GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:44
Tarih:10.01.2019

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 37 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 23'üncü maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum.

22 ve 23'üncü maddeyle, geçmişte işlevsiz hâle getirilmiş olan Finansal İstikrar Komitesi kaldırılmakta ve yerine Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi kurulmaktadır. Kurulmaktadır diyorum ama Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak Türkiye Büyük Millet Meclisinin iradesine, kanuna, kitaba, hukuka gerek duymadan bu komiteyi kafasında kurmuş, üyelerini seçmiş, 2'nci toplantısını 5 Aralıkta yapmış, bir de "Twitter"da bunu paylaşmış. Basından öğrendiğimize göre komitenin ilk toplantısı da kasım ayında yapılmış. Biz bugün sadece tiyatroda bize buyurulan rolümüzü oynuyoruz. Eskiden totaliter, Marksist ve komünist yönetimlerde insanlar önce idam edilir, sonra yargılaması yapılırdı. İnanın, işte bu konu da onun benzeri bir yöntem olarak böyle bir konuyla karşı karşıyayız.

Değerli milletvekilleri, her Genel Kurul toplantısında muhalefet milletvekilleri bu kürsüden bir hukuksuzluğu, bir Anayasa ihlalini anlatıyor. Ülkede hukuksuzluk teamül hâline gelmiş durumda. Kanunda yeri olmayan, nasıl işleyeceği belli olmayan bir komite neyin toplantısını yapmıştır Allah aşkına? Komisyon tutanaklarından gördüğüm kadarıyla, AK PARTİ'li milletvekili arkadaşlarımız bu konuyla ilgili herhangi bir savunmada bulunamamışlar, yandan topu taca atmak suretiyle "Dolar düştü mü, enflasyon düştü mü, siz ona bakın." demektedirler. Ben bir bakayım dedim, bundan tam bir yıl önce, 10 Ocak 2018'de dolar 3,76, bugün 5,43. 2017 yılında enflasyon 11,92, 2018 yılı için yüzde 20,3. Ben burada düşen bir şey görmedim, siz rakamlarda düşen herhangi bir şey görebiliyor musunuz değerli milletvekilleri? Burada düşen, vatandaşın alım gücüdür, Türkiye Büyük Millet Meclisinin iradesidir, vatandaşın huzurudur ve umududur.

Sayın milletvekilleri, finansal kurumlar finansal piyasalarda işlemleri kolaylaştırma ve güvenilirlik ihtiyacını karşılama işlevlerini yerine getirmeleri için kurulurlar. Bu bakımdan, ilgili kuruluşların siyasi baskıdan uzak, bağımsız bir şekilde hareket edebilmeleri büyük önem taşımaktadır. Ne yazık ki son dönemlerde bu finansal kurumların başında gelen Merkez Bankası, siyasi iktidarın baskısı altındadır. Bir ülkede merkez bankasının bağımsızlığını sadece kanunla değil, şu 3 sorunun cevaplarına bakarak anlarız:

1) Merkez bankası başkanı hükûmetin izlediği maliye politikasını gerektiğinde eleştirebiliyor mu?

2) Hükûmet merkez bankası başkanına görevi gereği saygı gösteriyor mu?

3) Merkez bankası hükûmetin politika metinlerinde uygulayıcı olarak görevlendirilebiliyor mu?

Eğer ilk 2 sorunun cevabı "Evet." 3'üncüsünün ki "Hayır." ise "O ülkede merkez bankası bağımsızdır." diyebiliriz. Bu sorunun cevabını daha aramadan, Sayın Cumhurbaşkanımızın Merkez Bankasına söylediği şu sözleri hatırlayalım: "Sabır, sabır da bir yere kadar." diyerek -tehdidin bu kadarına pes doğrusu- Sayın Cumhurbaşkanımız niyetini ortaya zaten koymuştur. Merkez Bankası yoğun bir baskı altındadır, saygı görmemektedir, bağımsız hareket edebilme gücüne sahip değildir.

Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesinin üyeleri kim olacak belli değil. Bu kurul BDDK'nin, SPK'nin, Merkez Bankası gibi bağımsız kurumların politikalarına yön vermeye kalkacaktır. Bütün bunlar da Hazine ve Maliye Bakanının inisiyatifinde çıkarılacak olan bir yönetmeliğe tabi olacaktır. Bu mantık, 1994 ve 2001'deki ekonomik krizleri engellemek için alınan tedbirleri geri döndürmektir. Sayın Cumhurbaşkanı kötülediği geçmişi kendisi tekrar inşa etmekte ve değerlendirmektedir. Tek bir kişinin inisiyatifine kalmış olan ekonomi yönetimi varken, Allah aşkına, hangi ulusal ya da uluslararası yatırımcı bize güvenip ülkemize yatırım yapabilir?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Sayın Başkanım, bitiriyorum.

BAŞKAN - Bir dakika ilave ediyorum.

Buyurun.

İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Değerli milletvekilleri, mayıs ayında yapılması gereken Merkez Bankası Genel Kurulu ocak ayına alınmış ve kâr payı avansı dağıtımı yasal hâle getirilmiştir. Benden önce eski Merkez Bankası Başkanı Sayın Durmuş meseleyi çok nezih bir dille ifade ettiler, bana arkasından konuşmak gibi bir şanssızlık düştü, özür diliyorum. Bu bağlamda, Merkez Bankasının faizleri düşürmek için 20 milyar lira kâr payı dağıtacağı beklenmektedir. Peki, bu uygulama derin bir krizin olduğunu göstermemekte midir değerli kardeşlerim? Bu durum ortadayken, önümüzde seçim var diye Sayın Cumhurbaşkanının ve iktidarın "Ekonomi güllük gülistanlık." açıklamaları yapmaları, ekonomik gerçekleri milletimizden saklamaları açık bir şekilde Türk milletini kandırmaktır diyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)