| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının 8'inci Tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 36 |
| Tarih: | 18.12.2018 |
HDP GRUBU ADINA GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, bilmiyorum, Sayın Maliye Bakanı buradaydı, bir saat önce ayrıldı, acaba ayrılırken sizden izin aldı mı ya da sizden izin alma gereğini duydu mu. Yani, şu Meclise saygı gereği "Çok acil bir işim çıktı Sayın Başkan, ben çıkabilir miyim?" dedi mi acaba Maliye Bakanımız? Sanmıyorum. Sanmıyorum arkadaşlar.
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Paylan, her girip çıktığında sen izin alıyor musun? Her girip çıktığında sen izin alıyor musun Sayın Paylan?
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Ama Maliye Bakanlığının bütçesi görüşülüyor.
GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, Maliye Bakanlığı bütçesi üzerine görüşlerimizi söyleyeceğiz, Maliye Bakanlığı üzerine eleştirilerimizi söyleyeceğiz. Yılda 1 gün arkadaşlar, bakın, 1 gün dinleyecek, 364 gün çalışacak. 1 gün şurada durup Meclise saygı gösterecek.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Paylan, kaç 1 gün geldi.
PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKANI SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Bakan on dakika önce ayrıldı. Amma abartıyorsun Garo.
ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Konuşmanıza geçseniz artık.
GARO PAYLAN (Devamla) - Sayın Başkan, size bir mazeret bildirmediyse ben bunu Meclise bir saygısızlık olarak addediyorum arkadaşlar.
ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Artık konuşmanıza geçer misiniz, lütfen uzatmayın.
GARO PAYLAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar "Bütçeler bir ülkenin vicdanıdır." dedik, siz dinlemediniz. "Bu bütçe harcama tercihleriyle vicdansız ve adaletsiz bir bütçedir." dedik, dinlemediniz, bütün bakanlıkları virgülünü değiştirmeden onayladınız arkadaşlar. Oysa Cumhurbaşkanına yüzde 26 zam yaptınız, çiftçiye, arkadaşlar, yüzde 10 fark verdiniz yalnızca. Cumhurbaşkanına yüzde 26 zam yaptınız, öğrencilere, öğrenci burslarına yüzde 6 zam yaptınız arkadaşlar. Cumhurbaşkanına yüzde 26'ya "Evet.", öğrenci burslarına yüzde 6'ya "Evet." İşte, bu anlamda vicdansız ve adaletsiz bir bütçeye "Evet." dediniz.
Peki, gider kalemleriyle vicdansız da gelir kalemleriyle vicdanlı mı, onu anlatacağım biraz arkadaşlar. Bir devlet veya bir meclis vergi politikasıyla adalet dağıtır arkadaşlar. Kimden nasıl vergi alacağına bir meclis karar verir, yürütme uygular ve orada adaletini kurar. Maalesef bu bütçe gelir kalemleriyle de vicdansız ve adaletsiz bir bütçe arkadaşlar.
Bakın, gelecek yıl 756 milyar TL vergi toplayacağız. Sayın Maliye Bakanı ilk göreve başladığında "Vergiyi tabana yayacağız." dedi arkadaşlar, düşünebiliyor musunuz "Vergiyi tabana yayacağız." Ya, esnafın, emeklinin, emekçinin, çiftçinin canı çıkmış, "taban" dediğimiz bunlar, esnaf siftahsız dükkân kapatıyor, tabandan vergi alacakmış. Ya, arkadaşlar, memurlar ay sonunu getiremiyor, biliyor musunuz? Asgari ücretli açlık sınırının altında gelire sahip, tabana vergi yayacakmış arkadaşlar. Ya, tavanda topu topu bin kişi bakın, iddia ediyorum, tavanda hani o yandaşlar var ya Cengizler, Kolinler, Limaklar, Rönesanslar, toplam bin kişidir. Bakın, 81 milyon çalışıyor, bin kişiden bahsediyorum, o tepedeki bin kişiyi görmüyor; bakın, yurt dışında 200 milyar dolarları var ya Man Adası'nda, Panama adalarında, bunları görmüyor, o bin kişiyle uğraşmıyor, tabana yayacakmış Sayın Bakanımız.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Onlar muaf mı? Muaf mı onlar?
GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, Sayın Bakanın vergi daireleri nerede arkadaşlar? Nerede vergi dairesi var? Benzin istasyonlarında. Bir gariban 10 bin liralık arabasıyla gitsin vergi dairesine, "Doldur." desin depoyu 200 lira, 100 lirası vergi; trink Maliyeye indi. Peki, Sayın Bakan 10 milyon liralık arabaya biniyor, devletin arabası, bazı zenginler de, o Cengizler, Kolinler, Limaklar da 10 milyonluk arabaya biniyor ve -bir asgari ücretli beş ömür çalışsa o 10 milyonluk arabayı alamıyor- gidiyor benzin istasyonuna aynı vergiyi veriyor.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Neyin kıyaslamasını yapıyorsun? Anlayalım diye soruyoruz, neyin kıyaslamasını yapıyorsun?
