| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 49 |
| Tarih: | 06.02.2019 |
AK PARTİ GRUBU ADINA İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Efendim, HDP'nin grup önerisinde bir hüküm cümlesi var, aynen şöyle ifade ediliyor: "Ekonomik krizin önüne geçilmesi, başta siyasi kriz olmak üzere tüm sebeplerine çözüm bulunması amacıyla Anayasa'nın 98'inci, İç Tüzük'ün 104 ve 105'inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını teklif ediyoruz."
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Altay, kendi sıranıza koyun, kendi sıranıza koyun patatesinizi, soğanınızı.
AYHAN BARUT (Adana) - Kendisi istedi Başkanım.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - İstedi, arkadaş istedi ya.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Al onları!
AYHAN BARUT (Adana) - Çok özür dilerim "Al onları." diye sen kime emrediyorsun, nasıl konuşuyorsun?
MUHAMMED FATİH TOPRAK (Adıyaman) - Sen nasıl konuşuyorsun, sen başkan vekili değilsin.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Şovun manası yok.
(AK PARTİ ve CHP sıralarından karşılıklı laf atmalar)
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Başkanım, baştan alalım mı?
BAŞKAN - Buyurun İbrahim Bey.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, HDP önerisinde, altını çizerek söylüyorum ki bir hüküm ifadesi kullanılmış: "Ekonomik krizin önüne geçilmesi, başta siyasi kriz olmak üzere..." diye geçiyor ve Anayasa'nın ilgili maddeleri gereğince Meclis araştırması açılması teklifinde bulunuluyor.
Bir defa arkadaşlar, kriz nerede var, nereden çıktı bu kriz? [CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar (!)]ALİ ŞEKER (İstanbul) - Soğandan çıktı!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Arkadaşlar, kriz diye bir şey yok. [CHP ve İYİ PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar (!)]Arkadaşlar, bakın, krizin bir tarifi var, tarifi ben yapmıyorum çok genelgeçer bir tarif, lügatî bir tarif, müsaadenizle onu okumak istiyorum. "Bir yapının üst düzey hedeflerini, işleyişini tehdit eden veya hayatını tehlikeye sokan acil karar verilmesi gereken uyum ve önleme sistemlerini yetersiz hâle getiren gerilim durumu." Var mı böyle bir şey? (CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Yok, tövbe haşa!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Şimdi, arkadaşlar, bakın, şunu bileceğiz: İki kavram... [CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar (!), CHP ve HDP sıralarından gürültüler]Niye tahammül edemiyorsunuz kardeşim? Tahammül edeceksin.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Sana kriz yok, memlekete var.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Patates üreticisinin depolarını bastınız. Ayıptır, ayıp!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Kafası, zihin yapısı, zihin haritası imha üzerine kurulu olanlar bu dediğimi anlamazlar.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Soğan var, kriz yok.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Biz ihya siyaseti yapıyoruz. Bugüne kadar on yedi yılda yaptıklarımız yüz yetmiş yılda yapılmayacak kadar...
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Tahribattı, doğru.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - ...milletin, memleketin menfaatinedir ve bunu bütün parametreler ortaya koymaktadır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Tahribattır, tahribat.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Arkadaşlar, bir iktisadi yönelme yaşandı. Bunu herkes biliyor, bütün dünya biliyor. Neydi bu? 15 Temmuz kanlı ihanetine iktisadi yönden ayak verme girişimiydi. Bunu herkes biliyor. Akim kaldı, beceremediler.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Sizin ortağınız yaptı, biz mi yaptık ya! Tövbe, tövbe ya! Ortağınız yaptı.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Şimdi ona ses verme, buradaki sizin gibi, milleti temsil eden milletvekillerinin hâli olmamalıdır, bu yanlış.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Aç millet, aç, aç!
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Devleti teslim eden de sizsiniz.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Arkadaşlar, biz, şu heyet, şu ak heyet her hâlimizle milletin içindeyiz.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Halkımız aç, aç!
