| Konu: | 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısının Maddeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 36 |
| Tarih: | 18.12.2018 |
HDP GRUBU ADINA SEMRA GÜZEL (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugünkü konuşmamda şu an aramızda olmayan ve kırk bir gündür İmralı tecridinin kaldırılması için açlık grevinde olan Hakkâri Milletvekilimiz Leyla Güven'i daha yakından tanımanız için bir şeyler söyleyeceğim. Günlerdir aynı ismi aynı şekilde duyuyorsunuz biliyorum. Fakat vicdani ve politik hassasiyetiniz o kadar körelmiş ki kulak vermek istemiyorsunuz. Israrla görmezden gelmenize rağmen, Leyla Vekil bu topraklardaki barış mücadelesi için ve bu sıralarda oturan birçok vekile nazaran çok daha fazla bedel ödemiş, emek vermiş, mücadele etmiş bir kadındır ve bu Meclisin bir üyesi olarak şu anda burada değil, cezaevinde mücadele etmeye devam ediyor.
Değerli milletvekilleri, Leyla Güven Konya'nın Cihanbeyli ilçesinde doğmuş ve şu an 54 yaşındadır. Bu ülkenin bir gerçekliği olarak 17 yaşında zorla evlendirilmiş, 2 çocuk annesidir. Almanya'da bir müddet yaşadıktan sonra Türkiye'ye dönmüş ve 1994'te HADEP'in Konya örgütünde çalışmaya başlamıştır. 2001 yılında kendisine ait bütün ev eşyalarını satmış ve bavuluyla beraber parti genel merkezine gelerek bundan sonra sadece parti çalışmalarında olmak istediğini ifade etmiştir. Çukurova bölgesinde kadın kollarında çalıştığı sürede, 2004 yılındaki yerel seçimlerde Adana Seyhan ilçesi Küçükdikili Belediyesine, 2009 yılındaki yerel seçimlerde ise Urfa Viranşehir ilçesine belediye başkanı olarak seçilmiştir. 2009 yılında KCK operasyonları kapsamında gözaltına alınmış, tutuklanmış ve dört buçuk yıl hapis yatmıştır. Şunu da hatırlatalım: KCK operasyonları yapanların ve dosyayı hazırlayanların FETÖ olduğu ortaya çıktı. Dosyanın hâkim ve savcısı FETÖ operasyonlarıyla tutuklandı ve buna rağmen dosyalar üzerinde hâlâ yargılamalar devam ediyor.
Kendisi 7 Haziran 2015 seçimlerinde Urfa'dan milletvekili seçilmiştir. 2016'da ısrarla illegalize etmeye çalıştığınız Demokratik Toplum Kongresine eş başkan olarak seçilmiştir. 24 Ocak 2018'de ikinci kez tutuklanmış ve Diyarbakır Cezaevine götürülmüştür. Aynı yıl içerisinde 24 Haziran 2018 seçimlerinde Hakkâri Milletvekili olarak seçilmiş ve tamamen siyasi bir kararla serbest bırakılmamış ve hâlâ siyasi bir rehine olarak cezaevinde tutulmaktadır.
Bakın, bütün bunları niye anlatıyorum biliyor musunuz? Biraz da olsa utanma duygunuz kalmışsa utanın diye.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Ne utanma duygusu ya? Lütfen ya...
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Elli dört yıllık ömrünün büyük bir kısmını...
RECEP ÖZEL (Isparta) - Sen ne diyorsun ya? Ne biçim bir dille konuşuyorsun? Ne utanma duygusu ya?
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Lütfen temiz bir dille konuşur musunuz?
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Bir derdiniz varsa gelip burada anlatırsınız. Orada öyle sadece gürültü kirliliğine neden oluyorsunuz.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Senin utanma duygun varsa bunları konuşmazsın orada.
TUMA ÇELİK (Mardin) - Dinleyin, dinleyin. Cevabını verirsiniz.
BAŞKAN - Evet. Genel Kurula...
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Biraz da olsa utanma duygunuz kalmışsa utanın diyorum.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Sayın Başkanım, lütfen... Eline kâğıt tutuşturuluyor, okumadan çıkıyorsunuz belli ya. Ne yazdığını bile bilmiyorsun.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Elli dört yıllık ömrünün bir kısmını bu ülkenin demokrasi mücadelesine adamış bir kadın vekil kendi taleplerini burada Mecliste dillendirmediği için cezaevinde duyurmaya çalışıyor. Leyla Güven Hakkâri halkının oylarıyla seçilmiş bir milletvekilidir ve onun yaşadıklarının onda 1'ini yaşasaydınız çoktan bavulunuzu toplayıp bu ülkeyi terk etmiştiniz.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Bizim bu ülkeden başka gidecek yerimiz yok, gidecekseniz siz gidin.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Bakın, Paris'ten tutalım da Hindistan'a kadar dünyanın birçok yerinde Leyla Güven'le dayanışma mesajları yayınlanıyor. Ancak üyesi olduğu bu Parlamentodaki iktidar ve bazı muhalefet partileri bu durum karşısında üç maymunu oynamaya devam ediyor.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Allah, Allah... Sen neyi oynuyorsun?