GARO PAYLAN (Devamla) - Bu mu adalet arkadaşlar? Aynı insanlardan alıyoruz bakın, dolaylı vergiler yalnızca böyle alınıyor.
Bakın, bu anlamda geliri alırken eşitiz ama eşit alıyoruz ama arkadaşlar, gelirde, servette eşit değiliz ki. Bir TEKEL bayisine gidin, 15 liraya sigara alın 8 lirası vergi, en zengin de 8 lira veriyor, en gariban da 8 lira veriyor. Peki, bunun sonucu ne oluyor arkadaşlar? Bakın, AKP iktidara gelmeden önce servetin yüzde 38'i nüfusun yüzde 1'indeydi. Şimdi ne arkadaşlar 2018'de? Servetin yüzde 60'ı yani koskoca bir pasta düşünün onun yüzde 60'ını o nüfusun yüzde 1'i almış, Cengizler, Kolinler, Limaklar almış. Bu neyle olmuş arkadaşlar? İşte vergi politikalarıyla olmuş. Vergiyi alırken herkesten eşit almışız ama dağıtırken Cengizlere, Kolinlere, Limaklara dağıtmışız arkadaşlar.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Dağıtılan ne? Neyi dağıttılar neyi? Merak ettik, dağıtılan ne?
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul) - İsim verme, ayıp oluyor bak, cevap hakkı doğuyor.
BAŞKAN - Bir dakika Sayın Hatip.
Değerli milletvekilleri, niye laf atıyorsunuz ya? Grup başkan vekiliniz dinliyor, biraz sonra çıkar cevap verir.
GARO PAYLAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, ne öneriyoruz peki arkadaşlar? Yıllardır diyoruz: Gelin, gelir vergisi reformu yapalım. Bakın, demokrasilerde vatandaş Allah'tan sonra en çok kimden korkar? Allah'tan sonra en çok vergi idaresinden korkar. Yani Amerika'da IRS'ten korkar en çok. Her adımda IRS'ten korkar çünkü IRS gelir, tepene biner; hele bir dolar vergi kaçır, IRS tepene biner. Bu Maliyeden korkan bir iş adamı var mı, bir iş insanı var mı? Yok arkadaşlar, kimse korkmuyor. Vergiyi kaçırıyorlar, götürüyorlar, bildirmiyorlar, kimse korkmuyor. Niye? Vergiyi ödeme, kaçır, sonra, vergi taksitini ödeme; nasıl olsa bu Bakanlık dört yılda 5 vergi affı yaptı arkadaşlar, 5 vergi affı. Sıfır faizli kredi var Türkiye'de, bankalarda yüzde 30 ya, Maliyede yüzde sıfır. Dört yılda 5 vergi affı yaptı bu Maliye. Dört yıldır vergisini ödemeyenler kâra geçtiler arkadaşlar; ödeyenlerse, maalesef, keriz durumuna düştüler.
Diğer önerimiz arkadaşlar, servete duyarlı vergileme. Hani, o yüzde 1 yüzde 60'ı aldı ya, bunu terse çevirmenin yolu servete duyarlı bir vergileme yapmaktır arkadaşlar. Servet kalemlerini belirleyip... Yani bir evi olandan da emlak vergisi olarak yüzde 1 vergi alırsanız, bin evi olandan da yüzde 1 alırsanız asla o servet eşitsizliği kapanmaz. Servete göre artan oranlı vergilendirme yapmamız lazım.
Diğer önerimiz, arkadaşlar, rant vergisini getirelim. Bakın, 100 milyarlarca dolarlık rant yarattınız. Vatandaş bir araziyi aldı 10 lira, belediye gitti, imar geçirdi 10 bin lira ve o 10 bin liradan 1 lira vergi almadınız. Gelin, rant vergisi getirelim diyoruz arkadaşlar.
Diğer bir önerimiz de, Sayın Bakana öneriyorum: Sayın Bakan, yüzlerce, binlerce vergi daireniz var ama ben size 3 yerde vergi dairesi açın diye öneriyorum. Tavandan almamız lazım diyorum ya, bakın, oradan vergi almamız lazım. Panama'da vergi dairesi açın Sayın Bakan. Sayın Bakan, Malta Adası'nda vergi dairesi açın.
ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Man Adası'nda açın.
GARO PAYLAN (Devamla) - Man Adası'nda vergi dairesi açın Sayın Bakan. (HDP sıralarından alkışlar)
Bakın, 200 milyar dolar orada yatıyor, 200 milyar dolar vergi cennetlerinde yatıyor.
ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Kesinlikle yalan, yalan!
GARO PAYLAN (Devamla) - O 200 milyar doları vergilendirirseniz Sayın Bakan, tabandan, o canı çıkmış işçiden, memurdan vergi almanıza gerek kalmaz.
ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Yalan söylemeyin insanlara!