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Gülen'e teslim eden de sizsiniz devleti.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Sadece seçimden seçime değil, seçim bittiği gün de seçim varmış gibi çalışan bir heyetiz.
ATİLA SERTEL (İzmir) - Herkesi süründürdünüz, herkesi mahvettiniz!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Benim, burada, muhalefette olan bir arkadaşımla beraber hafta sonu Erzurum'da yaşadığım bir hâli ifade etmek istiyorum.
Bakın, muhalefet milletvekili de benimle beraberdi. İş âlemini tarif eden bir sivil toplum yapısının kongresine katıldım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayalım Sayın Milletvekili.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Konuşmacıların tamamı, iktisadi hâlin çok verimli olduğunu, yönelmenin farkında olduklarını ama bunu atlattıklarını...
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Doğru değil!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - ...önümüzdeki dönemde çok daha iyi gelişmelerin olacağını...
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Kasa tamtakır, tamtakır.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Hayır, doğru değil, doğru değil!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Aynen bunlar söylendi, yan yana oturuyorduk.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Öyle bir şey konuşulmadı. Doğru değil!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Orada tam da bunlar söylendi.
BAŞKAN - Meclise hitap edin Sayın Milletvekili.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Hatta sen de çıktın, o yapıyı teşyii ettin.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Mehmet Sekmen söyledi. Doğru değil!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Yok, Sayın Sekmen değil...
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Beni katmayın. Doğru değil! Hayır!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - ...oradaki sivil toplum yapısının temsilcileri bunu anlattılar..
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Doğru değil. Beni katmayın yalanınıza! Hayır!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Sen oradaydın. Yalanı sen söylersin, ben söylemem. Yalanla itham etme beni.
BAŞKAN - Meclise hitap edin Sayın Milletvekili.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Yalan senin işin. Ayıptır.
BAŞKAN - İbrahim Bey, Meclise hitap edin.
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Hayatta yalan söylemedim ben!
BAŞKAN - Sayın Cinisli, laf atmayın arkadaş.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Amma söylemezsin ki ya!
MUHAMMET NACİ CİNİSLİ (Erzurum) - Doğru değil.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Terbiyesiz adam!
Bakın arkadaşlar, şunu özellikle not düşüyorum: İnsanların zihnine kriz mefhumunu ne kadar sokmaya çalışırsanız çalışın, bu millet asla bu neviden negatif kavramları artık kabul etmiyor. Çünkü ak anlayış on yedi yıldır bu milletin...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - İbrahim Ağabey, İbrahim Ağabeyciğim; muhalefette hortumlayamama krizi var, hortumlayamama krizi var ya! Kriz bu işte.
BAŞKAN - Söz atmayın, arkadaşınız konuşuyor Sayın Milletvekili ya!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Şimdi, arkadaşlar, bir müsaade ederseniz, krizi tarif edeyim. Sahici krizi tarif eden iki rakam vereceğim ben size: Dolar...
BAŞKAN - Sayın Milletvekili, bir, Meclise hitap edelim; bir de toparlayın.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Şimdi, arkadaşlar, krizi tarif eden iki rakam veriyorum: Bakın, dolar 12 lirayken 47 liraya çıkmış, enflasyon yüzde 70'lerden yüzde 125'lere çıkmış. Sadece bu iki rakama bakıp mevcut hâlle kıyasladığınızda kriz kavramını siz de zihninizden sileceksiniz. Bunu geçin arkadaşlar.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hangi parti zamanında olmuş, hangi parti? Partisini söyle!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Millet, siz bunu söyledikçe zihnini daha da temizliyor.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Partisini söyle, partisini söyle, partisini! Söyle de duysunlar!
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Allah'ın izniyle 1 Nisanda krizin nerede yaşandığını millet size gösterecek.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Söylemeyince kriz olmuyor!
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hangi parti, hangi parti? O artışın olduğu dönemin partisini söyle!
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Gözümüzü kapatınca kriz olmaz mı?
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Millet kendi kumaşının dışındakilere hep ders verdi, bundan sonra da verecek Allah'ın izniyle. O tarihi bekleyin.
Hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)