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Ve şu anda Leyla Güven sağlık açısından kritik bir aşamadadır.
İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Yesin, içsin.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Başta Kürt halkı olmak üzere halkların şu anda aklı ve vicdanı Diyarbakır Cezaevindedir ve tek talepleri tecridin kaldırılmasıdır. Fakat sizin bu talebe karşılık politikanız nedir? Leyla Güven'in talebini sahiplenen, açlık grevini başlatan yurttaşlarımızı il binalarını basarak gözaltına almak.
Bakın, il binamıza yapılan baskında polisler açlık grevinde olan annelerin ayakkabılarını giymelerine dahi fırsat vermeden yalınayak sürükleyerek gözaltına aldılar ve gözaltında zorla beyaz tülbentleri çıkarıldı. Ama bu yapılan hukuksuzluklar ne ilk ne de son. Cumartesi Anneleri eylemlerinin 700'üncü haftasında sürüklenerek, gaz sıkılarak gözaltına alındı. Ülkede kadına yönelik şiddet yüzde 150 artmış iken 25 Kasımda kadınların yürümesine izin vermediniz. Taybet ananın cenazesi yedi gün boyunca sokak ortasında kaldı, ailesinin almasına dahi izin vermediniz çünkü korkuyorsunuz, kadın direnişinin iktidarınızı devirmesinden ve bunun yaratacağı sonuçlardan korkuyorsunuz. "Terör" diyorsunuz, "şiddet" diyorsunuz, "Örgüt talimatıyla bu eylemler yapıldı." diyorsunuz ve her defasında partimizi ve çalışanlarımızı terörize etmeye çalışıyorsunuz. Israrla anlamadığınız bir nokta var: Partimizin en küçük köyden ilçelere, bölgeden Meclise kadar uzanan bir seçmen kitlesi olduğunu unutuyorsunuz.
Bakın, 2012'de Roboski katliamı için şu anda tutuklu olan ve bugün itibarıyla aynı taleple açlık grevine başlayan Sayın Gültan Kışanak bir konuşma yapmıştı, "'Terörle mücadele' adı altında doksan yıldır bir halkla mücadele ediyorsunuz." demişti. İşte anlamadığınız nokta bu, terörle itham ettiğiniz bir partinin 6 milyondan fazla oyu var. O zaman, bizlere oy veren yurttaşlara doğrudan bunu söylüyorsunuz. Fakat kabul etmeniz gereken bir hakikat var, barış talebi olan yurttaşların kendi temsiliyetlerini sizde görmemesidir.
O kadar kayyum politikalarınıza, baskılarınıza, gözaltılarınıza, katletmelerinize ve savaş politikalarınıza rağmen 24 Haziran seçimlerinde özellikle Kürtlerin yoğun olduğu illerde sandıktan AKP değil HDP çıktı. Şimdi önümüzde 31 Mart seçimleri var fakat aylar öncesinde Hükûmet yetkilileri "Sandıktan teröre bulaşanlar çıkarsa yine kayyum atarız." diye açıklamalar yaptı. Siz bu söylemlerle aslında halkların iradesini terörize etmiş oluyorsunuz ve sandıktan yine HDP'nin çıkacağını çok iyi biliyorsunuz, resmen "HDP sandıktan çıkarsa kayyum atayacağız." diyorsunuz. Bizim için bu mesele bir demokrasi sorunudur, milyonların iradesinin yok sayılmasıdır.
Sizin demokrasiyle değil parayla işiniz var, biliyoruz. O zaman anladığınız dilden konuşalım. Açın, Sayıştay raporlarına bakın, o çok övdüğünüz kayyumlar ne kadar para dolandırmış. Bakın, 96 belediyeye kayyum atadınız ama Sayıştay bile rakamlardan ürkmüş olacak ki "web" sitesinde sadece 12 belediyenin Sayıştay raporlarını açıkladı...
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sizin PKK'ya gönderdiğiniz paralara engel olduğu için mi kızıyorsunuz?
TUMA ÇELİK (Mardin) - Size geliyor, size, size.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Niye bize gelsin ya!
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - PKK'ya gitmiyor paralar, o yüzden mi rahatsız oluyorsunuz?
