GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 2'nci Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:30
Tarih:12.12.2018

MHP GRUBU ADINA METİN NURULLAH SAZAK (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime başlamadan önce, dün talihsiz bir saldırı sonucu şehit düşen Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi ve şahsında tüm kahraman şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum. Yaralı polislerimize de acil şifalar diliyorum. Başta ailesi olmak üzere, tüm Emniyet teşkilatına ve necip Türk milletine sabırlar diliyorum.

Ticaret Bakanlığının 2019 yılı bütçesi için Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.

2019 yılı bütçe teklifi Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin ilk bütçesi olma özelliğine sahiptir. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin bütün kurum ve kuruluşlarıyla sağlıklı bir zeminde işlemesi Milliyetçi Hareket Partisinin üzerinde durduğu önemli bir husustur. Bugün Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası'nın başlangıcı olması hasebiyle Bakanlık tarafından fiyat etiketlerinde başlatılan "Yerli Üretim" logosu ile "Türk malı" arasında farklılık konusunda kamuoyunun aydınlatılması gerektiğini ve bu haftanın toplumsal bilinçle kutlanmasının önemini bir kez daha hatırlatıyorum.

Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi sonrası Gümrük ve Tekel Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı çatısı altında birleştirilmiştir. Bu birleşme sonrası Ticaret Bakanlığı daha güçlü bir yapıya geçmiş ve ülkemizin ticari politikalarında çok başlılığa son vermiştir.

Küresel ekonomik genleşmenin daralmaya evrildiği bir dönemde, ülkemizin siyasetine ve ekonomisine dış müdahalelerle şekil verilmeye çalışılmıştır ve hâlen de devam etmektedir. Amerika Birleşik Devletleri tarafından ülkemize dayatılan ilave vergilere Ticaret Bakanlığının 22 farklı ürün grubuna aynı ilave vergilerle misilleme yapması ve 2019 yılı bütçesinin yüzde 65'inden fazlasının cari transferle sanayicilerimize destek olarak tahsis edilmesi sevindirici ve umut vericidir. Bakanlık çalışmaları içerisinde olan Helal Akreditasyon Kurumu, TURQUALITY ve EXİMBANK olarak Ticaret Bakanlığının ihracatımıza yönelik olumlu çabaları göz ardı edilmemelidir.

Buradan hareketle, dünya ticaretinin yapay zekâya doğru ilerlediği, endüstrinin 4.0 dönemine girdiği, e-ticaret ürünlerin depo ve kargo marifetiyle dünyanın her noktasına ulaştırıldığı bir döneme girilmiştir. Dünyanın iki büyük sanal firması artık Türkiye'dedir ve üretim ve istihdam yaratmadan ticaret yapmaktadır. Dünya ticaretinde dijital para piyasalarıyla günlük yaklaşık 6 trilyon dolar el değiştirmektedir.

Ticareti evrensel olarak düşünmek gerekiyor. İpek Yolu'nun 21'inci yüzyıldaki modern uygulaması olan ve 60 ülkeyi kapsayan "Bir Kuşak Bir Yol Projesi" hayata geçtiğinde dünya ticaretinin omurgasını oluşturacaktır. Egemen güçlerin engelleme çabalarına rağmen bu projenin hayata geçmesi için gayret gösterilmelidir. Söz konusu proje gerçekleştiğinde ana sevkiyat aracı olarak trenler kullanılacak, demir yolları hayati bir önem kazanacaktır. Bu öngörüyü takiben Eskişehir'in ve TÜLOMSAŞ'ın raylı sistemlerdeki bilgi birikimi, donanımı ve tecrübelerinden istifade edilerek Eskişehir'in demir yolu üssü yapılması için harekete geçirilmelidir. Bu, hem ülkemizin hem de Eskişehir'in kalkınmasını destekleyecek bir fırsattır ve ivedilikle değerlendirilmelidir.

Yaşanan ekonomik olumsuzluklarla kur girdisi maliyetleri yükselmiş, esnaf, sanatkâr, KOBİ ve tarımsal üretici borç sarmalına maruz kalmıştır. Bu kesimin ham madde, ara ürün, kira, enerji, sigorta primi, tohum, yakıt ve sulama gibi ana kalemleri desteklenmeli ve üreticimize pazar garantisi temin edilerek yerel ticaret hareketlendirilmelidir.

