GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 4'üncü Tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:32
Tarih:14.12.2018

İYİ PARTİ GRUBU ADINA YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; 2019 bütçe görüşmeleri çerçevesinde Gençlik ve Spor Bakanlığının 2019 bütçesini değerlendirmek için İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım.

Konuşmama başlamadan evvel, dün Ankara'da yaşanan tren kazası sonucu hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum, yaralı vatandaşlarımıza da Cenab-ı Allah'tan acil şifalar diliyorum ve iktidara sesleniyorum: Zamanında, Pamukova sonrası gereği yapılsaydı Çorlu olmazdı, Çorlu sonrası gereği yapılsaydı Ankara olmazdı, Ankara'dan sonra bari gereğini yapın da milletimize başka facialar yaşatmayın diyorum.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önemli bir tespitiyle konuşmama başlamak istiyorum. Spor, yalnız beden yeteneğinin bir üstünlüğü sayılmaz, anlayış, zekâ ve ahlak da bu işe yardım eder. Ben, sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.

Türk sporunun idaresini üstlenen AK PARTİ iktidarının, Türk sporunu ihyası asla söz konusu değildir. İstanbul'un ve sporun kalbi Burhan Felek tesisleri perişan hâlde, inşaatı yıllardır tamamlanamadı. Kulüplerin mali durumu perişan. Bu duruma gelene kadar neden tedbir alınmadı veya yaptırım uygulanmadı? Sürekli söz verilen kulüpler yasası neden çıkarılamıyor? Stadyum yatırımlarına bütçeleri harcarken bu tesislerden ileride yararlanacak olan sporcuların yetişmesi için altyapıya ne gibi yatırımlar yapıldı? Neredeyse hiçbir şey. Diğer yandan amatör branşlar için ne yaptık? İstanbul'un olimpiyat hayali sona mı erdi? 2024'e neden aday olmadık? Bu arada, aynı anda 2028 olimpiyatları da verildi, fırsat kaçtı, 2020 adaylığında edindiğimiz kazanım ve deneyim boşa gitti.

Bağımsız ilan ettiğimiz, idari, mali özerklik verdiğimiz federasyonlar ne kadar ilave katma değer sağlıyor? Resmî olarak özel ama fiilî olarak tamamına yakını Hükûmete bağımlı. Geçen yıl Samsun'da yapılan işitme engellileri olimpiyatları için ne kadar yatırım yapıldı? Bu tesisleri dolduracak potansiyel var mı, yoksa tesis çöplüğüne mi dönecek? Trabzon, Erzurum, Mersin örnekleri ne durumda? Devşirme sporcular ne zaman bitecek, ne zaman kendi sporcu öz kaynağımızı harekete geçirip başarı elde edeceğiz?

Bütçelerimizde neden sporcu sağlığı ve performans geliştirme merkezleri gibi yatırımlara yer verilmiyor? Toplumda spor kültürü oluşturmak adına kim ne yapıyor, buna yönelik planlar nelerdir? Spor teşkilatını yöneten üst bürokrasinin diploma ve ihtisas alanlarına bir bakınız. Bu yapıda ihtisas sahibi kendi bürokratına niçin değer verilmiyor? Sürekli dışarıdan ilgisiz ve deneyimsiz bürokrat atanıyor, bu durumun spor teşkilatına, Türk sporuna ne faydası oldu bugüne kadar?

Bilindiği gibi ülkemizde 0-24 yaş aralığında yaşayan takribi 32 milyon gencin 15 milyon civarı ilk ve ortaöğrenimde eğitim almaktadır. Bu genç nüfus ve kaynağa rağmen hâlen Avrupa'nın çok gerisinde lisanslı sporcu sayısına sahip olmamız, tek kelimeyle sporu ve gençlik politikalarını iyi idare edemediğimizin açık bir delilidir. Bu gerçek ışığında son dönemde çok net gördüğümüz yetişmeyen sporcu gerekçesiyle kurulamayan ve başarılı olamayan millî takımlar, hem ülke insanının onurunu yaralamakta hem de uluslararası arenada ülkemize prestij kaybettirmektedir. Bu tablo, bugün bütçesini görüştüğümüz Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün, gerçekleştiremediği görevlerine rağmen ne yüzle hangi taleplerde bulunacağının sorusunu da elbette akıllara getirecektir. On beş yıldır millî takımlar düzeyinde neredeyse sıfır başarı söz konusu. Hiçbir branşta hiçbir federasyona bağlı millî takımlar derece yapamıyor. Bu da devletin spor, organizasyon ve yarışmalardaki iflasının kanıtıdır.

Peki, bütçe nereye harcanıyor? Bütçe hangi sporcu yetiştirme ya da altyapıya harcanmış? Bu husus "Efendim, federasyonlar özerktir." bahanesinin altına sığınılacak kadar masum değildir. Zira bu başarısızlık, altyapılarını hazırlamadan oluşturduğunuz federasyonlarda AK PARTİ iktidarının spor bakanları ve gençlik spor genel müdürlerinin marifetidir.

