GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:42
Tarih:08.01.2019

İYİ PARTİ GRUBU ADINA ÜMİT DİKBAYIR (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün burada önemli bir konuyu konuşacağız, tartışacağız. Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Millî Savunma Bakanlığımıza bağlı, Sakarya'daki, eski adıyla Tank Palet Fabrikasının, bugünkü adıyla da 1'inci Ana Bakım Merkezinin özelleştirilmesini konuşacağız. Biz savunma sanayisine destek verilmesine, teşvik verilmesine karşı değiliz, hatta daha fazla verilmeli. Bakın, özel bir grup, özel bir firma İHA'ları yaptı, SİHA'ları yaptı, gayet de başarılı. Yine özel bir firma Hakkâri Yüksekova'da özel harekâtçılarımıza çok güzel bir bina yapmış, oraya gittiğimde gördüm. Yine özel bir firma polislerimizin nöbet tuttuğu kurşungeçirmez nöbetçi kulübeleri yapmış. Şimdi, bunlar bize gelen şehit haberlerini azalttı, tabii ki biz de bundan memnunuz. Ancak daha önceden Türk Silahlı Kuvvetlerinin bünyesinde olan, bugün Millî Savunma Bakanlığının bünyesine geçen Tank Palet Fabrikasının da özelleştirilmesi bir kanun hükmünde kararnameyle önümüze geldi. Biz buna karşıyız. Neden karşıyız? Daha önce de söylediğimiz gibi, bu özelleştirme 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu'na göre hukuksuz ve kanuna aykırıdır; tekrar ediyorum, hukuksuz ve kanuna aykırıdır. Bu fabrika, bir alay ya da tabur hükmündedir. Ayrıca, hepinizin malumu, daha önce özelleştirdiğiniz TELEKOM, şeker fabrikaları, kâğıt fabrikaları, özelleştirmelerin rezilliği de ortada durmaktadır. Yani burada iyi bir karneniz yok. Bu işlerden milyarlarca dolar zarar ettik.

Değerli milletvekilleri, bu ülkenin kurumları yazboz tahtası değil, deneme yanılma yöntemleriyle işletilmez, özelleştirilemez. Eğer para lazımsa TRT'yi özelleştirin, vatandaşın hiç olmazsa elektrik faturaları hafiflesin. Fabrikanın özelleştirilme nedeni olarak "Verimlilik ve 2020 yılına 40 adet tanka ihtiyacımız var." deniyor. Şimdi, bu fabrika sektöründe dünyadaki 5 fabrikadan 1 tanesi ve son on yılda 3 defa en verimli iş yeri olarak tescil edilmiştir. Neyin verimliliğinden bahsediyorsunuz? Yine bu fabrika yüzde 100 yerli olarak 281 adet Fırtına obüs ve bunlara mühimmat taşıyan "Poyraz" adında taşıyıcı araç imal etmiştir. Şimdi, bu araçları eğer biz burada imal edemeseydik dışarıdan 9-10 milyon dolar aralığında bir bedelle ithal etmek durumunda olacaktık. Şu anda 4 milyon 200 bin dolara mal ederek ülke ekonomimize 1 milyar 350 milyon dolar tasarruf sağlamıştır.

Ayrıca, bu fabrika için Millî Savunma Bakanlığı yetkilileri, 500 ila 700 milyon dolar gibi bir kaynak aktarıldığında Altay tankının seri üretimine geçilebileceğini bildirmiştir. Şimdi, Cumhurbaşkanımıza 400 milyon dolara uçak aldık, bu parayı da bu fabrikamıza rahatlıkla aktarabiliriz.

4 Ocak Cuma günü Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar fabrikayı ziyaret etti. Sayın Bakan, siz sendika başkanı mısınız? Siz Millî Savunma Bakanısınız, siz fabrikanıza sahip çıkın; işçiye bizler sahip çıkarız, sendika başkanları sahip çıkar, kendi sendikası sahip çıkar. Oradaki işçilerin derdi kendi hakları değil, vatan, vatan, hâlâ anlamadınız mı?

Şimdi, bu fabrikayı Ethem Sancak ve Katarlı ortağının alacağı iddia ediliyor. Önceden alıcısı belli olan bir ihaleye ihale denir mi? Şimdi, burada tutanaklara, kayıtlara geçiyor ve ben bir suç duyurusunda bulunuyorum: Sonucu belli olan bir ihaleye ihale denmez, adrese teslim denir. Kaldı ki Ethem Sancak yani BMC firması tank yapsın diye Karasu'dan bedelsiz arsa verdiniz, KDV teşviki verdiniz, yüzde 100 kurumlar vergisi teşviki verdiniz, gümrük teşviki verdiniz. Tamam, verelim ama geçen yıl tank ihalesi de verildi ama bununla ilgili yatırımını yapmadı, şimdi hazır fabrikada üretim yapmaya çalışacak.

Özetle: Türk Silahlı Kuvvetlerine mühimmat yapan, araç ve gereç yapan bu millî fabrikanın özelleşmesi son derece sıkıntılıdır. Allah korusun, bu özelleştirmeyle yıllar sonra bir felakete yol açabiliriz.

Başta Sakarya halkının oylarıyla bu koltuklarda oturan siz değerli milletvekillerine sesleniyorum: Eğer bu özelleştirmeye müsaade ederseniz bir daha bu kürsüden millîlikten, yerlilikten, milliyetçilikten bize bahsetmeyin.

Değerli milletvekilleri, bugün bir kişinin değil, milletin vekili olun. En azından bunu bugün yapın. Bakın, kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÜMİT DİKBAYIR (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.

BAŞKAN - Bir dakika daha veriyorum.

Buyurun.

ÜMİT DİKBAYIR (Devamla) - Milletvekili olarak doğmadık, milletvekili olarak da ölmeyiz ama görev yaptığımız süre içerisinde adam gibi işimizi yapmış oluruz, bu kürsüde yapmış olduğumuz yemine de sadık kalmış oluruz.

Bu araştırma önergesine siz değerli milletvekillerinin desteğini istiyorum. Bu bir millî meseledir. Allah rızası için bir daha düşünün. Yarın bir gün çok büyük sıkıntı yaşarız. Buna müsaade etmeyin.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)