| Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 09.01.2019 |
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; partim ve grubum adına, görüşülmekte olan 37 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 15'inci maddesi üzerinde söz almış bulunmaktayım, hepinizi saygıyla selamlarım.
Değerli milletvekilleri, bu torba yasayla da yapısal olmayan ve ciddiyetten uzak palyatif yaklaşımlar, mevcut sorunların derinleşmesine ve yeni sorunlar türemesine neden olacaktır. Ekonomik, siyasi ve toplumsal krizlerin derinleştiği bu türbülans ortamında "Gaziantep Bilim ve Teknoloji Üniversitesi" ibaresinin "Gaziantep İslam, Bilim ve Teknoloji Üniversitesi" şeklinde değiştirilmesi abesle iştigalden başka bir şey değildir. "İslam" ibaresinin başa konulması bilim ve teknoloji ile teolojinin birbirine karıştırılmasıdır. Oysaki her biri ayrı alanların konusudur. Dolayısıyla sırf siyasi rant tahvil edebilmek için yapılan bir değişikliktir.
Değerli milletvekilleri, zarfa değil, mazrufa bakacaksınız. Adının önüne "İslam" kavramı getirilmesi var olan niteliksiz eğitimi durduracak mı? Önemli olan orada verilen eğitimdir, eğitimi veren kadrolardır, eğitimi alan kişilerin ülkeye kattığı değerlerdir.
Yirmi yıl önce dünyada ilk 100 üniversite arasına giren ODTÜ, Boğaziçi ve İstanbul Teknik Üniversitesi on yıl önceki sıralamaya bakıldığı zaman ilk 500 üniversite içine ancak girebilmişti ve son yapılan açıklamalarda ise bu üniversitelerin ilk 500 içinde bile görülmediğidir. İşte, eğitimi getirdiğiniz son nokta budur. Üniversitelerde kantite değil, mühim olan kalitedir. Fakat bu ülke ne bilimsel ne de teknolojik hiçbir gelişim gösterememekte, bu atılımı yapacak bireyler yetiştirememektedir. Hani bir sloganınız vardı "Dindar ve kindar bir nesil yetiştireceğiz." diye. İşte o nesil uğruna ne kadar nitelikli akademisyen varsa işlerine KHK aracılığıyla son verdiniz, üniversitelerin içini boşalttınız. İşte bugün arzuladığınız kindar nesil meyvesini üniversitede gencecik araştırma görevlisinin gözünü kırpmadan öldürerek verdi. Bir defa "din" ve "kin" bir arada anılmaması gereken kavramlardır.
SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Bir tek sen anlıyorsun (!)
MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - Çünkü dindar bir insan kin tutmaz. Siz herhâlde "dinci ve kinci bir nesil" demek istemiştiniz çünkü "dindar" ile "dinci" ayrı kavramlardır. "Din" demek tevazudur, sevgidir, adalettir, edeptir, hoşgörüdür. Gerçek anlamda İslam bir yaşam tarzıdır, insanların eylem ve söylemlerinin aynı olmasıdır. Gerçek dindar insan adildir, hoşgörülüdür, vicdanlıdır, merhametlidir, yalan söylemez, kul hakkı yemez, ölmüş insanın cesedine işkence yapmaz, ölmüş insanın geleneklere göre yıkanıp namaz kılınıp defnedilmesine mâni olmaz, tutsak veya tutuklularına psikolojik veya fiziki işkence yapmaz, onların anne babalarının cenaze ve taziyelerine katılmalarına engel olmaz, defnedilmiş bir insanı mezarından çıkarıp başka yere naklettirmez, defnedilmiş insanların mezarlarını kazıp DNA bahanesiyle tekrar tekrar inceletmez. Ölen insan günahıyla sevabıyla Hakk'ın huzurundadır, onların naaşına yapacağımız tek şey saygılı olmaktır; örf, âdet ve geleneklerimize göre ne icap ediyorsa onları yerine getirmektir. Ölümün bu kadar kutsandığı hiçbir dönem olmamıştır. Ölüm yaşamın doğal bir sonucudur. İnsanlar yaşamak için mücadele eder ve çalışır, ölmek için değil.
Değerli milletvekilleri, Bitlis'te yapılan yanlış bir uygulamaya değinmeden geçemeyeceğim. Bitlis'in Ahlat Yeniköprü köyünde bulunan bütün mera ve otlaklarında ağaçlandırma ve çevre düzenlemesi adı altında, Çarho bölgesinde, okçuluk şenlikleri amaçlı bölge tahsis edilmiştir. Senede bir defa yapılacak bir aktiviteye halkın tarım ve hayvancılık faaliyetlerini engelleyici böyle bir çalışmanın yapılması, zaten kıt kanaat geçinen bölgedeki insanı daha zora sokacaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - İlla bir şenlik alanı yapılacaksa ve amaç tamamen kültürel bir faaliyetse Nemrut Dağı'nın eteklerinde kıraç, kullanılmayan yüzlerce, hatta binlerce dönüm arazi varken buyurun, oraya yapın. En azından bölgesel açıdan Bitlis'in kullanabileceği yeni ve güzel bir alan yapmış olursunuz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)