TUMA ÇELİK (Mardin) - Bir yere gittiğini ispatlayın bakalım.
BAŞKAN - Hatibi dinleyin.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - İşinize bakın.
BAŞKAN - Ali Bey...
SEMRA GÜZEL (Devamla) - ...geriye kalan 84 belediyenin raporlarını açıklamadı. Belediye yönetimleri partimizde olduğu sürece yani 2016'daki Sayıştay raporlarını ne hikmetse yayınlamıyor çünkü o belediyeleri gasbettiğinizde hepsini sıfır borçla ve kasalarda fazla parayla aldınız. Şimdi ise Ağrı Belediyesinin...
RECEP ÖZEL (Isparta) - Hadi oradan ya! Dağa gönderiyordunuz paraları. Hadi oradan!
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Dinleyin de öğrenin.
...banka kredileri ve gider taahhüt borcu 20 milyon 53 bin. Tunceli Belediyesinin toplam borcu 936 bin. Van Belediyesinin açığı 95 milyon. Seçim bölgem olan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ise Sayıştay raporlarına girdiği hâlde ne kadar borçlandırıldığı yazmıyor.
O zaman biz sadece bir örnekle durumun vahametine biraz da olsa açıklık getirelim. Bakın, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinde kayyum atanmadan önce belediye bünyesinde tüm alım satım hizmetlerini karşılamak üzere aylık 15 milyon sabit bütçeyle MED AŞ kurulmuştu.
KEMAL ÇELİK (Antalya) - Atma, atma.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Belediyenin her türlü kamu hizmetini karşılayan ve ciddi kâr getirisi olan bu şirket kayyum geldikten sonra zarar etmeye başlamış, hatta ihale verdiği birçok firmanın alacağını dahi ödeyemez hâle gelmiştir. Belediyeden alacaklarını tahsis edemeyen bu firmalar işçilerin ücretlerini ödeyememiş, batma aşamasına gelmiştir. Kayyum gelmeden önce belediye bünyesinde kamu hizmeti ihalesine girip işi bitiren herkes parasını zamanında alıyordu. Bu firmalara dahi parayı ödeyemiyorsa kayyum, belediyenin bu kaynakları nereye aktarılıyor?
KEMAL ÇELİK (Antalya) - Turizm arttı, turizm arttı.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - İşin doğrusu, kayyum da bu yerel seçimde kaybedeceğini bildiği için belediyeyi borç batağıyla bırakma çabasındadır.
KEMAL ÇELİK (Antalya) - Suruç'u, Sur'u gezdin mi sen? Diyarbakır'da turizm arttı.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Bakın, iktidar Diyarbakır halkına diyor ki: "HDP'ye oy verirseniz kayyum atarız." Böyle bir anlayış dünyanın hiçbir yerinde yok. Atadığınız kayyumların icraatları ortada.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Yanlış, çarpıtma, teröre bulaşan olursa atanır.
BAŞKAN - Hatibi dinleyelim sayın milletvekilleri.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Efendim, hatip, hatip gibi konuşsun, hatip terörist gibi konuşuyor.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Sadece Diyarbakır'da belediyelere bağlı 10 kadın müdürlüğümüzü kapattınız. Belediyelerde çalışan 969 işçiyi işten çıkardınız. Ana dilde eğitim veren kreşleri kapattınız. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...
SEMRA GÜZEL (Devamla) - Sanki alay eder gibi, Kürtçe eğitim veren öğretmenleri 21 Şubat 2016'da, Dünya Anadil Günü'nde işinden aldınız. Roboski katliamı için Kayapınar Belediyesi tarafından yapılan Roboski anıtı bir gece yarısı yerinden söküldü. Bunun mantığa bir izahatı var mıdır? Türkiye'de yakın tarihin en korkunç katliamlarından biri olan Roboski katliamıyla yüzleşmek yerine katliamı hatırlatan anıtı kaldırdınız, Kürtçe tabelaları söktünüz, bir hafızayı yok etmeye çalıştınız.
Değerli milletvekilleri, ülke tehditlerle, yolsuzluklarla, gasbetmeyle yönetilmez. Çözüm de en başından beri işaret ettiğimiz gibi demokrasi sorununun çözümüdür. Yani bu sorunu oturup insan hakları çerçevesinde konuşur çözeriz ya da halklar artık sizin tehdit politikalarınıza boyun eğmeyecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayın Sayın Milletvekili.
SEMRA GÜZEL (Devamla) - 31 Martta bu tehdit politikalarınıza yine en iyi cevabı halklar sandıkta verecektir, bundan hiçbir şüpheniz olmasın.
Genel Kurulu selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)