Esnaf, sanatkâr, KOBİ ve tarımsal üreticilerin teknoloji kullanım düzeyi yükseltilmeli ve bilgiye olan erişimleri kolaylaştırılmalıdır; yazılı ve görsel basın yoluyla tanıtımları desteklenmelidir. Böylece ürün kalitesi yükselecek ve ihracatın önü açılacaktır.

Ülke ekonomisinin tekrar düze çıkması için millî bir sanayi ve ticaret politikası belirlenmelidir. Bu politikayı destekleyecek olan ithalat ve ihracat mühendislerini üniversitelerde, dış ticarette uzmanlaşmış ara elemanları ise ortaöğretimde yetiştirmeli ve istihdam etmeliyiz.

Millî gelirin artırılması için Ticaret Bakanlığına bağlı olan EXİMBANK'ın yüksek teknoloji üretimi ve ihracat yapan firmalara olan desteği artmalıdır. İhracatta yüzde 3,5 payı olan yüksek teknoloji ürünlerinin payı daha da artırılmalıdır. Türkiye'nin yüksek teknoloji ihracat lideri seçim bölgem Eskişehir ve TUSAŞ Motor Sanayi gibi şirketler bu konuda örnek alınmalıdır.

Türkiye'nin faaliyet gösteren yabancı sermayeli yatırımcıların ham maddelerinin ve ara ürünlerinin ülkemizin yerine dışarıdan teminine engel olunarak cari açığın azalması ve yerli sanayinin kalkınması sağlanmalıdır. Ülkemizde yaygın olarak bulunan ham maddeler ve ara mamullerin kalitesinin artırılmasına yönelik çalışmalarla yüksek kaliteli nihai alaşımlar üretilerek gayrisafi yurt içi hasılası yükseltilmeli ve nihai ürün ihracı hedeflenmelidir. Dünya bor rezervinin yüzde 70'i ülkemizde Eskişehir ve çevresindedir. Bu madenin inşaat demirine emdirilerek demirin sertliğinin artırılması gibi işlemler bu duruma birer örnektir. Malum olduğu üzere, 24 haziran seçimleri sonrasında dış müdahalelerle döviz kurlarının suni bir şekilde artması sonucu gecikmeden zam yapılmış, kurlar gevşeyip düşmeye başladığında ise bu düşüş görmezden gelinmiştir. Halkımızın mağdur olmaması için bu fırsatçılara imkân tanınmamalı ve Ticaret Bakanlığı gereken tedbir ve denetimleri artırmalıdır. Bütün bu ekonomik mağduriyetin önlenmesinin kısa yolu olarak, ticaretin dünyadaki 193 devletin millî paralarıyla bire bir anlaşma sağlanarak ya da mal ve hizmet takasıyla yapılması gerektiği kanısındayız. Egemen paralarla yapılan ticaret dünyaya refah yerine sömürü sistemini getirmiştir. Ayrıca, bugün İngiltere'nin çıkma aşamasında olduğu Avrupa Birliğine tam üyelik öncesinde imzalanan gümrük birliğinin de günümüz şartlarına göre millî çıkarlar gözetilerek güncellenmesi gerekmektedir. Temenni ederim ki 2018 yılının sonuna kadar cumhuriyet tarihinin en yüksek yıllık ihracat hedefi olan 170 milyar dolarlık hedef tutturulmuş olur ve bu kendi iç dinamiklerimizle, millî çarelerle Türk milleti olarak ekonomik refaha ereriz.

Değerli vekiller, antrparantez olarak şunu da burada belirtmek isterim ki iyi ve kötü her zaman olacaktır, Habil ile Kabil'le başlayan düşmanlık devam edecektir, dün de bugün de haç ile hilalin, haram ile helalin kavgası vardır ve daimdir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

METİN NURULLAH SAZAK (Devamla) - Ekonomik kalkınmayı engellemeye çalışan hadiselere, yolsuzluklara, teröre seyirci kalan -yapanları demiyorum seyirci kalanları diyorum- destekleyen, menfaat sağlayan herkes insani vasıf ve değerlerden uzaktır. Terör ve yolsuzluktan siyasi ve ekonomik rant elde etmeyi bekleyen kişi ve grupların akıbeti gece zifirî karanlıkta ormanda odun toplamaya benzer, ellerine ne geçeceği belli olmaz.

Sözlerime burada son verirken, dünya ticaret savaşlarının yaşandığı günümüzde meydan muharebesinin de ihracatta yaşandığını belirtmek ister, 2019 yılı bütçesinin necip Türk milleti için hayırlara vesile olmasını diler, yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım. (MHP sıralarından alkışlar)