bu, krizin sonucu değilse nedir? Dilerim bu icra ve iflas sayıları artmasın ama görünen köy de kılavuz istemiyor arkadaşlar. AK PARTİ'nin bu istikrarsız ekonomik siyasi anlayışıyla bu ekonomik krizin çözülemeyeceği aşikârdır.

Bu duygu ve düşüncelerle yüce heyetinizi selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)