GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Halkların Demokratik Partisi üyelerinin, siyasete gönül verenlerin, seçmenlerin Adalet ve Kalkınma Partisine biat etmesi şeklinde bir yaklaşımlarının olmadığına ve Türkiye'deki savcıların cumhuriyetin savcıları olduğuna ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:29
Tarih:11.12.2018

MEHMET NACİ BOSTANCI (Ankara) - Teşekkür ediyorum.

Bizim, Halkların Partisi üyelerinin yahut da başka siyasete gönül vermiş arkadaşların, seçmenlerin bize biat etmesi şeklinde bir yaklaşımımız yok, öyle bir derdimiz de yok. Türkiye'de farklı siyasetler olacak, bunlar kendi yol ve yöntemleriyle halkla diyalog kuracaklar, meşru süreçler çerçevesinde iktidar ve muhalefet ilişkileri teşekkül edecek. Bunun dışına çıkarak çarpıtmaya dayalı bu propaganda dilini, bir kere, reddediyorum.

İkincisi: Türkiye'deki savcılar cumhuriyetin savcılarıdır.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - İçeride olanların işiyle iş yapıyorsunuz.

TUMA ÇELİK (Mardin) - Bir gün olsun "HDP" ismini telaffuz edin ya, bir gün olsun, bir gün.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Ankara) - Lütfen dinler misiniz.

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Ankara) - Onların görevleri, bu ülkenin birliği ve dirliği istikametinde cumhuriyetin esenliği için çalışmaktır. Hukukun görevi ve aynı zamanda cumhuriyet savcılarının görevi budur. Onlar kimseden talimat almazlar. [HDP sıralarından "Ya, ya, ya" sesleri(!)] Esasen AK PARTİ Genel Başkanı da kimseye talimat vermez.

MUAZZEZ ORHAN (Van) - Brunson ne oldu, Brunson? Uçak ne zaman hazırlanmıştı?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Bostancı, devam edin.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Ankara) - 50 kere, 100 kere "siyah"a "beyaz" deyip, "beyaz"a "siyah" deyip tersinden bir lafla şartları değiştiremezsiniz. Bu propaganda dili çok eskiden beri birtakım siyasetlerin kullandığı yöntemlerdir ama bir işe yaramamıştır. Eğer Halkların Demokratik Partisi bütün bu olup biten süreçlere ilişkin gerçekçi bir analiz yapmak ve niçin bunlar yaşanıyor, bunları çözümlemek istiyor ise, yürüttüğü siyasete, kullandığı dile, Türkiye'ye bakışına, bölgedeki Kürtlerden tutun Türklere yönelik değerlendirmelerine, nasıl bir yaklaşım sergilediğine ilişkin...

EBRÜ GÜNAY (Mardin) - "AİHM kararını tanımıyoruz." ne demek?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Ankara) - ...demokrasi ve özgürlükler konusunda bol miktarda söz söylemek değil, gerçekten bunlara tekabül eden bir siyasal tavır ve eylem içerisinde olup olmadıklarına dair bir muhakeme yapmalılar.

Teşekkür ediyorum.