GARO PAYLAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, vergi ahlakını oturtmamız lazım, vergi aflarından uzak durmamız lazım. Bunun için de önerim, böyle herkese vergi affı getirmek yerine vergi ombudsmanlığı getirelim arkadaşlar. Dara giren gitsin, vergi ombudsmanlığına başvursun, taksitlendirilmesi gerekiyorsa, yapılandırılması gerekiyorsa yapılandırılsın.
Değerli arkadaşlar, birkaç cümle de Hazine üzerine söylemek istiyorum. Arkadaşlar, Sayın Cumhurbaşkanı çıktı ne dedi: "O Amerika'nın dolarından uzak durun, lazım değil bize dolar." dedi. Biliyorsunuz, bazıları da dolar yaktılar filan, tepindiler. Sonra, Amerika'yla tekrar biraz yaklaşıldı. Ama bu kadar "Dolardan uzak durun, dolar kontratı yapmayın." diyen Sayın Maliye Bakanı bir reklam filmi hazırlamış, gördünüz mü? "Getirin dolarlarınızı, getirin altınlarınızı." diyor. "Ne yapacağım? Hazineye alacağım, yüzde 4 de faiz vereceğim." diyor. Düşünebiliyor musunuz? "Dolardan uzak durun." diyen Cumhurbaşkanının Hükûmetindeki Sayın Bakan diyor ki: "Ben dolara yüzde 4 faiz veriyorum, dolar getir." diyor, "dolar al, dolarizasyona yürü." diyor. Arkadaşlar, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Niye dolarla reklam yapıyor Sayın Maliye Bakanı? Değerli arkadaşlar, niye yüzde 4 faiz veriyor? Niye TL'yi özendirmiyoruz? Niye yalnızca TL borçlanmıyoruz içeriden? Niye vatandaşımıza "Dolar getir." diyoruz? Belki dışarıdan borçlanılabilir ama yüzde 4 faizle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından dolar isteyen bir Hazine Bakanımız var. Bakın, varlığa dayalı menkul kıymetlere doğru yürüyor. 2008 finansal krizini çıkaran unsurdur bu, çok tehlikelidir, ateşle oynamaktır. Umarım, dikkatli oynar Sayın Maliye Bakanı.
Değerli arkadaşlar, faiz giderleri gelecek yıl 117 milyar lira olacak; bu yıl 65, gelecek sene 117. Erbakan Hoca burada olsaydı "Sizi gidi faizciler sizi." derdi, "Sizi gidi faizciler." derdi. (HDP sıralarından alkışlar) Niye oldu? Sayın Cumhurbaşkanı "Faiz neden, enflasyon sonuç." dedi, piyasa bunu gördü, yüzde 8 olan faizi yüzde 28'e taşıdı arkadaşlar. Bakın, 117 katrilyon lira ödeyeceğiz ama bunun karşılığında çiftçiye daha az, emekçiye, memura daha az ödeme yapabileceğiz.
Değerli arkadaşlar, Sayın Maliye Bakanının Meclisimize saygısızlığı üzerine bir örnek daha vermek istiyorum. Geçenlerde, Plan ve Bütçe Komisyonunda oturduk, bir torba yasa gelmişti. Sayın Maliye Bakanı da o torbaya maddeler atmış. Bir madde de FİKKO maddesi. Diyor ki Maliye Bakanı: "Ben, Finansal İstikrar Komitesi kurmak istiyorum." Ee, güzel, olabilir. "Meclis olarak da değerlendirin bunu." diyor. Bakın, Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerimiz burada, "Değerlendirin." diyor. Biz de oturduk, konuşuyoruz. Bir baktım Sayın Maliye Bakanının Twitter'ına...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayın Sayın Milletvekili.
GARO PAYLAN (Devamla) - Sayın Başkan, "tweet"ine bir baktım, Sayın Maliye Bakanımız bir "tweet" atmış, "Biz Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesinin yani FİKKO'nun 2'nci toplantısını yapıyoruz." diyor "tweet"inde ve "Çalışma usul ve esaslarını da konuştuk, hangi aralıklarla toplantı yapacağımızı konuştuk." diyor. Düşünebiliyor musunuz Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Meclise bir yasa gönderiyor Sayın Maliye Bakanı, onu bir ferman olarak görüyor ve Meclis daha görüşmeden, Plan ve Bütçe Komisyonu ve Genel Kurul görüşmeden "2'nci toplantısını yaptık." diye "tweet" atıyor.
Arkadaşlar, ekonomik krizin sebebi tam da bu duruştur, kuvvetlerin birbirini dengeleyip denetleyememesidir, kuvvetlerin birbirine saygısızlığıdır. Bu anlamda Sayın Maliye Bakanı, eğer ki bir görüşü varsa bunu bir ferman olarak görmemeli, Meclise göndermeli, Meclis tartışmalı, eğer Meclis uygun görüyorsa daha sonra toplantısını yapıp FİKKO'yu kuracaksa kurmalı.
Değerli arkadaşlar, bunu, Meclisi yok saymak olarak değerlendiriyorum ve inanın, yaşadığımız siyasi krizin de, ekonomik krizin de en büyük sebebi Maliye Bakanının bu duruşudur.
Saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)