Şimdi bu kurumu yönetenler, Sayın Cumhurbaşkanını dahi "On yılda sporcu sayımız 10 kat arttı." yalan bilgisiyle bilgilendirip, yanıltıp mahcup etmekte. İşin aslı ise 2003 yılından itibaren kayda alınan "veteran" sporcular ve okul sporlarının gençlik spor genel müdürlükleri bünyesine katılmasıyla okullarda var olan sporcu lisanslarını her branşta artırarak mükerrer kayda alınmasındandır. Açılan bir spor kulübü olmadığı gibi, şehirler kapılarına kilit vurulan amatör kulüplerle doludur. Spor bilgi ve kültüründen uzak yöneticiler nedeniyle, ortaya konulan doğru dürüst bir gençlik projesi yoktur.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; Gençlik ve Spor Bakanlığı karma bütçeli bir kuruluştur. Bu bütçelendirme yapılırken hangi illere hangi yatırımların yapılacağı ve bu yatırımların yaklaşık maliyetleri öngörülerek bütçe oluşturulur. İllere yatırımlar belirlenirken olması gereken, o illerdeki lisanslı sporcunun, kulübün, nüfusun, okul çağındaki öğrencinin sayısıdır. Bu gibi kriterler göz önüne alınarak yatırımın planlanması gerekirken her zaman olduğu gibi milletvekillerinin ve bakanların istekleri göz önüne alınıyor.

Örneğin, nüfus oranları hemen hemen aynı olmasına karşın Denizli'de 2 gençlik merkezi bulunurken Samsun'da tam 13 tane gençlik merkezi bulunmakta. Samsun ilimize yapılan yatırımlar tamamen siyasi olup art arda iki bakanın Samsunlu olması nedeniyle bu ilimiz tesis zengini olmuştur. Gerek Sayın Suat Kılıç gerekse Sayın Akif Çağatay Kılıç'ın bakanlık dönemlerinde tesis yapılmayan ilçe kalmamıştır. Samsun'da gençlik merkezlerinin fazla olmasına söyleyecek sözüm yok fakat bu yatırımlardan sadece bakanların memleketleri değil, tüm illerimizin eşit ve adaletli bir şekilde faydalanması gerekir.

Elde edilen bu bütçe, tamamen bakan yetkisinde bulunmaktadır ve bakan yetkisinde kullanılmaktadır. Bu özel bütçeler, sayın bakanların istekleri doğrultusunda reklam karşılığı olmak üzere Spor Toto Teşkilat Başkanlığından para aktarılarak yapım işleri yapılmaktadır. Oysa tüm illerimiz, yatırımı hak etmektedir ama tercihler, kriterlere uygun olarak seçilip yapılmamaktadır.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; bir diğer konu da amatör spor kulüplerinin yaşadığı sıkıntılardır. Amatör spor kulüplerinin amacı, yetişmekte olan gençliğe spor bilinci ve alışkanlığı kazandırmaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en çok oynanan ve izlenen spor branşlarının başında futbol gelmektedir. Sadece sponsorlarla güçlükle ayakta duran amatör kulüplerimiz, müsabaka esnasında talep edilen ambulans ücretini karşılayamadıklarından dolayı sağlık önlemleri yetersiz bir ortamda maçlar yapmaktadır.

Türkiye Futbol Federasyonu Lig Statüleri Yönetmeliği 6'ncı madde organizasyon ve sorumluluk, stadyumlarda sağlıkla ilgili tüm düzenlemeleri yapma görevini ev sahibi kulübe veriyor. Ev sahibi konumundaki amatör kulüp, ancak ücretini ödeyip ambulans getirebiliyor. Maçlarda ambulans bulunmamasından dolayı ciddi sakatlıklar yaşanıyor, hayatını kaybeden sporcular dahi oluyor. Bakanların açılış, gezi, ziyaret ve mitinglerinde bir ambulansın sürekli konvoyu takip ettiği, konakladığı otel veya misafirhane önünde tam teşekküllü bir veya birkaç ambulansın hazır tutulduğu; profesyonel futbol müsabakalarında ambulans bulundurma mecbur tutulduğu hâlde amatör sporcularımızın sağlığıyla ilgili son dönemlerde bu kadar vaka yaşanmasına rağmen hiçbir önlem alınmamaktadır. Hiçbir devlet desteği alamayan amatör kulüplerin ambulans ücreti Bakanlığımız tarafından neden karşılanmıyor?

Bu arada üzücü bir tespitte daha bulunmak istiyorum. Özellikle büyükşehirlerde amatör kulüpler nasıl ayakta kalıyor, biliyor musunuz? Herhâlde bilen yok. Ne yazık ki kumar oynatarak. Açtıkları lokallerde bir sürü kulüp oyun oynatıyor. Amatör kulüplerin altyapılarından başlamak üzere sporcu sağlık kimlik kartı neden oluşturmuyorsunuz? Futbol Federasyonu, amatör sporcu sağlığı için neden fon ayırmıyor? Ayrıca antrenman yapacak saha için profesyonel kulüpler tahsis ettiğiniz statlarda ücret istemektedir. Millî takımlarımızı destekleyecek altyapıyı yetiştirecek olan amatör spor kulüplerinin durumu içler acısıdır. Millî takımlarımızın başarılı olması için öncelikle amatör spor kulüplerimizin bu sıkıntıları giderilip kulüplere gereken destek verilmelidir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YASİN ÖZTÜRK (Devamla) - Sayın Başkanım, ilave süremi kullanabilir miyim?

BAŞKAN - Toparlayın Sayın Milletvekili.

YASİN ÖZTÜRK (Devamla) - Gelecek, gençlik demektir. Konuşmamın başında ifade ettiğim gibi, Atatürk'ün sözlerini kulağınıza küpe ediniz: Zeki, çevik ve ahlaklı sporcu yetiştirmek için, liyakatsız ve ihtisası yetersiz yandaşlar ve yöneticiler yerine, gençlerimizi ve sporcularımızı zeki ve ahlaklı yöneticilere teslim ediniz. O zaman başarı kendiliğinden gelecektir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)