Konu: | KAMU BAŞDENETÇİLİĞİ SEÇİMİ İÇİN YAPILACAK GİZLİ OYLAMADA BAKANLARIN VEKÂLETEN OY KULLANIP KULLANAMAYACAKLARI HAKKINDA |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 29 |
Tarih: | 27.11.2012 |
MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - Sayın Başkanım, çok değerli milletvekilleri; tutumunuzun aleyhinde söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Anayasa'nın 96'ncı maddesinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin toplantı ve karar yeter sayısı açık biçimde düzenlenmiştir. 96'ncı maddenin ikinci fıkrası, Bakanlar Kurulu üyelerinin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin katılamadıkları oturumlarında kendi yerlerine oy kullanmak üzere bir bakana yetki vereceklerini amirdir.
Bu, çok net, kısıtlayıcı herhangi bir hüküm içermeyen açık bir maddedir. Yani burada gizli oylama, işaretle oylama veya açık oylama ayrımı yapılmaksızın, bakanın bir diğer bakanı vekil tayin etmek suretiyle oyunu kullanabileceğini belirtmektedir. Dolayısıyla, hukukun bilinen bir kuralıdır: "Bir konuda yasaklama yoksa o konuda aslolan serbestliktir."
Nitekim, İç Tüzük'ümüzün 139'uncu maddesinde oylama biçimleri düzenlenmiştir, işaretle oylama, açık oylama ve gizli oylama şeklinde.
Şimdi, bir bakan diğerini vekil tayin ettiği zaman işaret veya açık oylama yönünden bunu kabul edip? Çünkü o vekâletlerde bakan, hiçbir zaman "Görüşülen konunun lehinde oyumu kullanmak üzere?" veya "Aleyhinde oyumu kullanmak üzere?" diye vekâlet vermiyor, "Benim şu oturuma katılamamam nedeniyle mevcut durumu değerlendirip ona göre takdir hakkını size bırakmak suretiyle oyumu kullanın." diye vekâlet veriyor. Dolayısıyla, gizli oy açısından da bunun kabul edilmemesi İç Tüzük'e ve Anayasa'ya aykırıdır.
Kaldı ki gizli oylamada vekâlet yönteminin uygulanmasına örnek olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi Tutanak Dergisi'nin 22 Temmuz 1995 tarih ve 146 sayılı Birleşiminde aynı vekâlet yoluyla gizli oylamada oy kullanılmıştır.
Yine, Meclis Başkanlığı seçimindeki örnek uygulama için de Türkiye Büyük Millet Meclisi Tutanak Dergisi'nin 19 Kasım 2002 tarih ve 2 numaralı Birleşiminde de yine gizli oylama vekâlet yoluyla yerine getirilmiştir. Bu incelenirse, çok net biçimde gizli oylamalarda da vekâlet usulünün geçerli olduğu sonucuna varılabilir.
Sayın Başkanım, biz, İç Tüzük'ün 63'üncü maddesine göre, eğer bu konudaki tutumunuzun değişmemesini düşünüyorsanız, yüce Genel Kurulun oylarına başvurarak bu konudaki teamülün Meclis kararıyla saptanmasını talep ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Kubat.