| Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 15.01.2019 |
YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; görüşülmekte olan torba kanun teklifinin 38'inci maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım.
38'inci maddeyle, şalgam suyu, içme sütleri, bebek ve devam sütlerinden alınan özel tüketim vergisi, bu yasayla özel tüketim vergisi dışında tutulacaktır. Geç kalınmış bir düzenleme olsa da bu madde yerinde bir yasa maddesidir. Sadece bu ürünler üzerindeki özel tüketim vergisi değil, diğer tüm temel gıdalar üzerindeki özel tüketim vergisinin de kaldırılması gerekmektedir. Ama bu yasaların torba kanunla Meclise getirilerek, hepsinin karıştırılarak neyin ne olduğunu bilmeden Mecliste yasalaşmasını da uygun bulmuyoruz. Sektörler kendileriyle ilgili, alakalı bir konuda mevzuata baktıklarında samanlıkta iğne arar gibi yasa maddesi arıyorlar, ara ki bulasın. Birbiriyle hiç alakası olmayan kanun maddeleri bir torbaya konuluyor, sektör temsilcilerinden görüş alınmadan alelacele Genel Kurula sunuluyor.
Sayın Tanal da biraz önce konuşmasında bahsetti, torba kanununun da suyu çıktı. Yeni bir tanım yapalım isterseniz; bundan sonra 20 maddeye kadar olana poşet kanun, 40 maddeye kadar olana torba kanun, 40 maddeden 60 maddeye kadar olana çuval kanun, 60 maddeden daha fazla olana da isterseniz harar kanun diyelim olsun bitsin.
Hararın ne olduğunu bilmeyenler olabilir içinizde, harar büyük çuval demek. Hararlı pamuk tarlasında görürüz, büyük şehirlerde de çöp toplayan vatandaşlarımızın arkasında görürüz, oradan hatırlayabilirsiniz ama onlar bile kendisiyle ilgili malzemeyi toplar yani kâğıtçısı kâğıdını toplar, plastikçisi plastiğini toplar, metalcisi metalini toplar. Sizin maşallahınız var, ne bulursanız hararın içine katıyorsunuz.
AK PARTİ'nin 5 Aralık 2017 tarihinde yayımlanan bir torba kanunla yasalaştırdığı bu düzenlemeyle, 2018 yılının başından itibaren şalgam suları ile aromalı içme sütleri, bebek ve devam sütü sayılan içeceklere yüzde 10 oranında özel tüketim vergisi konulmuştu. Bu ürünleri üretenlerden yüzde 10 ÖTV'yle birlikte, ÖTV'nin yüzde 18 KDV'sini de tahsil edecektiniz. Uygulama 1 Ocak 2018'den itibaren başladı ancak bazı firmalar özel tüketim vergisi ve özel tüketim vergisinin KDV'sini devlete ödemedi. Bunun üzerine, devlete vergi borcunu ödememekte direnen bu firmalara ceza kesilmeye başlandı. Vergi ve cezalara bazı firmalardan itiraz gelirken bazı firmalar da ÖTV yükümlülüğünün bu ürünleri kapsadığından emin olmadıklarını ifade ederek vergilerini ödemediler. Mahkemelere taşınan vergi ve cezalarla ilgili tartışmalar sürerken konu yine AK PARTİ'li milletvekillerinin imzasıyla yüce Meclisimizin gündemine geldi.
Teklifin 38'inci maddesiyle, daha bir yıl önce konulan yüzde 10'luk ÖTV, şalgam suları ile aromalı süt ve devam sütlerinde kaldırılıyor ancak teklifin 39'uncu maddesine konulan geçici bir maddeyle, hem yasa çıkana kadar vergi tahsilatı durduruluyor hem de 2018 yılının başından bu yana ödenmeyen özel tüketim vergisi ve KDV'ler ve bunların cezalarının tahsilinden tümüyle vazgeçiliyor. Ayrıca, tahsil edilen ÖTV, KDV ve cezaları iade edilmeyeceği de hükme bağlandı. Geçici maddenin gerekçesinde geçen yılki torba kanunla konulan ÖTV'nin bu ürünleri kapsayıp kapsamadığının tam olarak anlaşılamadığı, ortaya çıkan tereddütler üzerine hem vergiler hem de cezaların tahsilinden vazgeçildiği ifade ediliyor.
Yasaların, hiç kimsede tereddüt oluşturmayacak şekilde anlaşılır olması, belirli bir zümreye imtiyaz sağlamaması gerekmektedir. Bir yıl önce çıkarılan bu yasayla sade gazoz, meyveli gazoz ve limonatadan da yüzde 10 ÖTV alınmaya başlanmıştı ama ince bir ayrıntıyla bir kısım üreticide görülmeyen bir imtiyaz sağlandı. Doğal mineralli doğal maden suyuyla üretilmiş, tatlandırılmış, aromalandırılmış meyveli gazlı içecekler hariç tutularak kapsam dışı bırakıldı. Bu bölüm haksız rekabetin önünü açtı, yüzlerce yerel gazoz üreticisi mağdur edildi. Maden suyu üreticilerinin hemen hemen hepsi son bir yılda gazoz üreticisi oldu. Maden suyu üreticileri, ÖTV'den muaf oldukları için, sektördeki rakiplerinden maliyet açısından yüzde 11,8 oranında daha avantajlı duruma geçti.
Ayrıca, başka bir sıkıntı daha var. Mineralli suyun içindeki sodyum dolayısıyla sadece mineralli sudan gazoz üretmek mümkün değil ancak seyreltme yaparak bunu gazoz hâline getirmek mümkün. Seyreltme yapabilmek için de içine yüzde 90 normal su koymak zorundalar ama içeriğini yazmayarak tüketici yanıltılmaktadır
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Öztürk.
YASİN ÖZTÜRK (Devamla) - Zaten kâr marjlarının çok düşük olduğu ve ekonomik sıkıntıların yoğun olduğu bir ortamda yerel gazoz üreticilerinin pazardaki payı son derece azaldı. Kısacası, gazoz üreticilerinin tadı kaçtı, gazozun da gazı kaçtı. Bu gidişle Denizli'nin Zafer, Yeni Zafer, Can Meşrubat, Aydın'ın Madran Gazozu, Afyon'un Kent Gazozu, Sakarya'nın Neşe Gazozu, Ankara'nın Ankara Gazozu, Niğde'nin Niğde Gazozu gibi yıllanmış markalarımızı, çocukluğumuzun tatlarını unutacağız. Yerel gazoz üreticilerinin de ürettikleri sade gazoz ve meyveli gazozdan yüzde 10 ÖTV'nin kaldırılması gerekmektedir. Yoksa bu markalar gelecekte zor duruma düşerse bunun müsebbibi bu kanun olacaktır.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Öztürk.